"Sivil toplum örgütleriyle iş birliği önemli"
Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Mali İş Birliği Başkanı Schröder, sivil toplum örgütleri ile AB arasındaki iş birliğinin önemine dikkat çekti
SAKARYA - Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Mali İş Birliği ve Yatırım Eş Güdümü Bölümü Başkanı Holger Schröder, Türkiye'deki sivil toplum örgütleri ile AB arasındaki iş birliğinin önemli olduğunu belirterek, sadece hükümetler arası iş birliğiyle başarının mümkün olmayacağını söyledi.
Adapazarı Belediyesince düzenlenen Yerel Yönetimler Avrupa Birliği (AB) ve Marmara Bölgesi Proje Potansiyeli Konferansı'na katılan Schröder, Türkiye'nin AB'ye girmesi için mümkün olan yardım ve desteği vermeye çalıştıklarını kaydetti.
Türkiye'ye verilen yatırım desteğinin her geçen yıl arttığını ifade eden Schröder, bu yardımların Afrika ülkelerine olan yardımlardan farklı bir boyutu olduğunu belirtti. Türkiye'ye, AB'nin katılım çerçevesinde farklı alanlarda desteğinin olduğunu aktaran Schröder, şöyle devam etti:
"AB ile ilişkilerde sivil toplum diyaloğundan bahsetmek istiyorum. Burada temel aktörler Ankara ve bakanlıklar değildir. Sivil toplum örgütleri ve AB arasındaki iş birliği önemli. Sadece hükümetler arası iş birliğiyle başarılı olmak mümkün değildir. Bu sebeple hem AB hem de Türkiye'deki sivil toplum örgütlerinin iş birliğinin desteklenmesi gerekiyor. Ayrıca kurumlar arasındaki işbirliği ve iletişim de önemli."
AB ile Türkiye'deki yaşam standartları karşılaştırıldığında büyük bir farklılık gözlediklerini ileri süren Schröder, yatırımlarda Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya öncelik verilmesi gerektiğini savundu. AB'nin herhangi bir ülkesine göre Türkiye'deki yaşam standartlarının düşük olduğunu ve bölgesel farklılıklar gözlediklerini öne süren Schröder, şunları kaydetti:
"Burada daha çok belediyelerin uygulaması gereken 70 milyon avroluk destek söz konusu. Katı atık, içme suyu ve atık su destek miktarı en yüksek olan hususlar. Bu destek sadece doğudaki iller için değil, tüm belediyeler için söz konusu.
2020 yılı itibariyle Türkiye'deki nakliye ağını destekleyecek bir projenin geliştirilmesi düşünülüyor. Gelecek yıllarda trafiğin nasıl gelişim göstereceği üzerinde çalışmalarımız var. Limanlar, demir yolları ve kara yollarının birbirleriyle bağlantılı olması gerekiyor. Filyos ve Karasu'nun nakliye açısından ileride daha çok önem kazanması bekleniyor."
Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli ise Yunanistan'ın AB'ye girmek için çalışmalara Türkiye ile birlikte başladığını anımsatarak, Yunanistan'ın AB'ye girmeden önce 5 milyar 637 milyon dolar olan bütçesini, 2000'li yıllarda 86 milyar dolara çıkardığını aktardı.
AB kriterlerini yakalamanın ve AB'ye entegre olabilmenin çok önemli olduğunu savunan Dişli, "Bunu sağlamanın yolu yerel yönetimler ve tepe noktada hükümetin yapacağı çalışmalardır. 2005'te bilimsel çalışmalarla ilgili olarak Türkiye'ye 200 milyon avroluk fon ayrılmıştır. Yapılan çalışmalarda 2 bin 174 proje üretilmiş, maalesef yalnızca 323'ü hayata geçirilebilmiştir. 200 milyon avroluk fonlardan Türkiye, ancak yüzde 6 oranında istifade edebilmiştir."