Türkiye'deki üretiminin yüzde 50’sini ihraç edecek

Systemair Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Eroğlu, dünyada 29 fabrikası ve 1 milyar euroya yakın cirosu olan Systemair’ın Türkiye’yi öncelikli pazarlar arasında gördüğünü söyledi. Türkiye’deki üretimlerinin yüzde 45’ini ihraç ettiklerini kaydeden Eroğlu, kısa sürede bu oranı yüzde 50’ye çıkaracaklarını vurguladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Belma A. ÖZGEN

İklimlendirme sektörünün öncü şirketlerinden İsveçli Systemair, hem yurt içi hem de yurt dışı pazarlarda büyümeye devam ediyor. 1981 yılında girişimci yapısı ile ön plana çıkan makine mühendisi Vural Eroğlu tarafından kurulan ve havalandırma, soğutma klimalandırma sektörlerinin kısaltması olan HSK, 1986 yılında üretime başladı. 2008 yılından itibaren Türkiye’de klima santralleri sektöründe pazar liderliğine yerleşen HSK, 2011 yılında ise dünya iklimlendirme devi İsveçli Systemair’in ilgisini çekti ve HSK’nın aile şirketinden globalliğe uzanan başarı öyküsü de başladı. Systemair Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Ayşegül Eroğlu, DÜNYA Gazetesi’ne global bir iklimlendirme devi olan Systemair Türkiye’nin başarı hikâyesini ve imza attığı öncü çalışmaları anlattı.

“Ciro üç kat yükseldi”

HSK’nın 2017 yılında vefat eden babaları Vural Eroğlu tarafından kurulduğunu söyleyen Ayşegül Eroğlu, 2012 yılında, sektörlerinde faaliyet gösteren global bir şirket olan Systemair ile birleştiklerini söyledi. Şirketin bu tarihten itibaren çok daha güçlü bir organizasyon yapısı ve yüksek hedeflerle yola devam ettiğinin altını çizen Eroğlu, birleşmeden sonraki yıllarda Systemair Türkiye’nin cirosunun üç katından fazla büyüdüğünü ve ülkemizde uzun yıllardır klima santrali pazar lideri olarak konumlandıklarını belirtti. Ayşegül Eroğlu, dünya genelinde 29 fabrikası ve 6 bin 900’den fazla çalışanı ile 1 milyar euroya yakın cirosu olan Systemair’ın Türkiye’yi öncelikli pazarlar içinde gördüğünü ve her geçen gün büyüyen iş hacmi ve deneyimli ekibiyle yola devam ettiklerini söyledi.

“Öncelik enerji veremliliği”

Ayşegül Eroğlu, özellikle havaalanı gibi büyük yapılarda ışıkların otomatik açılıp kapanması, yangın durumunda sistemin otomatik devreye girebilmesi, havalandırmanın istenilen sıcaklıklarda kalmasının sağlanabilmesi için otomasyonlar ile ölçüm yapıldığını anlattı. Kendilerinin de ürettikleri cihazları entegre otomasyon sistemleri ile donattıklarını, girişimcilik yönleri ile de şirketin büyümesine katkıda bulunduklarını anlatan Eroğlu, ürettikleri ürünlerde enerji verimliliğinin önemine dikkat çekti.

“Yeni hedefimiz Avrupa pazarı”

Veri merkezlerine yönelik özel ürünler geliştirmeye devam ettiklerini ve Türk mühendislerle beraber kendi Ar-Ge merkezlerinde üretimin önemine dikkat çeken Eroğlu, veri merkezi iklimlendirme uygulamalarında projenin bulunduğu coğrafyanın mevsim koşullarına göre projelendirildiğini ve dizayn edildiğini belirtiyor. Eroğlu, “Veri merkezi iklimlendirme cihazımız Geniox Tera’nın, mevsim koşullarından bağımsız olarak performans testlerini 365 Performance Center adlı laboratuvarımızda gerçekleştiriyoruz” şeklinde konuştu. Üretimlerinin yüzde 45’ini ihraç ettiklerini belirten Eroğlu, kısa vadede hedeflerinin bu oranı yüzde 50’ye yükseltmek olduğunu kaydetti. Lojistik avantajı dolayısı ile ağırlıklı olarak Türki Cumhuriyetlere ve sonrasında Ortadoğu’ya ihracat yaptıklarına işaret eden Eroğlu, yeni çıkardıkları veri merkezleri ürünleri ile ana odaklarının ağırlıklı olarak Avrupa olduğunu söyledi.

“Anahtar teslim çözümler sunuyoruz”

Ayşegül Eroğlu, şirket satın almaları ile büyüyen Systemair’da ülke bazında mükemmeliyet merkezleri oluşturulduğuna dikkat çekti. Eroğlu, bu merkezlerin her ülkeye ihracat yapmakta serbest olduğunu söyledi. Kendi bünyelerinde ürettikleri veri merkezleri cihazları ile Systemair içerisinde Türkiye’nin mükemmeliyet merkezi olduklarının ve ArGe’si dahil tüm süreçlerin Türk mühendisler tarafından yürütüldüğünün gururunu yaşadıklarını kaydeden Eroğlu, böylece dünyaya Türkiye’den sadece emek gücü değil mühendislik gücü de alınabileceğini gösterdiklerini ifade etti. Systemair’in diğer fabrikalarının da ürettiği ama Türkiye olarak üretmedikleri ürünlerin ise satışını Dilovası fabrikalarının stratejik konumu ve kendi lojistik ağları sayesinde gerçekleştirdiklerini belirten Ayşegül Eroğlu, “Bu ürünler ile kendi ürünlerimizi ve mühendisliğimizi birleştirerek müşteriye anahtar teslim çözümler sunuyoruz” ifadelerini kullandı.