”Mutabakat, yerine getirilmedi”
KESK, toplu görüşmeler sonunda imzalanan mutabakat metnine ilişkin açıklama yaptı
ANKARA - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), toplu görüşmeler sonunda imzalanan mutabakat metninde yer alan 23 konudan 22'sinin, 2004 yılı mutabakat metninde yer alan konular ile halen mevcut mevzuatta yer alan birkaç hususu içerdiğini bildirdi.
KESK'ten yapılan yazılı açıklamada, 7. dönem toplu görüşmeler sonunda imzalanan mutabakat metninin en önemli özelliğinin, bir "toplu görüşme mutabakatı" olması olduğu belirtildi. Metnin hiçbir yerinde kamu görevlilerinin toplu sözleşme ve grev hakkı ile ilgili herhangi bir ibare yer almadığı ifade edilen açıklamada, "Gerek hükümet, gerekse de Türkiye Kamu-Sen ve Memur-Sen başkanlarının toplu sözleşme ve grev ile ilgili kamuoyuna yaptıkları açıklamalarının samimi olmadığı anlaşılmıştır. Bu metin, devlet güdümlü sendikacılığın sonucu ortaya çıkmıştır" görüşüne yer verildi. Merkez Bankası'nın en son yayımlanan 2008 yılı Üçüncü Dönem Enflasyon Raporu'nda, Temmuz 2008 itibariyle 12 ay sonrası, yani Temmuz 2009 için enflasyon beklentisinin yüzde 8,61 olarak öngörüldüğüne işaret edilen açıklamada, bu durumda, kamu görevlilerinin aylık ve ücretlerine tahmin edilen enflasyon oranı kadar zam yapıldığı, buna imza atan konfederasyonların da büyümeden pay istemedikleri öne sürüldü. Mutabakat metninde, enflasyon nedeniyle oluşacak farkın altı aylık dönemler halinde memurlara yansıtılmasının öngörüldüğü anımsatılan açıklamada, enflasyonist dönemlerde enflasyon farklarının her ay maaşlara yansıtılırsa anlamlı olduğu, altı ay sonra yapılacak enflasyon farkı ayarlamasının ücretlerin enflasyon karşısında değer yitireceği anlamına geldiği değerlendirmesinde bulunuldu. Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Mutabakat metninin b fıkrasında, prensip olarak kamu yönetiminde etkinlik, verimlilik ve performans esasına dayalı bir çalışa düzeninin yerleştirilmesi ve sosyal diyaloğun geliştirilmesi düzenlenmiştir. Burada ifade edilmek istenen husus, Kamu Personel Rejimi'nin gerçekleştirilecek olmasıdır. Esnek çalışma iş güvencesinden yoksunluk, kısmi zamanlı çalışma, performansa dayalı ücret ve çalışma sürelerinin belirsizliği demektir. AKP hükümeti döneminde sayıları yüz bini geçen iş güvencesiz 4/B'liler, sayıları 20 bin civarında olan iş güvencesiz 4/C'liler, sayıları 10 bini geçen iş güvencesiz 4924'lüler ve sayıları tespit edilemeyen ancak binlerle ifade edilen vekil personel düşünüldüğünde bunların kadroya alınması için mücadele etmek yerine diğer çalışanların da bunlar gibi olabilmesini öngören bir düzenlemeye prensipte imza atmak, her iki konfederasyon için bir intihardır. Kendisine, sendika veya konfederasyon diyen örgütlerin böyle bir düzenlemeye imza atması sarı sendikacılığın vardığı boyutu göstermektedir."
"Konfederasyonların övündükleri hiçbir şey bulunmuyor"
Mutabakat metninin d fıkrasında, ekli listede yer alan konuların gerçekleştirilmesinin ifade edildiği belirtilen açıklamada, "Mutabakat metnindeki ekli listede yer alan 23 konudan 22'si 2004 yılı mutabakat metninde yer alan konular ile halen mevcut mevzuatta yer alan birkaç hususu içermektedir. Dolaysıyla imza atan konfederasyonların övündükleri hiçbir şey bulunmamaktadır. Hükümet açısından ise 2004 yılında varılan yazılı mutabakatın aradan geçen 4 yıla rağmen yerine getirilmediğinin açık bir itirafıdır" denildi.
Açıklamada, mutabakat metni ile Türkiye Kamu-Sen ve Memur-Sen'in, toplu sözleşme ve grev haklarını kullanmaktan imtina ettikleri savunuldu.