TÜSİAD'dan Ermenistan ziyaretine destek

Dernek, Kafkasya açılımının Ermenistan'ı da içermesinin Türkiye'nin Kafkasya ve enerji jeopolitiği alternatiflerini güçlendireceğini bildirdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye'nin Kafkasya açılımının Ermenistan'ı da içermesinin ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de davetli olduğu Erivan'daki milli maça katılımının, Türkiye'nin Kafkasya ve enerji jeopolitiği yönünden alternatiflerini güçlendirici bir adım olacağı düşüncesinde bulunduklarını kaydetti.

TÜSİAD'dan, Kafkasya'da son dönemde meydana gelen siyasal gelişmelere ve Cumhurbaşkanı Gül'ün 6 Eylül 2008'de oynanacak Ermenistan-Türkiye Dünya Kupası eleme maçına davet edilmesine ilişkin yapılan yazılı açıklamada, Kafkasya'da yaşanan son gelişmelerin, Irak, İran, Ermenistan ve Gürcistan ile karadan, Rusya ile deniz aşırı komşu olan, ABD ile NATO bünyesinde stratejik ortaklık konumunda bulunan ve Montreux sözleşmesine taraf olan Türkiye'nin dış ilişkilerinin, AB üyelik sürecinin gerekleri başta olmak üzere, çok boyutlu şekilde geliştirilmesinin zorunlu olduğunu ortaya koyduğu belirtildi. Açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

"Bu konuda alınacak, tarihsel ön yargıdan uzak her türlü bölgesel inisiyatifin, Türkiye'nin mevcut bölgesel ilişki ve ittifaklarını güçlendirici rol oynaması önem taşımaktadır. Öte yandan, özellikle Gürcistan ve bağlı özerk cumhuriyetlerdeki mevcut gelişmelerin de toprak bütünlüğü ilkesine saygı ve itidal içinde ele alınması gerekmektedir. Bu çerçevede Hükümet tarafından önerilen Kafkasya İşbirliği ve İstikrar Platformu girişiminin sonuç alıcı bir inisiyatif olmasını temenni ediyoruz. Bu sürecin Ermenistan'ı da içermesinin ve sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de davetli olduğu Erivan'daki milli maça katılımının, Türkiye'nin Kafkasya ve enerji jeopolitiği yönünden alternatiflerini güçlendirici bir adım olacağı düşüncesindeyiz. Bu adımın, devlet olarak tanıdığımız, ancak diplomatik ilişkiye sahip olmadığımız, sınır kapımızın kapalı olduğu Ermenistan ile ilişkilerimizin normalleşmesine, karşılıklı bir diyalog anlayışının yerleşmesine ve mevcut sorunların soğukkanlı ve akılcı bir şekilde çözümüne katkı sağlayacağına inanıyoruz."