”Yeni istihdam paketiyle 200 bin kişiye mesleki eğitim verilecek”
Bakan Yılmaz, EKK Toplantısında yaptığı açıklamada, önümüzdeki 5-10 yıllık perspektifle Türkiye'nin çok farklı yerlere geleceğini ifade etti
KONYA - Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, yeni istihdam paketinde 200 bin kişiye 2 yıl içerisinde mesleki eğitim verileceğini, 100 bin gence çeşitli iş yerlerinde staj yapma, iş hayatına başlangıç yapma imkanı sağlanacağını, 120 bin insana kısmi zamanlı çalışmayla toplum yararına çalışma programlarında imkan sağlanacağını belirtti.
Bakan Yılmaz, Konya Dedeman Otel'de düzenlenen Ekonomi Koordinasyon Kurulu Toplantısında, teknolojiye, AR-GE'ye, bilgi toplumuna, eğitime yapacağı yatırımlarla önümüzdeki 5-10 yıllık perspektifle Türkiye'nin çok farklı yerlere geleceğini ifade etti.
Bugün yapılan tartışmaların da bölgesel anlamda gelecek fikirlerle farklı önerilerle bunu zenginleştireceğini dile getiren Yılmaz, "Yeter ki biz enerjimizi içeride gereksiz tartışmalarla, çekişmelerle, sloganlarla, ideolojik kaygılarla geçirmeyelim. Yeter ki ortak hedefler belirleyelim ve o ortak hedeflere doğru gayret gösterelim. Farklı görüşler olacak ama mutlaka hepimiz bu ülkenin insanları olarak, bu ülkeye gönülden bağlı insanlar olarak geleceğimiz için ortak hedeflerde buluşmak durumundayız" dedi.
İstihdam paketi
Kriz ortamında da önemli çabalar sarf etiklerini, tedbirler aldıklarını bütçede makro dengelerde istikrarı pekiştirici bir çerçeve oluşturduklarını ifade eden Yılmaz, şunları kaydetti.
"Ama bu tabii tek başına makro dengelerle yürümez. Mutlaka bu makro istikrarı mikro reformlarla ve bölgesel politikalarla birleştirmemiz lazım. Bir taraftan mevcut krizin sosyal etkilerini azaltırken diğer taraftan uzun vadeli olarak iş gücü niteliğimiz arttırıcı bir özellikte. Kamuya yük getirmeden iş gücünün niteliğine yatırım yapan ve sosyal maliyetleri azaltan bir özellik arz ediyor. Bu pakette 200 bin insanımıza 2 yıl içerisinde mesleki eğitim vereceğiz. 100 bin gencimize çeşitli iş yerlerinde staj yapma, iş hayatına başlangıç yapma imkanı sağlayacağız. Yine 120 bin insanımıza kısmi zamanlı çalışmayla toplum yararına çalışma programlarında imkan sağlanacak."
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise içinden geçtiğimiz küresel krizin bir yandan geçmişte yapılanları test etme, diğer yandan da alınan dersler ışığında geleceği doğru bir biçimde tasarlamaya imkan verdiğini belirtti.
Küresel krizin, Türkiye'nin son 7 yılda gerek mali disiplin, finans sektörünün yeniden yapılandırılması, özelleştirme, yatırım ortamlarının iyileştirilmesi ve diğer birçok yapısal reformun atılan adımların ne kadar doğru olduğunu, ne kadar yerinde olduğunu çok açık bir şekilde teyit ettiğini vurgulayan Bakan Şimşek, "Tabii bu reformlar, bu adımlar, reel ekonominin krizden etkilenmesini engelleyememiştir. Çünkü onun dinamikleri, süreçleri farklı. Son birkaç yıl içerisinde bunlar yapılmasaydı küresel krizin etkileri çok farklı boyutlarda olurdu" dedi. Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Borç yükündeki artış, gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığı zaman daha sınırlı olacaktır. Çok basit bir rakam vermem gerekirse, gelişmiş Avrupa ülkelerinde bu sene bütçe açıklarının yüzde 5 ile yüzde 12 arasında bir aralıkta olacağı tahmin ediliyor. 2009 yılı için Türkiye'deki açık muhtemelen bunun alt dilimine yakın bir yerde olacaktır. Buradaki çok önemli bir nokta, bu bütçe açığındaki artış ve borçlardaki artışı mutlaka 1-2 yılla sınırlı tutmamız lazım. Önümüzdeki orta dönemde, tekrar aşağı doğru bir eksene bu verileri sokmamız lazım. Çünkü biz sürekli artan bir bütçe açığı ve bunun getirdiği kamu borç yükünü sürdürebilecek bir yapıda değiliz. Her şeyin başında aslında mali disiplin geliyor. Gerek ekonomik istikrarın gerekse güçlü ekonomik performansın bence en önemli ön koşulu mali disiplindir."
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu da bu toplantının güzelliklere vesile olmasını diledi.
Diğer bakanların ekonomik krizden uzun uzun bahsettiğini söyleyen Eroğlu, ekonomik krizde özellikle ekonominin üç ayağının çok sağlam tutulması gerektiğini vurguladı.
Konya için 150 yıllık hayal olan Mavi Tünel'den bahsetmek istediğini belirten Eroğlu, şöyle devam etti:
"Konya Ovası'ndaki su ihtiyacının önemini vurgulama istiyorum. Konya Kapalı Havzası'ndaki yağışlar Türkiye ortalamasının altında. Dolayısıyla burada mutlaka bu su eksikliğinin giderilmesi lazım. Su eksikliğini gidermemizin iki yolu var. Birincisi modern sulama sistemleri olan damlama ve yağmurlama sistemine geçilmesi. İkincisi, başka havzalardan suyun örnek olarak Akdeniz'e akan suyu Konya Ovası'na sevk etmek. Şu anda biz bu iki hususa yöneldik. Bu amaçla yürütülen en önemli projelerden birisi Mavi Tüneldir."
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ise Türkiye'nin 2002 yılından sonra kabuk değiştirme hareketine girdiğini söyledi.
2002 yılı sonu itibariyle özel sektör odaklı büyüme, özel sektörün önündeki engellerin temizlenmesi ve verilecek olan desteklerle dünya ekonomisinde hak edilen yerin alınmasının ana hedeflerinin olduğunu ifade eden Çağlayan, bu hedeflerin gerçekleştirilmesinde başarı noktasında en büyük örneğin 2002 yılından sonra art arda yaklaşık 25 çeyrek ortalama yüzde 7 büyümenin yakalanarak gösterildiğini bildirdi.
İhracatta 2008 yılında Cumhuriyet tarihinde en yüksek rakamının gerçekleştirildiğini anlatan Çağlayan, şunları kaydetti:
"Beyaz eşya, otomotiv ve demir çelik sektörü başta olmak üzere dünyaya, küresel ekonomiye entegre olmuş bir üretim ve ihracat yapısıyla karşı karşı karşıyayız. İnanıyorum ki küresel kriz yaşanmasaydı, ihracatta 150 milyar dolar gibi rakamları rahat telaffuz etme ve bu rakamları gerçekleştirme noktasında gerekli tavırları alma noktasında olacaktık. Hepimizin ciddi manada karşılaştığı küresel krizin etkisi altında iç üretimde negatif gelişmeler yaşanırken, ihracatta daramlalar yaşanmakta. Bir ülke küresel ekonomiye ne kadar entegre olmuşsa, ne kadar küresel ekonomiyle iç içeyse, ne kadar dünya ekonomi liginde yüksek sıradaysa o kadar fazla da bu küresel krizden etkilenmiştir. İşte Türkiye de bunlardan bir tanesidir. Ancak buna rağmen, özel sektöre özellikle kriz ortamında, krizden en az etkilenmesi, en az hasarla çıkması için çeşitli destekler verildi."
Çağlayan, Avrupa'da yaklaşık 17 aydır negatif küçülme yaşandığını belirterek, "Şükürler olsun 2009'un Nisan ayından itibaren yeniden ekonomik dengelerinin artık olumluya doğru gittiği, kötüye gidişin bir noktadan sonra durduğu bir seyirle karşı karşıyayız. Bunu sanayi üretim endekslerinde, kapasite kullanım oranlarında görüyoruz. İhracatımızda da önümüzdeki günlerde göreceğiz" diye konuştu.
Bu yıl için koydukları daha sonra revize edilen ihracat hedefinin 104 milyar dolar olduğunu anımsatan Çağlayan, "1 Ocak-11 Ağustos 2009 tarihleri arasında gerçekleştirmiş olduğumuz ihracat 55 milyar doları geçmiştir. Bu gösteriyor ki yıl sonuna kadar 100 milyar dolar üzerinde bir ihracat rakamı ile karşı karşıya kalacağız. İnşallah 100 milyar doların altına düşmeyeceğiz. Bunu yine özel sektörle beraber gerçekleştireceğiz" dedi.
Toplantı, daha sonra basına kapalı olarak devam etti.
Toplantıya, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın dışında, Devlet Bakanları Cevdet Yılmaz, Zafer Çağlayan ile Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'nun katılımıyla devam ediyor.
Toplantıya 5 bakanın yanı sıra, milletvekilleri, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan, TESK, TESKOMB, TÜMSİAD, TİM, TUSKON'un başkanları, Konya, Karaman, Sivas, Yozgat, Kırıkkale, Kırşehir, Aksaray, Nevşehir ve Niğde Valileri, Ankara ve Kayseri'nin vali vekilleri, belediye başkanı, rektörler, bürokratlar, müsteşarlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katılıyor.