Yeni başbakan, parlak durumda olmayan ekonomiyi canlandırıcı adımlar atmak zorunda / İtalyan ekonomisi 'seçimi' bekliyor
Yeni başbakan, parlak durumda olmayan ekonomiyi canlandırıcı adımlar atmak zorunda / İtalyan ekonomisi 'seçimi' bekliyor
İtalya'da yarın ve pazartesi günü yapılacak erken seçimlerde kampanya döneminin son gününe girilirken, kamuoyu yoklamaları eski başbakanlardan Silvio Berlusconi'yi rakibi Walter Veltroni'nin önünde gösteriyor. Ancak sandıktan her kim çıkarsa çıksın, ülkenin öncelikli konularından olan 'ekonomik durgunluk' ile başetmekte zorlanacağı belirtiliyor. Dünyanın 7'nci büyük ekonomisi İtalya'daki durum hiç de parlak değil. Ülkenin dış borcu şu anda 2 milyar 200 milyon doları geçmiş durumda. Bu rakam İtalya'nın yıllık gayri safi milli hasılasının da üzerinde. Ekonomi, neredeyse son 10 yıldır diğer Euro bölgesi ülkelerinden daha düşük bir performans gösteriyor. Ülke ekonomisinin bu yıl hiç büyüme göstermeyeceği tahmin ediliyor. Ekonomistler, ekonominin düzelmesi için, ekonomik faaliyetlerin yüzde 50'sini oluşturan devletin küçülmesi gerektiğini düşünüyor. Devletin ayrıca şirketlerin üzerindeki vergi yükünü hafifletmesi, istihdamı artırması, özellikle kadınların ve gençlerin iş hayatına daha fazla katılmasını sağlaması gerekiyor. Ancak ekonomistler, şu an için siyasilerin hiçbirinin ekonomiye odaklanmadığını ve yeni hükümetin ekonomik reformları yapmakta yetersiz kalabileceğini düşünüyor. Veltroni, ekonomiyi canlandırmak için ücret artışı vaadinde bulunmuştu. Her iki lider de, kamu harcamalarını azaltmayı ve vergileri düşürmeyi vaat ediyor. Berlusconi, 3'üncü kez iktidar olabilir Seçimler, Roman Prodi liderliğindeki koalisyonun geçen ocak ayında çökmesi nedeniyle planlanandan üç yıl erken yapılıyor. Merkez sağın lideri Silvio Berlusconi, yeni kurulan Özgürlükçü Parti'nin lideri olarak üçüncü kez iktidara gelmeyi umuyor. 71 yaşındaki milyarder işadamı, seçim kampanyasına, kamuoyu yoklamalarına göre, en yakın rakibi yine yeni kurulan Demokrat Parti'nin lideri Walter Veltroni'nin 12 puan önünde başlamıştı. Ancak seçimde oranları yüzde 15'i bulan kararsız seçmenlerin belirleyici olacağı kaydediliyor.