TÜPRAŞ'tan milyarlık temettü

KOCAELİ - Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (TÜPRAŞ), 2011 yılı kazancından hissedarlarına 984,8 milyon lira temettü dağıtacak.

TÜPRAŞ'ın 52. Genel Kurulu, İzmit Rafinerisi'ndeki konferans salonunda gerçekleştirildi. Divan başkanlığını TÜPRAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ömer Koç'un yaptığı genel kurulda TÜPRAŞ Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Yelmenoğlu, Mehmet Ömer Koç'un hissedarlara mesajını okudu.

Genel Kurulu'nda şirketin 2011 yılı mali tabloları onaylanarak, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Denetçiler tarafından ibra edildi.

Yönetim Kurulu'nun 2011 yılı kazancının dağıtılması ve dağıtım tarihi konusundaki önerisi kabul edilerek, 2011 yılı cari dönem karından 984 milyon 798 bin 345,92 TL'nin 6 Nisan Cuma günü itibariyle hissedarlara dağıtılması kararlaştırıldı. Bu doğrultuda, yüzde 393,26 nispetinde ve 1,00 TL nominal değerde bir adet hisse senedine, hissedarların vergi mükellefiyetine göre 3,9326 TL brüt, 3,34271 TL net nakit temettü ödenecek.

Yönetim ve Denetim Kurulu üyelerinin seçiminin de yapıldığı toplantıda, Yönetim Kurulu Üyeliklerine Rahmi Mustafa Koç, Semahat Arsel, Mustafa Vehbi Koç, Mehmet Ömer Koç, Ali Yıldırım Koç, Osman Turgay Durak, Temel Atay, Erol Memioğlu, Ahmet Aksu, Kutsan Çelebican, Osman Mete Altan, Gökçe Bayındır seçildi. Denetim Kurulu Üyeliklerine ise Ali Tarık Uzun, Serkan Özyurt ve Ahmet Turhan getirildi.

Genel kurulun hissedarların sorularının cevaplandırılacağı son gündem maddesinde, hissedarlardan İbrahim Başaran divan üyelerine, "Geçen yıldan başlayan petrol fiyatlarındaki artış, TÜPRAŞ'ın maliyetlerine ne gibi etki yapacaktır? İran'a uygulanan ambargoyla farklı kaynaklardan temin edilecek ham petrolün maliyete etkisi nasıl olacak?" sorularını yöneltti.

TÜPRAŞ Genel Müdürü Yavuz Erkut, soruları şöyle yanıtladı:
"Ham petrol fiyatlarının artması yalnızca TÜPRAŞ'ın değil, dünyanın yükünü artırıyor. İran konusu yalnızca TÜPRAŞ'ın, Türkiye'nin değil, dünyanın sorunudur. Bununla ilgili süreç devam ediyor, İran'dan ham petrol alımlarının yüzde 20 oranında azaltılmasına yönelik geçtiğimiz günlerde bir açıklamamız oldu. İran'ın kısmen ya da tamamen çekilmesi halinde eldeki imkanlardaki en ekonomik petroller değerlendirilecektir. Salt TÜPRAŞ'ın maliyeti artmayacağı, tüm piyasanın maliyeti artacağı için doğrudan bir negatif etkisi olacağını sanmıyorum. İran petrolü çekilirse tüm piyasadan çekilir, dolayısıyla herkes eşit şartlarda olur"

TÜPRAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ömer Koç, 2011 yılına damgasını vuran Arap baharının yanı sıra İran ambargosu ve Hürmüz Boğazı gibi jeopolitik risklerin önümüzdeki dönemde de devam etmesi nedeniyle, küresel ekonomideki yavaşlama beklentisine rağmen, petrol fiyatlarının 2012 yılında da yüksek seyrini sürdürmesinin öngörüldüğünü bildirdi.

Koç, mesajında, geçen yıl tüm beklentilerin üzerinde başarılı sonuçlar elde edildiğini belirterek, ülke için değer üretme çıtasının yükseldiğini ifade etti.

Geçen yıl gelişmekte olan piyasalara yönelik sermaye akışının hızla düştüğüne işaret eden Koç, yılın ikinci yarısında kurlarda değişim artarken, TL'nin de aralarında olduğu gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin büyük çoğunluğunun önemli oranda değer yitirdiğini kaydetti.
Yapısal ekonomik sorunlar ile Türkiye ekonomisinin "yumuşak karnı" olan yüksek cari açığın ilave etkisiyle TL'deki değer kaybının, eş ülke para birimlerinden daha yüksek olduğuna dikkati çeken Koç, cari açıktaki rekor artışa rağmen ekonomide yüzde 8'in üzerinde, dünyadaki en yüksek büyümelerden birinin gerçekleştirilebilmiş olmasının ve yıl genelinde istihdamdaki iyileşmenin sürmesinin TL'deki değer kaybının daha fazla olmasını engellediğini dile getirdi.

Koç, mesajında şu görüşleri ifade etti:
"Küresel ekonomik büyümedeki yavaşlamaya bağlı olarak 2011 yılında emtia fiyatları genelde gerilerken, arz kaynaklı endişeler nedeniyle petrol fiyatları artış eğilimini sürdürerek yıllık ortalama bazda, tarihi en yüksek düzey olan 111 dolar/varile yükselmiş ve ilk kez 100 ABD Dolarının üzerinde yıllık ortalama fiyat gerçekleşmiştir. 2011 yılına damgasını vuran Arap baharının yanı sıra İran ambargosu ve Hürmüz Boğazı gibi jeopolitik risklerin önümüzdeki dönemde de devam etmesi nedeniyle, küresel ekonomideki yavaşlama beklentisine rağmen, petrol fiyatlarının 2012 yılında da yüksek seyrini sürdüreceği öngörülmektedir."

Türkiye ekonomisinin yüzde 8'in üzerinde büyüdüğü 2011 yılında otomotiv piyasasının da yüzde 13,6 oranında büyüdüğüne işaret eden Koç, EPDK verilerine göre motorin tüketiminin yüzde 5,6 artışla 14,7 milyon tona ulaştığını, yüksek vergi farkının etkisiyle benzin tüketiminde düşüşün geçen yıl da devam ettiğini ve yüzde 4,8'lik düşüşle 2 milyon tonun altına gerilediğini kaydetti.
Doğalgazın ısınma ve sanayi yakıtı olarak tüketiminin teşvik edilmesinin etkisiyle fuel oil tüketimindeki azalışın da devam ettiğini vurgulayan Koç, şöyle devam etti:
"TÜPRAŞ, sahip olduğu operasyonel esneklik kabiliyetiyle her koşulda paydaşları için en elverişli faydayı sağlayacak stratejiyi başarıyla uygulamayı sürdürmektedir. Bu doğrultuda TÜPRAŞ'ı devraldığımız 2006 yılından itibaren değişen piyasa koşullarını en doğru biçimde analiz ederek oluşturduğumuz üretim ve satış stratejilerimizle 2011 yılında da operasyonel ve finansal sonuçlarda sektör değerlerinin üzerinde gerçekleşmeleri başardık.

Toplam ürün satışlarının 23,9 milyon ton olduğu 2011 yılında, 4,3 milyar doları ihracat olmak üzere, toplam 41,4 milyar TL (24,7 milyar dolar) ciro gerçekleştirilmiş olup, 2,2 milyar TL konsolide faiz, amortisman ve vergi öncesi kar ve bir önceki döneme göre yüzde 68 artış ile 1,24 milyar TL net kar elde edilmiştir."

Fuel Oil Dönüşüm Projesi

Kısa ve orta vadeli başarıları daha uzun vadelere taşımanın güçlü ve doğru belirlenmiş stratejiler doğrultusunda atılacak kalıcı yatırımlarla mümkün olacağı inancıyla Fuel Oil Dönüşüm Projesi'ni başlattıklarını belirten Koç, şöyle devam etti:
"Finansman paketinin de imzalanmasıyla fiziki yatırım aşamasına gelinmiştir. Fuel Oil Dönüşüm Ünitesi Projesi dahil edildiğinde 2006-2015 dönemindeki yatırım tutarı 5,1 milyar dolara ulaşacak olup yıllık ortalamada özelleştirme öncesi dönemin 4 katı yatırım gerçekleştirilmiş olacaktır. Fuel Oil Dönüşüm Projesi sonrasında tüm rafinerilerin kapasite kullanımlarının yükseltilmesinin yanı sıra beyaz ürün verimi de yaklaşık yüzde 14 artırılacaktır. Yüksek kapasiteli dönüşüm üniteleri yatırımının tamamlanmasıyla TÜPRAŞ İzmit Rafinerisi Nelson Kompleksitesi 7,8'den 14,5 seviyesine yükselerek, dönüşüm oranı en yüksek rafinerilerden birisi olacaktır."

Geleceğe ait teknolojilerin şirket bünyesinde kullanımı ve sektördeki bilimsel gelişmelerin yakından izlenmesi ile kurulan Ar-Ge merkezine ayrılan kaynakların da önemli oranda artırıldığına işaret eden Koç, şunları kaydetti:
"Teknolojik yol haritasında belirlenen başlıklar çerçevesinde Ar-Ge projeleri üretilirken, 2011 yılında gerçekleştirilen 7 TÜBİTAK TEYDEB projesi ile proses iyileştirme, ürün geliştirme ve enerji verimliliği çalışmalarına hız verilmiştir. 2007 yılında 7,91 kurumsal derecelendirme notuyla dahil olduğumuz endekste notumuzu son 3 yılda 8,62 seviyesine çıkararak, bu alanda da sürekli gelişme sağlayan ender şirketlerden birisi olunmuştur. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings 20 Ocak 2012'de TÜPRAŞ'ın 'BBB-' olan uzun vadeli yabancı para cinsinden ve yerel para cinsinden notlarını ve görünümü teyit etmiştir.

Rafinaj sektöründe ve finans piyasalarında sıkıntılar sürerken 2,1 milyar dolarlık borçlanmanın gerçekleştirildiği ve Avrupa'da önemli not indirimlerinin yaşandığı bir ortamda kredi notunun ülke tavan notu ve yatırım yapılabilir seviye olan BBB- olarak teyit edilmiş olması, TÜPRAŞ'ın güçlü operasyonel ve finansal yapısını bugün olduğu kadar gelecekte de sürdüreceğine olan güvenin bir göstergesidir."

Yüksek kar payı ödeyen şirket

TÜPRAŞ'ın geçen yıl "En Büyük 500 Özel Şirket Araştırması"nda ilk sıradaki yerini koruduğunu anımsatan Koç, mesajını şöyle tamamladı:
"Geçen yıl başarılı operasyonel ve finansal sonuçların yanı sıra Ar-Ge, iş güvenliği, çevre ve enerji verimliliği ile ihracat alanlarında elde edilen başarıların ödüllerle taçlandırıldığı bir yıl olmuştur. Atılan adımlar TÜPRAŞ'ın yatırımcısına yüksek ve düzenli kar payı ödeyen şirketler sıralamasında en üst sıralarda yer almasını sağlamıştır.

TÜPRAŞ hissesi yerli ve yabancı yatırımcıların uzun vadeli olarak portföylerinde bulundurduğu en itibarlı hisselerden birisidir. Özellikle ikinci yarısından itibaren küresel ekonominin toparlanmaya başlaması beklenen 2012 yılında, her geçen gün artan ve kalıcı hale gelen operasyonel ve finansal başarılarımızı sürdürerek hissedarlarımız, paydaşlarımız ve ülkemiz için değer üretmeyi sürdüreceğimize olan inancım tamdır."