Mülk edinme yasağı yabancı sermayeyi 'frenler'
Mülk edinme yasağı yabancı sermayeyi 'frenler'
İSTANBUL - Yabancıların Türkiye'de mülk edinmesini yasaklayan Anayasa Mahkemesi kararı, gayrimenkul sektörünü ve yabancı sermayeyi endişelendiriyor. Anayasa Mahkemesi'nin 12 Mart 2008'de, 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu'nun 3'üncü maddesini iptal ederek yabancıların Türkiye'de kurduğu ya da iştirak ettiği şirketlere gayrimenkul edinmede serbesti sağlayan hükmü iptal etmesi 2007'de 20 milyar dolarlık yabancı sermayenin önünü tıkayabilir. 2007 yılında Türkiye'de 3 milyar dolarlık gayrimenkul yatırımı gerçekleştiren yabancılar, önümüzdeki 6 ay boyunca mülk edinme hakkında yararlanabilecek. Kararın Türkiye'nin yurtdışındaki imajına zarar verileceği gibi yabancı sermayenin girişini yavaşlatabileceği belirtildi. Cumurcu: Yasa uygulanırsa şirketler hareket edemez Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Bekir Cumurcu, bu yasanın uygulanmayacağını düşündüklerini söyledi. Cumurcu, "Türkiye'de çok sayıda kurulmuş yabancı sermayeli şirketler ve yabancı sermayenin iştiraki olan firmalar var. Eğer bu karar uygulanırsa tüm bu şirketler hareket edemez hale gelir" dedi. Kararın sadece yabancıların kendilerine ev almak veya ticaret yapmak amacıyla gayrimenkul alımını kapsamadığını belirten Cumurcu, şunları söyledi: "Türkiye'ye gayrimenkul ticareti yapmak için arsa alıp bunun üzerine konut veya ticari bina yapmak, kiralamak veya satmak uzun süreli portföyünde tutarak gelir elde etmek üzere gayrimenkul ticareti yapmak üzere gelenleri ilgilendiriyor. Yani herkesi ilgilendiriyor." Gayrimenkule 3 milyar dolar geldi Gayrimenkul alanında yabancı sermayenin Türkiye'de yüksek beklentileri olduğunu dile getiren Cumurcu, 2007 yılında Türkiye'ye gelen 20 milyar dolarlık yabancı sermayenin 3 milyar dolarının gayrimenkul sektöründe olduğunu belirtti. Yargı kararı ile Türkiye'de yabancıların gayrimenkul edinemeyecekleri izlenimini yaratmanın doğru olmayacağını ifade eden Cumurcu, "Bu Türkiye'ye gelen yabancı sermaye girişini azaltır ve doğru şey değildir" dedi. Yargı hükümete süre tanıdı Hükümetin öncelikle yargının bu gerekçelerini iyi değerlendirmesi gerektiğine işaret eden Cumurcu, "Çünkü yargı 6 ay boyunca yabancıların hiçbir şey olmamış gibi mülk edinmesine izin vererek. Aslında yürütmeye yani hükümete, 'bu süre içerisinde benim iptalime gerekçe olan sebepleri ortadan kaldırın ve önleminiz alın' demek istiyor" dedi. Arıman: Yasada sıkıntı verecek çelişkiler var 4875 sayılı yasanın hazırlanma sürecinde yer aldığını söyleyen YASED eski Genel Sekreteri Abdurrahman Arıman, "Yasada yeni bir şey yok. Bu mülk edinmeyle ilgili konular diğer yasalardan alınarak yeni yasada özetlendi. Yeni bir şey getirmediği için iptali benim anlamam mümkün değil" dedi. İstenilen değişiklerin yapılması için dönüp diğer yasalara da bakılması gerektiğini söyleyen Arıman, iptal nedeniyle Türkiye'de hukuki açıdan bir boşluk doğmuş olduğunu kaydetti. Yasanın A fıkrasının yatırım serbestisi ve eşit muamele gibi iki temel konuyu işaret ettiğini belirten Arıtman şunları söyledi: "Yani yerli ve yabancı ayrımı gözetilmez deniliyor. Bu anlamda bir bütün anlamda algılanması gereken bir yasa. Şimdi A maddesini bırakıp diğer maddelerde yerli ve yabancı ayrımı yapması, yabancı mülk edinemez demesi yasada çelişkiler ortaya çıkarıyor. Bu uygulamada da ciddi sıkıntılar getirecek bir karar." Karar yabancı sermayeyi baltalar Bu durumda yabancıların mülk edinme yasasıyla ilgili haklarının korunduğunu iddia ederek mülk edinebileceğini söyleyen Arıman, dolayısıyla o maddenin iptalinin yabancıların mülk edinmesini engellemediğini kaydetti. Hukuk açısından baktıklarında durumun böyle olduğunu belirten Arıman, "Ancak hukuk dışından baktığımızda ekonomi ve soysal hayatla ilgili çok önemli bir yanı var. Özellikle gayrimenkul alanında Türkiye'de önemli gelişmeler yaşanıyor. Yabancı yatırımcıyı çekmeye başlamışken ardından böyle bir karar almak bu gelişmeyi baltalayan bir uygulama" diye konuştu. İşimizi başkasına bırakmayalım Abdurrahman Arıman, AK Parti'ye açılan kapatma davası gibi gelişmelerin yabancı sermayenin gelişini engellediğini belirtti. Arıman, "Benim bu noktada tek güvendiğim yabancıların sağduyusu. Yabancılar artık Türkiye'ye 'Türkiye böyle şeyler yapar ondan sonra uygulamaz ya da sonra yine değiştirirler. Biz işimize bakalım' şeklinde bakıyorlar. Umarım bu iş de böyle olur. Ama kendi işimizi başkalarının sağduyusuna bırakmanın da iyi bir şey olmadığını vurgulamak istiyorum" diye konuştu.