Yağmur, Ege incirini vurdu

Ege’nin geleneksel ihraç ürünü kuru incirde, iklim koşullarından kaynaklanan sıkıntılar, 80 bin ton olarak açıklanan rekoltede düşüşe sebep olacak. Üretici ve ihracatçılar, pazarın fiyat anlamında etkileneceğini, iş malı üründe rekoltede sıkıntı olduğunu söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Beyza COŞKUNTÜRK

Ege Bölgesi’nin dünya pazarında söz sahibi olduğu ürünlerden kuru incirde, iklim koşullarının etkisiyle iş malı olarak tabir edilen ürünlerde düşüş bekleniyor. 2017-2018 sezonunda kuru incirde 78 bin ton rekolte gerçeklemişti. Bu yıl açıklanan rekolte ise 80 bin tondu. Ancak iş malı olarak tabir edilen ihracat ürünü olan kuru incirin 50 bin ton civarında olacağı öngörülüyor.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, incir alanlarında rutubetten ve lodosun esmesinden kaynaklı iş malında ciddi sıkıntılar olduğunu söyledi. Celep, “Yağışlar inciri etkiledi. 80 bin rekolte tahmin ettiğimiz ürünün, 50 bin tonu iş malı olarak kullanılacak. Geri kalan 30 bin tonun endüstriyel olarak değerlendirileceğini öngörüyoruz. Geçen seneki ihracat tonajlarından daha az ürün çıkabilir” dedi.

Her tarım ürününde iklim koşullarından kaynaklı, yıllar itibariyle farklılıklar oluşabileceğini vurgulayan Celep, incirde her dönem bal oranının aynı olmadığının altını çizdi. Celep, “Ağacın meyvesini besleyen uç noktalar ya da çok beslediği noktalarda lezzet farklılıkları olur. Halk dilinde, ballı incir ya da ekşi incir denir. Bu üründe, tat farklılıkları her zaman olur. Bal oranı az olan lezzet farklılığını halk ekşime olarak değerlendiriyor. Bu seneki incirlerde de bal oranı az” dedi.

İncirde teknik bir tespit yapılamadığından kaynaklı, dış pazarda bal oranının azlığının herhangi bir negatif yansıması olmayacağını savunan Celep, “ İklim tüm incir bölgelerini etkiledi. Bu yıl toplanacak ürün her yerde aynı. Ürünü yanlış pazarlamak sektörü olumsuz etkiliyor. Katma değerli ürünler satmak istiyorsak, pazarlamaya da önem vermeliyiz. İncir bizim prestij ürünümüz. Global pazara ürünü sunarken, tatsal farklılıkları doğru yorumlamak gerekiyor” ifadesini kullandı.

İncirin geçen seneki fiyatlar seviyesine geldiğini, ihracat rakamının 5 dolar seviyesinde olduğunu kaydeden Celep, “Tarım sektöründeki en büyük dezavantajımız, ülkenin enflasyonist durumunu ithalatçının cebine koymak. Sektörün, iletişimi ve istişareyi iyi yapması gerekiyor. 1970 yılında tarımın Türkiye ekonomisine katkısı yüzde 30’du, şu anda yüzde 6. Bunları pazarlarken, global dünyadaki fiyatlara bakmamız gerekiyor.”

Maliyetler arttı iyileştirme bekliyoruz

Olgunlaşma ve kuruma döneminde, incir bölgelerine yağış geldiğini ve ürünün kalitesini etkilediğini söyleyen İzmir Ticaret Borsası Meclis Üyesi Özhan Şen ise, “İncirler hem çatladı, hem de iç bozukluk yaşandı. İhracatta bu malları özenli seçmek gerekiyor, ancak bu seçim oldukça zor. Korkumuz dış pazardan tepki almak. Akıllıca pazarlama stratejileri hazırlamalı. 80 bin tonluk Ege incirinin yetiştiği tüm bölgelerde bu sıkıntı yaşandığı için iş malı dediğimiz inciri temin etmekte sıkıntı yaşıyoruz” dedi.

İncirin yarısından fazlasının satıldığını ve 20 TL’den piyasaya sürüldüğünü açıklayan Şen, “Üreticide fiyatlar yüksek seyrediyor. Dış pazardaki fiyatlara uydurmaya çalışıyoruz. İç piyasa fiyatları geçen seneye göre ikiye katlandı. Döviz fiyatlarından dolayı maliyetlerimiz arttı, Mukavva kutu fiyatları yüzde 100 zamlandı. Banka faizler yüzde 13’te. Türkiye’de ticaret yapmak çok zorlaştı. Bir iyileşme bekliyoruz, bu da incire yansısın istiyoruz” ifadesini kullandı.

Üreticinin toplam gelirlerinde azalma olacak

Sahada yapılan çalışmalarda incirde bir rekolte düşüklüğü olduğunu dile getiren Tariş İncir Tarım Satış Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bircan, “Borsanın açıkladığı 80 bin tonluk rekolte gerçekleşebilir. Ancak bu 80 bin tonun içerisinde hurda olan ve endüstriyel ürünlerde kullanılacak incir de dahil olacak gibi görünüyor. Rekolte çalışması, yağmurlardan önce yapılmıştı. 1. sınıf dediğimiz iş malının geçen seneye göre oldukça düşüş olacağını ön görüyoruz” dedi.

İç piyasaya çalışan işletmelerin üreticiden aldığı fiyatların 15 lira ile 22 lira arasında olduğu bilgisini paylaşan Bircan, “Üreticiden aldığımız ürünlerde yüzde 20-30 oranında ayıklama yaşanıyor. Burada da ürün azalıyor. Pazarda da üretici kadınların sattığı ürünler 35-40 TL arasında. Geçen seneye göre fiyatlar yüzde 15 civarında yüksek” ifadesini kullandı. İncirde rekolte düşüklüğünün, üreticinin toplam gelirlerinde bir azalma yaratacağını söyleyen Bircan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Fiyatlar yüksek, ancak maliyetler arttı. 10 ton incir veren üretici, bu sene 6 ton incir verdi. Bu da üreticinin gelirini düşürdü. Bu sene üretici gelir kaybı yaşayacak. Geçen seneden kalan stok üründe sahaya sürülecek. İhracatçı geçen senenin soğuk depo ürününü de kullanacak. Pazarlama da bir sorun olacağını öngörmüyorum.”

Bu konularda ilginizi çekebilir