Şeker özelleştirmesinde Polonya modeli tartışılıyor

Özelleştirmesi adeta yılan hikayesine dönen şeker sektörü, fabrikalarda örgütlü Şeker İş Sendikası tarafından Polonya'da masaya yatırıldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

Hüseyin GÖKÇE

VARŞOVA - Yaklaşık 1 milyar dolarlık şeker özelleştirmesi iptal beklerken, yeni dönemde kamunun elinde kalan şeker fabrikalarını üreticilere verme yönünde yasal düzenleme yapan Polonya modelinin Türkiye'de de uygulanması öneriliyor. Özelleştirme uygulamasının sonuçlarını incelemek üzere Polonya'ya giden Şeker İş Sendikası Başkanlar Kurulu, Türkiye'nin özelleştirmede Polonya modelini örnek alması gerektiği görüşünde birleşti.

Özelleştirmesi adeta yılan hikayesine dönen şeker sektörü, fabrikalarda örgütlü Şeker İş Sendikası tarafından Polonya'da masaya yatırıldı. Şeker İş Sendikası Başkanlar Kurulu, kamunun elinde kalan şeker fabrikalarının çalışanlarına uygun bedelle satışı yönünde yasal düzenleme yapan Polonya'da özelleştirme sürecini ve bazı şeker fabrikalarını inceledi. Şeker sektörünün önemine vurgu yapan Şeker İş Başkanı İsa Gök, ülke ekonomisine yılda 2.5 milyar dolar katma değer sağlayan, doğrudan ve dolaylı olarak 10 milyon kişinin geçim kaynağı olan pancar şekerine yönelik olarak ülke gerçeklerine aykırı bir özelleştirme yol haritasının izlendiğini söyledi. Benzer bir modeli geçmişte Polonya'nın da uyguladığını ancak bundan büyük zarar gördüklerini belirten Gök, "Polonya'nın yaşadıklarını Türkiye'ye yaşatmayalım" dedi.

Sendika olarak amaçlarının sektörün geleceğini kurtarmak olduğunun altını çizen Gök, içinde üretici ve çalışanın olmadığı bir modelle fabrikaların özelleştirilmesi durumunda Türkiye'nin bundan büyük zarar göreceğini vurguladı. Dünyanın en liberal ülkesi olarak bilinen ABD'de bile şeker fabrikalarının sahibinin üreticiler olduğunu anımsatan Gök, Avrupa ülkelerinde de benzer bir tablo bulunduğunu anlattı. "Buralardan almamız gereken büyük dersler var. Bunlardan birisi de Polonya. Bununiçin buradayız" dedi.

Üretici ve çalışanların içinde bulunmadığı bir modelle fabrikaların özelleştirilmesinde ısrar edilmesi durumunda 25 şeker fabrikasının 18-20 tanesinin kapısına kilit vurulacağına dikkat çeken Gök, bu fabrikaların özel sektörün elinde üretimlerini sürdürmelerini beklemenin aşırı iyimserlikten başka bir anlam taşımadığını anlattı.

Barnas: Fabrikalarınızı yabancılara satmayın

Ülkenin en önemli üç şeker fabrikasının Almanların elinde bulunduğunu belirten Polonya Pancar Üreticileri Birliği Başkanı Stanislav Barnas, pancar şekeri üretiminin azalmasının önlenmesi gerektiğini belirtirken, "Türk şeker sektörünün yabancıların eline geçmesine izin vermeyin" diye konuştu. Avrupa'nın önemli şeker üreticilerinden Polonya'da şeker üretiminin düşmesine izin vermeyeceklerini dile getiren Barnas, fabrikaların çalışanlara düşük bedelle satışı konusunda çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Barnas, hisse satışının 7 yıl içinde tamamlanacağı bilgisini verdi.

Kasparowicz: En kötüyü geride bıraktık

Polonya Tarım Bakanlığı Gıda Diröktörü Bogumila Kasparowicz, fabrikaların özel sektöre devrine ilişkin yasal düzenlemenin çok kolay çıkarılmadığını ifade ederken, sektörün kazanımlarının pancar üreticilerinin yaptığı çalışmaların sonucu elde edildiği bilgisini verdi. Polonya'nın şeker sektöründe en kötüyü geride bıraktığını söyleyen Kasparowicz, mevcut duruma pancar çiftçisi ve şeker fabrikası çalışanları sayesinde ulaştıklarını bildirdi. Şeker İş Sendikası Başkanlar Kurulu'nun Polonya'da yaptığı incelemelere, özelleştirme kapsamındaki Türkşeker'in Genel Müdürü Mehmet Aksu da katıldı.

"Başbakan Erdoğan özelleştirmeye olumsuz bakıyor"

Türkiye'de şeker fabrikalarının özelleştirilmesi Şeker İş Sendikası ile Özelleştirme Yüksek Kurulu arasında tam bir hukuk savaşı yaşanmasına sebep oldu. Fabrikaların özelleştirilmesine ilişkin daha önce yapılan ihalelerin tamamı sendikanın mahkemeye yaptığı başvurular sonunda iptal edildi. Son olarak 2011 yılı Aralık ayında portföydeki fabrikalar iki grup halinde satışa çıktı. Bu ihalelerde alınan teklifler ÖYK gündemine sunuldu. Kaynaklar yaklaşık devir işlemlerinin 1 yıldır tamamlanamamasını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu koşullarda fabrikaların satışına onay vermemesine bağlıyorlar. Geçen yıl yapılan halede, Malatya, Erzincan, Elazığ ve Elbistan şeker fabrikalarının yer aldığı Portföy B için en yüksek teklifi 266 milyon dolarla Kolin-Limak Ortak Girişim Grubu vermişti. Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba şeker fabrikalarını içeren Portföy C için ise en yüksek teklifi 656 milyon dolarla Ak-Can Şeker AŞ vermişti.