Türban "maratonu" ilk turu tamam

Türban "maratonu" ilk turu tamam

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - AKP ve MHP'nin üniversitelerde türban yasağının kaldırılması için Anayasa'nın 10. ve 42. maddelerinin değiştirilmesi için hazırladığı Anayasa değişiklik teklifinin ilk tur görüşmeleri gergin bir ortamda gerçekleştirildi. Meclis Genel Kurulu, türbanla ilgili Anayasa değişikliği teklifini görüşmek üzere dün saat 15.00'te Meclis Başkanvekili Nevzat Pakdil başkanlığında toplandı. Genel Kurul öncesinde saat 14.30'da Danışma Kurulu toplantısı yapılması öngörülüyordu ancak DTP'den hiçbir üyenin katılmaması nedeniyle kurul toplantısı yapılamadı. Danışma Kurulu'nun toplanamaması nedeniyle AKP ve MHP'nin Genel Kurul'un gündem ve çalışma saatlerine ilişkin ortak önerisi Meclis Genel Kurulu gündemine getirilerek kabul edildi. Zaman zaman tartışmaların yaşandığı Genel Kurul'daki görüşmeleri liderler de yakından takip etti. Meclis Genel Kurulu'na ilk gelen lider MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olurken, daha sonra DTP Grup Başkanı Ahmet Türk ardından CHP lideri Deniz Baykal geldi. Başbakan Erdoğan ise Meclis Genel Kurulu'na en son gelen lider oldu. Sınır ötesi operasyona karşı Şırnak'ta yaptıkları eylem nedeniyle bölgede bulunan DTP'li milletvekillerinin büyük bir bölümünün de Ankara'ya dönerek Genel Kurul çalışmalarına katılması dikkat çekti. CHP: Gömlek değiştirmek kolay, deri değiştirmek imkansız CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, takiyyeci bir anlayışla Anayasa'nın 2. maddesinin delinmek istendiğini belirterek, Başbakan'ın 'Meclis çatısı altında laiklik karşıtı parti, milletvekili mi var?' sözlerini hatırlatarak, "Siz varsınız" dedi. Başbakan'ın 1995 yılında Ümraniye'de yaptığı konuşmadan alıntılar yapan Anadol, "Gömlek değiştirmek kolay, deri değiştirmek imkansız" diye konuştu. Anadol, konuşmasında AKP Konya Milletvekili Hüsnü Tuna, AKP'li Isparta Belediye Başkanı'nın türban konusundaki açıklamalarını da Meclis gündemine getirerek, "Bunlar erken öten horuzdu, disiplin işlemine tabi tuttunuz" dedi. MHP'yi de eleştiren Anadol, "Ankara'ya çelik halat çekiyorsunuz, Anayasa'yı da pamuk ipliğine bağlıyorsunuz" sözleriyle eleştirdi. "Hasata çıkanlar haşat olacak" Yasa teklifinin Anayasa'ya aykırı olduğu ve görüşülemeyeceği gerekçesiyle CHP'nin isteği üzerine usul tartışması açıldı. CHP Genel Sekreteri Önder Sav, yasa teklifinin Anayasa'nın 2. ve 4. maddelerine aykırı olduğunu belirterek, "Türban üzerinden siyaset yaparak hasat yapacaklarını sananlar haşat olacaktır. Elma şekerini AKP yiyecek sapı da hasata çıkacaklara kalacak" dedi. Sav, Hikmetyar'ın önünde diz çökenlerin laikliğin teminatı olamayacağını söyledi. "40 yıl daha mı tartışılsın?" MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, teklifin laikliğe aykırı olduğu iddialarını şiddetle reddettiklerini belirterek, "Mesele toplumsal bir sorunun çözülmesidir. 40 yıldır tartışıyoruz, bir 40 yıl daha mı tartışalım?" dedi. AKP Grup Başkanvekili Bekinr Bozdağ ise teklifle, Anayasa'nın ilk üç maddesinin noktasına, virgülüne bile dokunulmadığını kaydederek, "Biz bunlara dokunmuyoruz, bu konuda en ufacık bir çalışmamız yok" dedi. "Egemenlik kayıtsız şartsız Allah'ındır yazacaksınız" Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Türkiye'nin laikliğe dayanan demokratik bir ülke olduğunu, laiklik kaldırılırsa demokratik bir ülke olamayacağını ve Anayasa'yla yönetilmesine gerek kalmayacağını ifade etti. Genç, kürsünün arkasındaki Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözünü göstererek, "Laikliği kaldırırsanız oraya egemenlik kayıtsız şartsız Allah'ındır yazacaksınız burada millet yerine ümmet olacak" dedi. Genç, başörtüsü sorununun çözümü için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşlerinin başörtülerini çıkarması gerektiğini dile getirdi. Genel Kurul'da zaman zaman tansiyonun yükselmesine neden olan Genç, sık sık Başkanvekili Pakdil tarafından uyarıldı. "Düzenleme, fünye mahiyetinde" Anayasa değişikliği teklifinin tümü üzerindeki görüşmelerde ilk sözü alan CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay alırken, gelinen noktada, Türkiye'nin tam bir kırılma noktasına taşındığını, toplumun, "Müslüman olan-olmayan, inanan- inanmayan, dinin gereklerini yerine getiren-getirmeyen" şeklinde kamplara bölündüğünü ifade etti. Okay, "Bu açıdan siyasi iktidar ve bir muhalefet partisinin attığı bu adımın, Türkiye'deki karşı devrim odaklarını cesaretlendirecek çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum. Bu teklif, ardından birçok şeyi tetikleyecek bir fünye mahiyetindedir. Kabul edilmesi durumunda diğer taleplerin nerede duracağını hiç kimse garanti edemez. Adı 'takiyeciye' çıkan, bir gün söylediğini öbür gün inkar eden bir siyasi akımın sözüne kim inanır?" diye konuştu. DTP: Özgürlüklerden yanayız DTP Grubu adına söz alan Aysel Tuğluk ise sözlerine bölgedeki operasyonların durdurulması gerektiğini söyleyerek başladı. Tuğluk, muhafazakar ittifakın siyasal İslam projesine de, otoriter ittifakın ulusalcı yaklaşımını da karşı olduklarını belirterek, "Partim DTP başörtüsünden özgürlüklerden yanadır kişi hak ve özgürlüklerinin savunuculuğunu yapmaktadır. Genç kızlarımızı kadınlarımızı ilgilendiren, insanların yaşam tarzıyla ilgi bu sorunun nasıl istismar edildiği ve Kürt halkının geleceğine ipotek konulduğu görülüyor" dedi. Çiçek, CHP'ye sert çıktı Yasa teklifinin geneli üzerinde yapılan görüşmelerin ardından kürsüye gelen Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, CHP'ye sert çıkarken Çernobil gibi etrafa korku ve dehşet saçtığını söyledi. Çiçek, yapılan düzenlemenin özgürlüklerle ilgili olduğunu ve sorunun 40 yıldır çözülemediğini belirterek, "40 yıldır aynı şeyi konuşuyoruz. Kimse laiklik üzerinden ucuz kahramanlık yapmasın. Siz laikliğin kantarı değilsiniz benim laik olup olmadığımı siz bilemezsiniz, noter değilsiniz. Sizin dışında iktidara gelenleri ya yobaz ya çağdışı ya gerici olarak görüyorsunuz" dedi. Türkiye'de bir yandan haydi kızlar okula kampanyası düzenlenirken bir tarafta genç kızların üniversitelerin kapısının kapatıldığını kaydeden Çiçek, "Bu ayıptır, bu ayıpla bir yere varamazsınız. Bunları İsmail Cem de söylüyordu bu yasakları koruyarak AB'ye giremezsiniz diyordu. Gelin bu yasakları kaldıralım ama toplumun kafasında ne endişe varsa bunu da kaldıralım" dedi. CHP'ye "Niye uzlaşmaya yanaşmıyorsunuz. Çernobil nükleer santralı gibi korku ve dehşet saçıyorsunuz" diye seslenen Çiçek, teklifin altında imzası bulunan kimsenin laiklikle bir sıkıntısı olmadığını, laikliği ayrıştırıcı değil, birleştirici bir unsur olarak gördüklerini söyledi. Pakdil ile İçli arasında tartışma yaşandı Teklifin tümü üzerindeki görüşmelere geçilirken, konuşma sırası verilecek isimlerin belirlenmesi için kura çekimi öncesinde gerginlik ve sert tartışmalar yaşandı. DSP'li Tayfun İçli, oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Nevzat Pakdil'e, ilk başvuranlar arasında olduğunu, bu nedenle kendisinin kuraya girmeden konuşacağını belirtti. Pakdil'in söz vermemesi üzerine gerginlik yaşanırken, İçli yerine oturmamakta ısrar etti ve Pakdil'i tarafsız davranmamakla suçladı. Pakdil, İçli'ye "Parmağınızı sallayarak Meclis Başkanlığı'na hitapta bulunamazsınız, oturun yerinize" dedi. İçli ise Pakdil'e "Başkan, milletvekilini azarlayamaz" diye bağırdı. Gerginliğin büyümesi üzerine, Meclis Başkanvekili Pakdil, oturuma 5 dakika ara verdi. Verilen aranın ardından İçli, "Amacım Genel Kurul'a saygısızlık yapmak değil. İki gün evvel geldim, başkanlığa müracaatımı yaptım. İçtüzüğe göre, söz hakkı kayıt veya istem sırasına göre verilir. Kastımı aşan bir durum varsa özür dilerim" dedi. "En kısa sürede emekliye ayırın" Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, teklifin Anayasa Komisyonu'nda görüşmelerde muhalefetin kendilerine söz verilmediğine ilişkin eleştirilerine yanıt verirken Kamer Genç ile arasında tartışma yaşandı. CHP'li Kart'ın 11 sayfalık bir konuşma yaptığını hatırlatan Kuzu, "El insaf, el merhamet demek lazım" dedi. Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç'in kendisi hakkında "Bizi dışarı etti" dediğini hatırlatan Kuzu, Genç için "Yaşına başına bakıyor insan, Meclis Başkanlığı yapmış, üzülüyor" dedi. Kuzu, Anayasa değişikliği teklifi konusunda ise "28-30 yıllık Anayasa profesörüyüz. Eğer bu işte bir yanlış olsa önce ben karşı çıkardım" dedi. Kamer Genç ise Kuzu'yu kastederek "En kısa sürede emekliye ayırın. Anayasa Komisyonu Başkanlığı yapacak bir adam değil. Tezini nereden aldığını da inceleyeceğim" dedi. Genç, Kuzu'ya "Bana karşı dikkatli ol Sayın Kuzu yoksa haddini bildiririm" diye seslendi. Kuzu ise "Sorbonne'da eğitim almış 15 Anayasa profesöründen biri de benim" karşılığını verdi. Çiçek'ten ortak komisyon önerisi Genel Kurul'da milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Çiçek, YÖK Yasası'nın ek 17. maddesiyle ilgili CHP'ye ortak komisyon kurma çağrısında bulundu. Çiçek, "Kim neden endişe ediyorsa bunları ortaya koyalım bundan daha açık demokratik çözüm yolu olur mu?" dedi. Konunun çözümü için uzlaşma aradıklarını kaydeden Bakan Çiçek, "Gelin ne olur sorunun parçası olacağımıza çözümün bir parçası olalım, suyu niye yokuş yukarı akıtmak istiyorsunuz" dedi. Paranoyalarla, aba altından sopa göstererek toplumun meşgul edildiğini kaydeden Çiçek, "Bizim gizli gündemimiz yok paranoyalarla toplumu meşgul etmenin gereği yok ne yapılıyorsa topumun gözü önünde Anayasa ve yasalar çerçevesinde yapılıyor" dedi.