Tohumculuk sektörü 2025 ihracat hedefine bir adım daha yaklaştı
Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer, tohumculuk sektörünün yılın 8 ayında ilk defa net ihracatçı konumuna geldiğini belirterek, "Bu yılı minimum 250-300 milyon dolarlar seviyesinde kapatmayı hedefliyoruz. 2025 hedefimiz ise en az 500 milyon dolarlık tohumluk ihracatına ulaşmak." dedi.
TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı Gençer, 2022 TSÜAB Uluslararası Tohum Çalıştayı için geldiği Antalya'da AA muhabirine sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TSÜAB olarak 2012'den itibaren bu tip uluslararası çalıştaylar düzenlediklerini dile getiren Gençer, yurt dışından gelen misafirlerin dahil olduğu toplantılarda tohumculuk sektörünü hem yurt içi hem de bölgesel anlamda ele aldıklarını söyledi.
Gençer, ticari ilişkiler ve ortak işbirlikleri gibi konuların da içinde bulunduğu geniş bir çerçevede görüşmeler yaptıklarını vurgulayarak, çalıştayları üst düzey bürokratların katılımıyla organize ettiklerini anlattı.
Tohumculuk sektörünün kısa süre içerisinde büyüdüğünün altını çizen Gençer, "Sektör çok genç. 1985'te 1-2 firmamız vardı ama bugün sayımız 1072'ye ulaştı. Firmalarımız tohumları üretiyor, ambalajlıyor, paketliyor ve Türk çiftçisiyle buluşturuyor. Kısa sürede elde ettiğimiz bu başarıya, bizi destekleyen kanunların yanı sıra sertifikalı tohum kullanan çiftçi ve firmalara verilen destekler ciddi anlamda katkıda bulundu." diye konuştu.
Gençer, bakanlıkların destekleriyle geçen süre içerisinde TSÜAB olarak Şili'den Çin'e kadar 60'tan fazla ülkeyi ziyaret ederek, Türk tohumcularına dünyayı gösterdiklerini anlattı.
Türk firmalarının bu sayede özgüven kazandığına işaret eden Gençer, şu ifadeleri kullandı:
"Firmalarımız, 'Bu işi gözümüzde büyütmeye gerek yok. Biz de bunu başarabiliriz' dediler. Ciddi anlamda önemli bir başarıya imza atıldı. Bugün artık 132 ülkeye 215 milyon dolar civarında ihracat gerçekleştiriyoruz. 2023'te ihracat yaptığımız ülke sayısını 132'den 150'lere çıkarmayı planlıyoruz. Bu, tohumculuk sektörümüzün geldiği noktayı net şekilde gösteriyor. Salgın sonrasında kısıtlamalardan dolayı sektör biraz zorlanmıştı ama 2022 bizim için hareketli bir yıl oldu. Hızlı şekilde yurt dışı ve ülke içinde faaliyetlerimize devam ettik. Yılın 8 aylık döneminde ilk defa ihracat rakamlarımız ithalatımızı geçti, ilk kez net ihracatçı konumuna geldik. Bu bizim için çok sevindirici bir tablo. 2021 yılı ihracatımızı 215 milyon dolar olarak gerçekleştirmiştik. Bu yılı minimum 250-300 milyon dolarlar seviyesinde kapatmayı hedefliyoruz. 2025 hedefimiz ise en az 500 milyon dolarlık tohumluk ihracatına ulaşmak. Çünkü, 2025 yılında İstanbul'da Dünya Tohumculuk Federasyonu ISF'in toplantısı gerçekleşecek. 2 binden fazla dünya tohumcusunu burada ağırlayacağız. Bu, ülkemiz tohumculuğunun dünyada daha çok tanınmasına ve ihracat rakamlarımızın artmasına vesile olacak."
"Tohumda kendi kendine yetebilen bir sektörüz"
Gençer, tohumculuk sektörüne yapılan ve kamuoyunda bazı yanlış algılara sebep olan ithalat konusuna da açıklık getirerek, Türkiye'nin tohumculukta kendi kendine yetebildiğinin altını çizdi.
Otomobil sektörünü örnek gösteren Gençer, şunları kaydetti:
"Almanya kendi otomobillerini üretebiliyor ancak Japon, Güney Kore veya Çin menşeili arabalar da ülkede görülüyor. Ülkelerin ithalat yapması o konuda zayıf veya bir yere bağımlı olduğu anlamına gelmez. Tohumculuk sektörü de aynı şekilde. Siz üretim maliyetlerinizi düşürmek adına kendi ebeveynleriniz olmasına rağmen bunları Çin, Hindistan veya Vietnam'da üretip tekrar Türkiye'ye getirebilirsiniz. Fransa ve Hollanda dünyada tohum ihracatında dünyada birinci ülkeler. 1,5 milyar dolar civarında tohumluk ihracatları ama 750-800 milyon dolar civarında ithalatları var. Biz ağırlıklı olarak Rusya, Ukrayna, Romanya gibi yakın coğrafyamızdaki ülkelere ihracat yapıyoruz ama en uzak ülkelere de tohum gönderiyoruz. Türkiye son yıllarda dünya standartlarında çok kaliteli tohumlar üretiyor. Kalite ve verim anlamında çok başarılıyız. Dünyadaki en gelişmiş ülkelerin geliştirdiği çeşitlerden farklı değiliz hatta bir anlamda biz daha çok tercih ediliyoruz. Türkiye'de üretilen tohumlarda GDO yok."