Türkiye kuyumculukta liderliği İtalya'dan alabilir

İtalya'nın kuyumculukta maliyet sıkıntısı yaşadığını belirten Favori Yönetim Kurulu Başkanı Selami Özel, bunun Türkiye için önemli bir fırsat olduğunu söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

Leyla İLHAN

İSTANBUL - Türkiye'nin halı kilimi kadar altınları da turistin ilgisini çeker oldu. Favori Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Selami Özel, son 10 yılda 3 milyar dolarlık ihracat yapan Türk kuyumculuk sektörünün, tasarladığı altın ve pırlanta takıların Türkiye'ye gelen turistler tarafından da satın alındığını söyledi. "Çünkü, fiyatlarımız ucuz, kalitemiz yüksek, çeşitimiz çok fazla. Bu nedenle her gelen turist eskiden halı kilim, deri eşya alırken şimde takı alıp ülkesine götürüyor" diye konuşan Özel, "Bu da hem ülke tanıtımına katkı yapmakta hemde ilave döviz kazandırıyor" dedi.

Bankacılar 5 bin ton altının peşinde

Kuyumculuğun ülke ekonomisi için "tasarruf aracı" olmak gibi önemli bir katkısı olduğunun altını çizen Özel, "Altın ve pırlanta yedek akçedir. Yastık altında, kolda, parmakta, boyunda taşınan istediği an paraya çevrilip kullanılan bir ihtiyat akçesidir. Altın ve pırlantaya ödenen para ayakkabı çorap veya elbise gibi hiçbir zaman yok olup gitmez. Anneden toruna intikal eder" dedi.

Bankaların yastık altında olduğu belirtilen 5 bin ton altının peşine düştüğünü kaydeden Özel, "Ancak henüz kimse yastık altındaki pırlanta takının hesabını yapmıyor. Ekonomistler ‘Türkiye de tasarruf artmalıdır' diyor. Altın ve pırlanta takı bir anlamda insanların kötü günde imdadadına yetişen tasarruflarıdır. Yani ekonomistlerin isteklerine nispeten uygun bir sektör kuyumculuk" yorumunu
yaptı.

Kuyumculuk ekonomiye zarar değil, katkı sağlar

Altın ve pırlantaya harcanan pararanın israf olarak görülmesi konusuna değinen Selami Özel, şöyle konuştu: "Bu konuda yanlış yorumlar yapıldığını ve haksız bir algı yaratıldığını düşünüyorum. Elbette ki altın ve pırlantanın ihtiyaç derecesi, ayakkabı, çorap, çamaşır, elbise gibi değildir. Veya gıda maddeleri kadar zaruri ihtiyaç maddesi de değildir. Ancak binlerce yıldan beri kadınlarımızın vazgeçemediği, giyimlerini tamamlayan ve şıklıklarını artıran, onlara kendilerini iyi hissettiren, tasarruf amaçlıda alınıp saklanan, insanlara güven veren ve ihtiyaç anında paraya çevrilen bir ürün gurubudur. Aksi inanışa rağmen kuyumculuk sektörünün ülke ekonomisine zararı değil katkısı vardır. Bu katkı biraz destekle çok artabilir."

"Türkiye merkez olur"

Türkiye'nin çok eskiden gelen köklü bir kuyumculuk bilgi ve tecrübesine sahip olduğunu kaydeden Özel, altının ithalatı ve dövizin serbestleşmesinden sonra sektörün çok geliştiğini, 20 yılda sıfır ihracattan dünya ikinciliğine yükseldiğini söyledi. Son 10 yılda sektörün yaklaşık 3 milyar dolar ihracat geliri sağladığını anlatan Özel, bu rakamın 10 milyar dolarlar seviyesine çıkabileceğini belirtti. Şu anda Türkiye'nin kuyumculukta tüm komşularından ilerde olduğunu, dünya lideri İtalya'ya göre ise üretim maliyeti açısından çok avantajlı durumda olduğunu ifade eden Özel, "Ancak üretim ve ihracatta bizim önümüzde olan İtalya maliyet sıkıntısı çekiyor. Üretimini Çin gibi doğu ülkelerine veya daha mantıklı olarak Türkiye'ye kaydırmak zorunda. Aksi halde rekabet gücünü kaybeder. Bu bizim için önemli bir fırsat. Yani Türkiye biraz destek ve iyi bir organizasyonla Türki cumhuriyetler, Rusya, Balkanlar, Orta Doğu ülkeleri ve Avrupa'nın altın ve pırlanta takı üretim ve ihracat merkezi olabilir" dedi. Özel, şu an pırlantada yüzde 20'lerde olan ÖTV'nin kaldırılıp yerine makul bir KDV alınmasının sektörün önünü açacağını belirtti.

Bu konularda ilginizi çekebilir