Mersinli Arbel Kanada'da tesis alarak güçleniyor

MERSİN - Kanada'nın en büyük bakliyat ihracatçısı Mersin merkezli Arbel, Rosetown eyaletinin Saskcan Pulse Depot bölgesinde aldığı tesisle işlem hacmini yüzde 20 artırmayı hedefliyor. Yeni tesislerinin bölgedeki en büyük bakliyat işleme tesisi olduğunu anlatan Arbel CEO'su Hüseyin Arslan, 50 dönüm arazi üzerine kurulu tesisin günlük 400 ton işleme kapasitesine sahip olduğunu kaydetti. Bakliyatta süreklilik arz eden yerlere yatırım yaptıklarını bu nedenle dünyada bakliyatın üretildiği her kıtada var olduklarını kaydeden Arslan, Amerika, Kanada ve Avustralya'da bulunan şirketlerini Alliance Grain Traders (AGT) adı altında birleştirdiklerini bildirdi. Avustralya ve Amerika'daki tesislerin yıllık ürün işleme kapasitesinin 75'er bin ton olduğunu açıklayan Arslan, bu fabrikalarda bezelye, mercimek, nohut, fasulye, pirinç ve buğday işlendiğini açıkladı. AGT'nin borsa değeri 120 milyon dolar Geçtiğimiz yıl Toronto Borsası'na açıldıklarını hatırlatarak, dünyada artık firma değerlerinin borsadaki değerle ölçüldüğüne dikkat çeken Arslan, AGT'nin borsa değerinin 120 milyon dolara yükseldiğini bildirdi. AGT'nin haziran ayında Toronto Menkul Kıymetler Borsası'nda 15 milyon dolarlık yeni bir halka arz gerçekleştirdiğini kaydeden Arslan, şöyle konuştu: "Halka arzda sendikasyon liderliğini Wellington West Capital Markets Inc yaptı. Bu sendikasyonda Genuity Capital Markets ve First Republic Capital Corp yer aldı. AGT'nin halka arzdaki hisse başı fiyatı 15.50 dolar olarak gerçekleşti. Bir yıl önce 5,4 dolar hisse fiyatından işlem gören şirketin bu seviyelerden işlem görmesi sağlıklı bir büyümenin işaretidir." Zamanında yatırım yapmak önemli Arbel olarak küresel ısınmadan kaynaklanan kuraklıkla ilgili gelişmeleri önceden görüp, zamanında yatırım yaparak büyüdüklerini vurgulayan Arslan, dünyada ve Türkiye'de bakliyatta yaşanan sıkıntılara değinerek, şunları dile getirdi: "Bakliyat sektöründe Türkiye'nin öncü olabilmesi için şirketlerin küresel anlamda büyümesi şart. Türkiye'nin tarımsal zenginliği bölge ülkelerine göre güçlü, ancak küresel anlamda geri kalıyor. Önemli olan küresel anlamda kısıtlı ekilebilir arazilerimizi daha aktif ve daha verimli olarak kullanabilmemiz." Geçtiğimiz yıl dünyanın önde gelen bakliyat üreticisi ülkelerin biyodizel ve etanol üretimi için mısır, şeker pancarı ve yağlı tohumları teşvik ettiklerini hatırlatan Arslan, bu nedenle bazı tarımsal ürünlerin ekiminin azaldığını, buna kuraklıktan kaynaklı verim düşüşünün de eklenmesiyle sektörün sıkıntı yaşadığını bildirdi. Arslan, "Tüm bu faktörler nedeniyle Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatı 2007 Haziranı'nda yüzde 19, Ağustosu'nda ise yüzde 20 düştü. Ülkeler bazı yaşamsal tarım ürünlerinin ihracatını yasakladı ve ihracat kapılarını kapatarak kendi kendine yetmeye çalıştı" diye konuştu. Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) fiyat izleme grubu kurması gerektiğini anlatan Arslan, TMO'nun daha hızlı hareket kabiliyeti imkanının yaratılması ve yeni pazar geliştirici teşvikler oluşturması gerektiğini söyledi.