Moody's'ten not açıklaması

Moody's, "Türkiye'ye ilişkin temel senaryo kredi notunun korunması yönünde" değerlendirmesini yaptı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Başkan Yardımcısı ve Kıdemli Türkiye Analisti Alpona Banerji, Türkiye'ye ilişkin temel senaryonun "yatırım yapılabilir" notunun korunması yönünde olduğunu söyledi. 

Türkiye'nin kredi ve görünümüne ilişkin değerlendirme takvimindeki tarihleri  art arda dört kez pas geçen Moody's'in Başkan Yardımcısı ve Kıdemli Türkiye Analisti Alpona Banerji, AA muhabirinin sorularını yanıtladı. 

Banerji, "Türkiye'nin 'Baa3' reytingi ülkenin nispeten dirençli mali yapısı ve esnek politika karşılıklarına izin verecek ılımlı kamu borcu seviyesi gibi kredi güçlerini içermektedir. Moody's'in temel senaryosu reytingi 'Baa3'te (yatırım yapılabilir) tutuyor. Bu not ülkenin mali gücü, düşük borç seviyesi ve büyük bir orta gelir ülkesi olması tarafından da destekleniyor" dedi. 

İlerideki döneme ilişkin risklere de değinen Banerji, "Buna rağmen, negatif görünüm ise ülkenin karşılaştığı devam eden politik belirsizlerin, dış finansman üzerindeki baskıların, orta vadede daha zayıf büyüme görünümünün oluşturduğu zorlukların kombinasyonunu yansıtıyor. Özellikle, sermaye akışının baskı altında kalmasını ve göreve gelen hükümetin büyümeyi artırıcı reformları uygulamakta ve sermayeyi çekmekte gelecekteki başarısının, ülkenin kredi kalitesi üzerinde önemli bir etki oluşturmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı. 

"Türkiye'nin kredibilitesi kamu finansmanı ölçütleriyle destekleniyor" 

Banerji, "Türkiye'nin kredibilitesi olumlu kamu finansmanı ölçütleri tarafından desteklenmeye devam ediyor. Bu yıl kamu borçlanma gereksinimi GSYH'nin yüzde 6'sıyla kısmen düşük bir seviyede. Fakat hassas bir politika ortamında, hükümetin büyümeyi artırıcı yapısal reformları uygulaması ve güçlü mali çıpaları sürdürmesi zorlayıcı olabilir" değerlendirmesini yaptı. 

Öte yandan Türkiye'nin ilerleyen dönemlerde dış finansman ihtiyacının artabileceğini belirten Banerji, şunları kaydetti: 

"Düşük petrol fiyatları ve ılımlı iç talep cari açık seviyesini düşürürken, ülke ekonomisinin dış finansman ihtiyacının önemli seviyede bulunması nedeniyle sermaye akışı endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Türkiye'nin dış finansman ihtiyacının bu yıl gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 26,6 oranında gerçekleşmesini ve 2016'da artışını sürdürmesini bekliyoruz. Artan dış borcu ve dolar karşısında sert şekilde zayıflayan para birimiyle Türkiye daha sıkı dış finansmana karşı hassas. Fed'in faiz artışını başlatmasıyla Türkiye'deki şirketler ve bankacılık sektörü de finansman maliyetlerinin artışıyla karşılaşabilir." 

"Cari açık gerileyecek"

Türkiye'de geçen seneye kıyasla bu yıl cari açığın düşmesinin öngörüldüğünü dile getiren Banerji, "Düşük petrol fiyatlarının ve ithal ürünlerde azalan iç talebin, 2015 yılında yavaşlayan ihracattaki olumsuz etkiyi dengelemesini bekliyoruz. Bu yıl sonunda Türkiye'de cari açığın 37 milyar dolara gerileyerek yüzde 4,7 oranında gerçekleşmesini bekliyoruz"  ifadelerini kullandı. 

Gözler 4 Aralık'ta 

Moody's en son 7 Ağustos'ta Türkiye'nin kredi notu ve görünümünü güncellemediğini duyurarak art arda 4 değerlendirme tarihini pas geçmişti. Kuruluşun, 27 Ağustos tarihli raporunda ise erken genel seçim kararının kredi notu açısından negatif olduğu belirtilmişti. 

Kuruluşun resmi takvimine göre, Türkiye'nin kredi notu ve görünümüne ilişkin bir sonraki değerlendirmesini 4 Aralık tarihinde yapması bekleniyor. 

Moody's, Türkiye'ye yönelik son revizyonunu 11 Nisan 2014 tarihinde yaparak, not görünümünü "durağan"dan, "negatif"e çevirmiş, "Baa3" ile "yatırım yapılabilir" seviyede bulunan kredi notunu ise teyit etmişti. 

"Açıklama pozitif ama..."

Moody's'in açıklamalarını zor konjonktürde 'pozitif' olarak yorumlayan TEB Yatırım Stratejisti Işık Ökte, şu değerlendirmeyi yaptı "Ancak , bu açıklamalardan sonra Türk lirası sepetinin 3.1170’den 3.1228’e yükselmesi  ve faizde bir baz puan bile iyileşme olmaması, piyasanın bu açıklamalara tepkisinin olmadığını göstermektedir. Bu da kısa vadede Türk lirası varlıklar açısından negatif kabul edilmelidir."