”Üzerinde durmamız gereken önemli sinyalleri aldık”
Bakan Ekren, GSYH'in üçüncü çeyrek verileriyle ilgili olarak, üzerinde durulması gereken önemli sinyalleri aldıklarını belirttiler
İSTANBUL - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, "en son yayınlanan GSYH'in üçüncü çeyrek verilerine bakıldığında, hem sektörel gelişme hızları hem de harcamalar bakımından muhtemelen üzerinde durmamız gereken önemli sinyalleri almış olduk" dedi.
Capital ve Ekonomist dergilerinin düzenlediği "CEO Kulüp Toplantısı"na konuk olan Ekren, "Türkiye Ekonomisi 2009" konulu konuşmasında, orta vadeli programda üzerinde durdukları ana konunun, özellikle yeni dönemde özel sektör ve kamu sektörüyle bir ekonomik ve finansal yönetişim modelinin, olmazsa olmaz önemli koşullardan birini oluşturduğunu kabul etmeleri olduğunu söyledi. Nazım Ekren, üçüncü çeyrek büyüme ve işsizlik verilerine değinirken de şunları kaydetti:
"En son yayınlanan GSYH'in üçüncü çeyrek verilerine bakıldığında hem sektörel gelişme hızları hem de harcamalar bakımından muhtemelen üzerinde durmamız gereken önemli sinyalleri de almış olduk. Ayrıca yayınlanan işsizlik verilerinin de yine sektörel dağılım ya da iş gücüne katılma oranları ya da nüfusun genç yaş yapısı ve bölge bakımından farklı sinyaller içerdiğini de ifade etmek gerekir.
Küresel krizin Türkiye'ye etkisi, yön ve şeklinin şu anda ne olduğu ve muhtemelen ne olacağı konusunu ana hatlarıyla sizlerle paylaşmak istiyoruz. Elbette Türkiye bu düzeltme sürecinden sonra eski kırılganlıklarını kaybetti. 650 milyar dolar, yıl sonu tahminlerine baktığımızda da 750 milyar dolarlık bir ekonominin, elbette eskisinden farklı yeni hassasiyetlerin, yeni kırılganlıkların içine girmesi sürecin doğal bir sonucudur. Bu tartışmanın ikinci önemli ayağı da Türkiye'nin içinde bulunduğu ulusal konjonktür dalgasının çıkarttığı ya da çıkartabileceği temel gelişmelerin ne olacağıdır.
İkinci nesil reform süreci
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ekren, bugünkü toplantıda makro ekonomik politikaların yanında katılımcılarla paylaşmayı uygun görecekleri veya uygun olmasını düşündükleri en kritik konunun, bu kriz ortamının da verdiği sinyalleri iyi okuyup, algılayıp Türkiye'de ikinci nesil reform sürecinin de belki ilk adımlarını bu toplantıda elde ettikleri sonuçlara göre şekillendirmek olduğunu bildirdi.