'Özel sektör için kıdem tazminatı modeline ihtiyaç var'

HAK-İŞ Konfederasyonu Başkanı Arslan, "Tespitlerimize göre özel sektörde çalışanların yüzde 90'a yakını ne yazık ki kıdem tazminatını alamıyor. Bu gerçekten büyük bir sorun" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, özel sektörde çalışanların yüzde 90'a yakınının kıdem tazminatı alamadığını belirterek, "Kıdem tazminatına ulaşmada mevzuatın birçok eksiği var. Var olan olumlu yönleri korunarak yeni bir model üzerinde çalışmamız gerekiyor." dedi.

Kıdem tazminatı çalışmaları ve istihdam seferberliğiyle ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Arslan, kıdem tazminatı konusunda henüz hükümetin yaptığı çalışmalarla ilgili kendilerine bir taslak gelmediğini söyledi.

Konuyla ilgili farklı spekülasyonların yapıldığını ifade eden Arslan, "Önümüze müzakere edeceğimiz, tartışacağımız, görüş bildireceğimiz bir taslak gelmedi. Bu taslağı görmeden, kıdem tazminatı konusunda hükümetin nasıl bir yol izleyeceği, nasıl bir taslakla önümüze geleceği konusunda yorum yapmak doğru değil." diye konuştu.

"Kazanılmış hakların da korunacağı bir model üzerinde çalışılmalı"

Kıdem tazminatı mevzuatının pek çok yönüyle çalışanlarının taleplerini karşılamaktan uzak olduğunu dile getiren Arslan, şöyle devam etti:

"Kıdem tazminatına ulaşmada mevzuatın birçok eksiği var. Eksiklikler göz önüne alınarak ama kazanılmış hakların da korunacağı bir model üzerinde çalışmayı hep önerdik. Var olan olumlu yönleri korunarak, yeni bir model üzerinde çalışmamız gerekiyor. Bir yıl sürekli çalışmayan işçinin kıdem tazminatı alamadığını biliyoruz. Yıllarca hizmet ettiği işletmesinden istifa ettiği zaman kıdem tazminatını alamadığını biliyoruz. Kıdem tazminatı vermemek için aynı iş yerinde çalışmasına rağmen farklı iş yerlerinde gösterilerek kıdem tazminatı verilmeyen milyonlar var.

Tespitlerimize göre özel sektörde çalışanların yüzde 90'a yakını ne yazık ki kıdem tazminatını alamıyor. Bu gerçekten büyük bir sorun. Kamuda kıdem tazminatına ulaşmada ciddi bir sorun olmamakla beraber özel sektörde çalışanların kıdem tazminatı alabileceği bir modele, bir uygulamaya ihtiyaç var. İnşallah taslak önümüze geldiğinde bu konuda daha ayrıntılı yorum yapma imkanımız olacak."

Türkiye'nin istihdam seferberliğinde büyük başarıya imza attığını, 4 ay içerisinde 1 milyon 100 bin yeni istihdam hedefine ulaşıldığını anlatan Arslan, ancak bunun sürdürülebilir olması gerektiğine işaret etti.

"Yatırımla beraber yeni istihdam oluşuyor"

Bu konuda hükümetin işverenlere büyük imkanlar sağladığına dikkati çeken Arslan, şunları kaydetti:

"Bu geçiş döneminden sonra 2018'de istihdamı yatırımlarla arttırmak gerekir. Sürdürülebilir, gelecekte ekonomimizi sağlam temeller üzerine oturtacak en önemli çözüm yatırımlardır. Yatırımla beraber yeni istihdam oluşuyor. Şu anda yapılan, var olan istihdama ilavedir. Bu belli bir noktaya kadar gider. Ondan sonra tıkanabiliriz. Onun için hükümetimizin ve ülkemizin hedefi yeni yatırımlarla istihdamı arttırmak olmalı. Bunun için de yatırımı teşvik etmek lazım."

Arslan, 23 ilde başlatılan cazibe merkezlerine çok ciddi talep olduğuna işaret ederek, daha fazla kredilerle müteşebbislerin yatırım yaparak istihdama katkı sunmalarının sağlanması gerektiğini söyledi.

İşsizlikte hükümetin 2023 hedefinin yüzde 5 olduğunu anımsatan Arslan, "Bugün bunun 2 katı düzeyindeyiz. Türkiye zor bir süreçten geçti. Hain darbe girişiminin ortaya çıkardığı sorunlar hala tam olarak giderilmiş değil. Bunun getirdiği zorluklar var. Dünya ekonomisindeki gelişmeler, finans krizinin hala sona ermemiş olması bizim gibi kırılgan ekonomileri daha çok etkiliyor. Bundan sıyrılmanın yolu sağlam, güçlü bir ekonomik altyapıyı kurmak, yatırımları daha çok teşvik etmek, istikrarlı bir yönetim biçimiyle güçlendirmektir." dedi.

İşsizlik Sigortası Fonu

İşsizlik Sigortası Fonu'ndan yararlanmanın kolaylaştırılması gerektiğini de vurgulayan Arslan, "Kaynağı işçiler ve işverenler olan bu fonu özellikle işverenleri sürekli teşvik etmekte kullanırsak, çalışarak pirim ödeyen insanları işsiz kaldığı zaman yalnız bırakırsak sisteme aykırı bir durum söz konusu olur. İşsizliğin önlenmesinde fondan faydalanmaya eyvallah ama prim ödeyenlerin işsiz kalmaları durumunda insanca yaşayabilecekleri işsizlik sigortası miktarının da belirlenmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.