Matraş: Kur yüzünden suni deri kanadı felç oldu

İSTANBUL - Saraciye Sanayicileri Derneği ve Matraş Deri Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Matraş, çanta sektörünün özellikle suni deri kanadının düşük kur politikası yüzünden başta Uzakdoğu'dan gelen malların işgaline uğradığını belirterek, "Üretim için mutlak surette onlara nefes aldıracak ekonomik tedbirler lazım. Bunların başında da çok düşük banka faizleri, istihdam maliyetlerinde iyileştirmeler geliyor" dedi. Matraş, Türk parasının kıymetlenmesiyle dışarıdan gelen malların Türkiye'yi kaplamaya başladığını söyledi. Matraş, özellikle küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) çalıştığı çantacılık sektörünün de dışarıdan gelen mallarla rekabet edemeyecek hale geldiğini ve çok zor bir duruma girdiğini vurguladı. Hakkı Matraş, "Çanta sektörünün özellikle suni deri kanadı, ısrarla takip edilen düşük kur politikası yüzünden başta Uzakdoğu'dan gelen malların işgaline uğradı. Suni deri kanadı felç oldu. İç piyasaya dönük çalışıyordu onu yabancıya teslim etti" dedi. Çanta sektörünü sadece bayan çantası olarak düşünmemek gerektiğini, okul çantasından valize, cüzdana kadar çok geniş bir yelpazeyi kapladığını dile getiren Matraş, hâlâ düşük kur ve yüksek faiz politikasının devam ettiğini kaydetti. Hakkı Matraş, "Türkiye'de ithalat yapan 10 kişi olabilir ama aynı malın üretimde çalışan insan bin kişi. Bütün bomba Türk üreticisine düştü. Oraya merhem olmak lazım. Zenginliğin ana nedeni kendinizin üretmesidir. Başkasının ürettiği malla ithalatçı olursunuz" diye konuştu. Türkiye'nin deri ve deri mamulleri ihracatının 1,5 milyar dolar, tüm saraciye sektörünün toplam ihracat rakamının ise 164 milyon dolar olduğuna işaret eden Matraş, "Makul bir kur politikası olsaydı tüm deri sektörünün bugünkü 1,5 milyar dolar yerine en kısa zamanda 4-5 milyar doları yakalaması gerekirdi" şeklinde konuştu. Evvela iç pazar Başka ülkelerde üretime sıcak bakıp bakmadıklarına ilişkin bir soruya karşılık da Matraş, şunları belirtti: "En son gitmek istiyorum. Şimdi bir moda var, Mısır'a, civar ülkelere gidenler var. Efendim şimdi yüzlerce adam çalıştırıyorsunuz, o adamların torunlarını bile biliyorsunuz. O insanlara hiç sizin insani hatta milli borcunuz yok mu? Buradan bir avuç teknisyeni alıp gideceksiniz, geri kalan insanları burada bırakacaksınız. Kim bakacak, bu adamlara ne olacak? Ben çıraklıktan geldim, bütün o yolları bilirim. Bunlar benim yapacağım işler değildir. Dışarıda yatırım yaparım ama bütün gücümle evvela buradaki üretimi sürdürmeye çalışırım."