Kompozit pazarı 94 milyar euroya koşuyor

Kompozit Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri İsmail Hakkı Hacıalioğlu, her türlü ortam koşuluna dayanıklı tasarlanabilen kompozitlerin üstün nitelikli mühendislik malzemeleri olduğunu belirterek, "Küresel pazar gelecek beş yılda yaklaşık 13 milyon tonluk hacme ve 94 milyar euroluk değere ulaşacak." dedi.

Kompozit malzemelerin kullanım alanları ve pazar büyüklüğü hakkında değerlendirmelerde bulunan Hacıalioğlu, II. Dünya Savaşı sonrasında ticarileşen kompozitlerin geleceğin malzemesi olarak kabul edildiğini ifade etti.

Hacıalioğlu, kompozit malzemelerin kullanıldığı alanların havacılık ve uzay, yapı sektörü, tüketim malları ve spor, korozyon dayanımlı ürünler, elektrik elektronik, denizcilik, taşımacılık ve otomotiv, askeri uygulamalar, yenilenebilir enerji, ev aletleri ve iş ekipmanları ve tarım ve gıda olduğunu söyledi.

Kompozit sanayisinin inşaat, rüzgar enerjisi, uzay ve havacılık, otomotiv gibi alanlara daha fazla nüfuz ederek hızlı bir gelişme gösterdiğini ifade eden Hacıalioğlu, “2016 itibarıyla kompozit malzeme pazarı dünyada 74 milyar euroluk değere ve 10,8 milyon tonluk hacme ulaştı.” diye konuştu.

Sektörün gelecek beş yıl içinde yıllık ortalama yüzde 5 büyüyeceğini belirten Hacıalioğlu, beklenen artışta gelişmekte olan ekonomilerin büyümelerinin, tüm dünyada otomotiv ve rüzgar enerjisi gibi sektörlerin gelişmesinin, uzay ve havacılık sektöründe yer alan özellikle ticari uçaklarda kompozit malzeme kullanımının artarak devam etmesinin etkili olacağını kaydetti.

Hacıalioğlu, "Sektördeki büyüme genellikle küresel ekonomik büyümenin üzerinde seyrediyor. Küresel pazar gelecek beş yılda yaklaşık 13 milyon tonluk hacme ve 94 milyar euroluk değere ulaşacak." dedi.

Türkiye kompozit sektörü 2017’de yüzde 5 büyüyecek

Kompozit malzemelerin Türkiye'de kullanımının hızla yaygınlaştığına işaret eden Hacıalioğlu, ülkede kompozit malzeme sektöründe iş yapan orta ve büyük ölçekli 180 şirket bulunduğunu söyledi.

Hacıalioğlu, şunları kaydetti:

"Kısmen kompozit işi yapan firmalar da dahil edildiğinde ülkemizde yaklaşık 8 bin kişi, 800 kadar şirket vasıtasıyla, bu sektörde istihdam ediliyor. Türkiye pazarı geçen yıl 1,4 milyar euro ve 265 bin tonluk hacme ulaştı. Sektör bir önceki yıla göre yüzde 6 büyüdü.Kişi başına düşen kompozit malzeme tüketimi tüm dünyada bir gelişmişlik kriteri olarak kabul edilmektedir. Türkiye’de kişi başına düşen 3,4 kilogram kompozit malzeme tüketimini dünya genelindeki 4-10 kilogramla karşılaştırdığımızda önümüzdeki yıllarda sektörün ülkemizde büyümeye devam edeceğini söyleyebiliriz.”

Hacıalioğlu, söz konusu büyümede hem Türkiye’deki hem de civar ülkelerdeki talebin etkisiyle boru ve tank üretimiyle yapı ve inşaat sektörlerinin ve rüzgar santralleri kanatlarının gelecek yıllarda da başı çekmeye devam edeceğini belirterek, “Türkiye’de sektörün 2017’de yüzde 5 civarında büyümesini, komşu ülkelerde istikrarın geri gelmesi ve Avrupa’da ekonominin canlanmasıyla ihracat performansımızın artmasını bekliyoruz.” dedi.

Kaliteden kesinlikle taviz verilmemeli

Hacıalioğlu, Türkiye'de sektörün yaklaşık 250 milyon euroluk ihracata karşılık aynı miktarda ithalat yaparak dış ticarette dengeye kavuştuğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bugün dünya çapında iş yapan firmalarıyla uluslararası alanda adından söz ettirir olmuştur. Dernek olarak sektörün gelişimi için tüm firmalara tavsiyemiz Ar-Ge faaliyetlerine yeterli kaynak aktararak sürekli gelişime önem vermeleridir. Bir diğer tavsiyemiz ise yoğun rekabete ayak uydurabilmek adına yakaladıkları kaliteden kesinlikle taviz vermemeleridir. Çünkü kalite konusunda yapılan bir hata yalnızca hatayı yapan firmaya değil, tüm sektöre ve malzemeye fatura edilmektedir. Kompozit sektörü katma değeri yüksek ürünler ürettiği ve yarının malzemesi olduğu için ülkemiz için çok önemli bir sektördür. Hükümetten, yerel yönetimlerden, yatırımcı kuruluşlardan ve sanayicilerden malzeme alımlarında geleneksel malzemeler yerine sahip olduğu avantajlarla daha çağdaş çözümler sunan kompozit malzemeleri tercih etmelerini talep ediyoruz."