Konut fiyatlarında şişme yok

 

İSTANBUL - Gayrimenkul Hukuk Enstitüsü (GHE) Başkanı Ali Yüksel, açıklanan Türkiye Konut Fiyat Endeksine (TKFE) ilişkin konut satışlarına ve tüketici fiyatlarına ters olmayan bir fiyat artışı gerçekleştiğini belirtti.

 

Türkiye Konut Fiyat Endeksi (TKFE), haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 1,14, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 11,50 arttı.

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) açıkladığı 2012 yılı haziran ayı Türkiye Konut Fiyat Endeksine göre, TKFE 2012 yılı haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 1,14 oranında artarak 123,22 oldu.

 

Bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 11,50 oranında artan TKFE, aynı dönemde reel olarak yüzde 2,42 oranında arttı. Metrekare başına konut değeri olarak hesaplanan birim fiyatlar, 2011 yılı haziran ayında 994,4 lira/metrekare iken, 2012 yılı nisan ayında 1108,7 lira/metrekare oldu.

 

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yüksel, "Konut satışlarına ve tüketici fiyatlarına ters olmayan bir fiyat artışı gerçekleşti" dedi.

 

İşçilik maliyetlerinin haziran ayında önceki döneme göre yüzde 16 arttığını belirten Yüksel, şu tespitlerde bulundu:

"İstihdam yüzde 4 artmıştı. İşçilik maliyetlerinin ortalama yüzde 9'luk kısmı konut fiyatlarına yansıdı. Bu da yüzde birler seviyesine denk gelir. Yapı ruhsatlarında adetsel olarak yüzde 8 artış vardı. Yüzölçümüne göre 2011'de önceki yıla nispetle bir artış oldu. 2011'e göre ise 2012'de azalış var. 2011'de inşaat sektörü daha iyiydi. İnşaat başvurusu ve metrekare anlamında 2011'e göre düşüş var. Satış bakımından yükselme var."

 

2011'de başlayan konutların büyük oranda satıldığını ifade eden Yüksel, ikamet edilen yani bitmiş yapı kullanımı bakımından yüzde 5 düşüş olduğunu bildirdi. Yüksel, "Bu da şu anlama geliyor; devam eden bir çok inşaat var. TÜFE ve ÜFE anlamında da artış var" ifadelerini kullandı.

 

Fiyatların yükselmesinin yerli ve yabancı tüketicilere olan etkisine değinen Yüksel, sözlerine şöyle devam etti:

"Ben İngiltere'de bazı konularda yatırımcılarla görüştüm. İşbirliği yapacağımız konulardan bahsettim. Onların fikrini sordum. İngiltere'de bir düşüş var. Oradaki yatırımcılar da Türkiye'deki kanun değişikliğini nispeten izlemişler. Yani konut satışının kolaylaştığını düşünüyorlar, fakat şu anda fiilen konut satışları artmış değil. Çünkü bunun alt yapısı sağlanmadı. Bu konuda henüz pazarlıklar sürüyor."

 

Fransa'nın Cannes şehrinde yapılan ve gayrimenkulün ana fuarı olarak kabul edilen MIPIM Fuarı'na katıldıklarını anlatan Yüksel, "Oraya büyük projeler geliyor ve beğeniye sunuluyor. Dubai'de büyük gayrimenkul fuarı oluyor ve Dubai'ye katılım oluyor. Bunlar yabancı yatırımcıya yönelik yapılan çağrılar. Burada şöyle projeler var, gelin yapın deniliyor. Bunları da büyük ortaklıkların olduğu yatırımcı gruplar beğenirlerse toptan alıyorlar. Özellikle kıyı illerindeki emlakçılar vasıtasıyla yurt dışına İngiltere'de yasanın kazandırdıklarıyla ilgili propaganda var. Yani fiyatlar uygun, satışlar kanuni hale geldi, kolaylaştı, gelin alın diye. Şimdi bu alt yapısı oluşan henüz gerçekleşmeyen talepten dolayı daire fiyatlarında bir artış var" bilgisini verdi.

 

 

 

 

Fiyat artışıyla üreticinin kazanacağını bunun da yeni yatırım anlamına geleceğini ifade eden Yüksel, "Fiyat artışı doğal olarak kötü diyemeyiz. Yerli tüketici açısından fiyatlar pahalı hale gelebilir ama piyasaya arz eden firmalar açısından, genel ekonomi açısından faydalı. Çünkü firma sattığı zaman tekrar yeni bir şey yapıyor ya da Türkiye'ye dışarıdan para geliyor" dedi.

 

 

Yükselen fiyatların balon etkisi yapıp yapmayacağına ilişkin sorulara Yüksel, şu karşılığı verdi:

"Bu bir balon yapabilir ama o kadar şişme yok. Baştan beri tüketici aylık endeksleri çok yükselmiyor. Birden bire aylık yüzde 300'ler falan yok. Bazen yükseliyor, bazen düşüyor. Bu biraz da malzeme fiyatlarıyla ve işçilik fiyatlarıyla ilgili. Bunun doğal olarak yansıması lazım. Balonluk bir fiyat yok ortada yani."

 

Londra ve İstanbul'daki en elit semtlerdeki fiyatları karşılaştıran Yüksel, şöyle konuştu:

"Londra'da Nişantaşı, Ulus muadili olabilecek semtlerdeki 100 metrekarelik iyi bir dairenin fiyatı 1 milyon 500 bin lira (600 bin sterlin) civarında. Halbuki Türkiye'de daireler bu fiyatları bulmadı. 100 metre kare bir dairenin Nişantaşı'nda, Ulus'ta veya muadili bir semtte fiyatı 400 ila 600 bin lira aralığında. Yani fiyatlar üçte bir oranında. Bu da fiyatlarımızın çok da yüksek olmadığını gösterir."