TÜSİAD'dan küresel dalgaya karşı yeni formül / TÜSİAD, belirsizliğe karşı IMF ile anlaşmanın netleşmesini istedi

TÜSİAD'dan küresel dalgaya karşı yeni formül / TÜSİAD, belirsizliğe karşı IMF ile anlaşmanın netleşmesini istedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Türkiye ile IMF anlaşmasının dolacağı mayıs ayının, dünya ekonomisindeki belirsizliğin zirveye tırmanacağı bir döneme denk geldiğini söyleyen Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, belirsizliği azaltmak için IMF ile ilişkilerin nasıl devam edeceğinin bir an önce açıklığa kavuşturulması gerektiğine dikkat çekti. Küresel ekonomilerdeki son dalgalanmanın Türkiye'ye olumsuz yansımalarını önlemek için bazı tavsiyelerde bulunan Yalçındağ, 2008'de özelleştirme gelirlerinin azalacak olması nedeni ile kayıtdışı ile mücadelenin üzerine gidilmesi gerektiğini ve vergi tahsilatının daha geniş tabana yayılması gerektiğini söyledi. Yalçındağ, "Dünyada yavaşlayan büyüme ve artan enflasyonist baskılar nedeni ile merkez bankalarının, tüm maharetlerini göstermesi gerekecek. Enflasyonla mücadele önemli bir unsur olacak. Reel sektörün yurtiçi finansal piyasalardan daha fazla yararlanabilmesi için, sermaye piyasalarının derinleştirilmeli, halka açılma özendirilmeli ve aracılık maliyetleri aşağı çekilmeli" diye konuştu. Yalçındağ, PricewaterhouseCoopers tarafından düzenlenen "Davos'tan İstanbul'a" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, dış ticaret ve finansal akımlar sayesinde ülkelerin karşılıklı artan etkileşiminin, gelişen ülkeler için olumlu olurken, dünya ekonomisinin yavaşlamaya başlamasıyla önemli bir huzursuzluk kaynağı haline dönüştüğünü söyledi. Küresel ekonomi ve Euro bölgesindeki büyüme ve enflasyondaki beklentilere değinen Yalçındağ, dünya ekonomisi yavaşlarken, yükselen ekonomilerdeki talebin nasıl seyredeceği üzerinde durulmasında fayda olduğunu ifade ederek, "Geçmiş küresel ekonomi döngülerinde, ABD ekonomisinin yavaşlaması, petrol ve diğer ham madde fiyatlarını da aşağı çekmiş ve dünya ekonomisini yavaşlatmıştı. Ancak son yıllarda gelişmekte olan ülkeler arasında, bölgesel olarak ekonomik ilişkilerin büyük ölçüde yoğunlaşmış olması, bu son ekonomik döngüyü bundan öncekilerden ayırıyor" diye konuştu. Vergi geniş tabana yayılsın Davos toplantıları sırasında, dikkatleri fazlasıyla çeken bir değerlendirmenin, IMF'nin yeni başkanı Dominique Strauss-Kahn'dan geldiğini anlatan Yalçındağ, şöyle devam etti: "Dominique Strauss-Kahn, ekonomik yavaşlamanın daha da derinleşmesini önlemek için hükümetleri Maliye politikalarını gevşetmeye çağırdı. Ancak Maliye politikası, bu dönemde, sadece bütçe açıklarını tamamen kontrol altına alabilmiş ülkeler için bir opsiyon olabilecek. Tabii Amerika'yı bir istisna olarak değerlendirmeliyiz. Dünyada devam eden bu tartışma, Türkiye açısından da önemli. 2008 yılında büyümenin yavaşlaması, vergi gelirlerini azaltacak. Diğer taraftan, Türkiye'nin uluslararası piyasalardaki kredi notunun yükseltilebilmesi için bozulan bütçe disiplinin yeniden düzeltilmesi gerekecek." Bu bağlamda faiz dışı fazla vermeye devam edilmesinin, özelleştirme sürecinin hızlandırılmasının ve kayıtdışı ekonomiyle mücadelede kararlılığın gösterilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Yalçındağ, "Özellikle, özelleştirme uygulamaları kapsamında elde edilebilecek gelirlerin 2008 yılından sonra giderek azalacak olması, kalıcı vergi gelirlerinin devamını sağlayacak kayıtdışı ekonomiyle mücadele konusunda hızlı adımlar atılmasını gerektirmektedir. Vergi tahsilatının daha geniş bir tabana yayılmasıyla, hem vergi gelirlerinde kalıcı bir artış sağlanacak, hem de vergi yükü daha adaletli bir şekilde dağıtılmış olacaktır" dedi. 'Büyüme farklı kesimlerin katılımıyla olur' Davos toplantılarının dünyanın her yerinden iş dünyası, hükümetler, medya, üniversite, sanat ve sivil toplum kuruluş liderlerini bir araya getirdiğini belirten PricewaterhouseCoopers Türkiye Başkanı Cansen Başaran Symes, "Davos Zirvesi; küresel gündemdeki öncelikli konuları ele alan, bilgi paylaşımı yoluyla politik, ekonomik, sosyal ve iş dünyası ile ilgili sorunlar karşısında strateji ve çözüm üretmeye yönelik küresel bir platform. PricewaterhouseCoopers Türkiye olarak sağlıklı büyüme koşullarının toplumun farklı kesimlerinin katıldığı işbirlikleri ve yenilikçi çözümlerle sağlanabileceğine inanıyoruz. Dünya Ekonomik Forumu'nun stratejik ortağı olarak düzenlediğimiz bu toplantıyla Davos'ta olduğu gibi toplumu ve iş dünyasını yakından ilgilendiren konularda yaratıcı çözümler geliştirme yolunda Davos'ta tartışılan konuları Türkiye'nin gündemine getirmek istedik" dedi.