Yurtdışından ‘altın rafinerisi kurun’ daveti!

İstanbul Altın Rafinerisi, birçok ülkeden gelen rafineri kurma teklifini incelemeye aldı, yatırım için araştırmalara başladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

catssafasffasfassfa.jpg

Daha önce 5-6 ülkeden rafineri kurma teklifi alan ama bu teklifleri realize etmeyen İstanbul Altın Rafinerisi şimdi biri Asya diğeri Güney Amerika’dan gelen iki rafineri kurma teklifi daha aldı. İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, özellikle Asya’dan gelen rafineri kurma teklifini değerlendirdiklerini ifade etti. Altın bankacılığında ise 3 banka ile daha anlaşma aşamasında olan İAR, elektronik atık yatırımını da büyütmeyi hedefliyor. 

İAR, 1995 yılında dönemin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı’nın teşviki ile Türkiye’yi dünyanın altın merkezi yapma amacıyla kurulmuş bir şirket. O dönemde bu amaç doğrultusunda önce İstanbul Altın Borsası kurulurken, İstanbul Altın Rafinerisi’nin kuruluşundan sonraki aşama Altın Bankası’nın kurulması olarak ifade ediliyordu. İAR’ın kuruluşunda bugünkü adıyla Borsa İstanbul’un A tipi hissesi olduğu gibi Türkiye’de kurulu bankalar ile Kapalıçarşı’nın önde gelen isimleri vardı. Ayrıca TC Hazine Müsteşarlığı da yönetimde temsil ediliyordu. Bugün hisselerin çoğunluğu Halaç ailesine geçerken, Vakıfb ank ile Şekerbank ortak olarak devam ediyor. İAB’dan dolayı Borsa İstanbul’da A tipi hissedar olarak konumunu koruyor. 

İhracatta hedef Asya ülkeleri 

İAR, önümüzdeki günlerde kuruluşunun 20’nci yılını kutlamaya hazırlanıyor. Şirket, bugün altın bankacılığı konusunda aktif olan bankaların çözüm ortağı olarak kendini konumlandırıyor. İAR, Londra Külçe Piyasalar Birliği LBMA’nın 5 yıldır ‘En İyi Altın Rafinerileri’ listesinde yer alan 2, merkezi New York’ta bulunan dünyanın en büyük vadeli altın borsası olan Comex’in kabul edilenler listesinde de yer alan tek Türk şirketi unvanına sahip. Yani İAR tarafından üretilen altınlar tüm banka, takasbank ve merkez bankaları tarafından kabul görüyor. 

LBMA üyeliğinin ardından özellikle ihracatta hızlı bir ivme yakalayan İAR’ın geçen sene cirosu 5.9 milyar lira olurken dış ticaret hacmi ise yaklaşık 1.7 milyar dolar. Bu rakamın 342 milyon doları ithalat, 1 milyar 327 milyon doları ise ihracattan oluşuyor. Enerji ve tarım işleriyle birlikte grubun toplam cirosu ise 15 milyar lirayı buluyor. Bu yıl sonunda bu rakamların üzerine çıkılması ve özellikle ihracatın artırılması hedefleniyor. Bu nedenle hedefteki ihracat pazarları Çin, Hong Kong ve Singapur. ABD, Dubai, Almanya doğal ihracat pazarları konumunda bulunurken Hindistan’a ise dolaylı ihracatı var. 

İSO 500’de ilk 10'un peşinde 

İAR Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, kurumsallaşma ve yurtdışındaki büyüme ivmelerinin devam etmesi ile bu rakamların daha da büyüyeceğine işaret eti. Halaç “İSO 500'ün 2015 sonuçlarına göre listede 26'ncı sıradan 14'üncü sıraya yükseldik. Grup şirketlerinden Gram Altın Pazarlama ise gösterdiği üstün performansla ikinci 500’de olmasına rağmen, bu sene ilk 500’e 207'nci sıradan girmeyi başardı” derken İSO 500’de varmak istedikleri noktayı “İlk 10’da olmayı kim istemez” ifadesiyle değerlendirdi. Grubun toplam cirosu 15 milyar lirayı bulurken, Özcan Halaç, önümüzdeki 2-3 yılda, altın fiyatlarının da yüksek seviyesini koruması halinde, sadece İAR’da 10 milyar lira düzeylerine ulaşmanın sürpriz olmayacağını açıklıyor. 

Yurtdışında 6’ncı ofisini açmaya hazırlanıyor 

Dubai, Frankfurt, Miami, New York ve Madrid’de ofisleri olduğunu ve şimdi Asya’da da bir ofis açmayı planladıklarını anlatan Özcan Halaç “Altın madenine sahip ülkeler için en önemli sıkıntılardan biri rafineridir. Rafineri ‘stratejik’ bir yatırımdır. Aynı Darphane’nin para basması gibi. Tonlarca altın çıkartıp bunun işlenmesi için yurtdışına çıkartmak zorunda kalan ülkeler var. Bize şimdiye kadar altın madenciliğinde gelişmiş özellikle Afrika ile Latin Amerika’dan 5-6 ve Türki Cumhuriyetlerdeki çeşitli ülkelerden rafineri kurma teklifleri geldi. Şimdiye kadar bu ülkeleri realize etmedik çünkü güvenlik sorunları vardı. Son dönemde gelen bazı teklifleri ise değerlendirme aşamasındayız. Asya’da, altın konusunda önemli pazarlardan birinde, rafineri kurma planımız var. Yine önümüzdeki dönemde Peru’dan da bir rafineri kurma teklifini geldi, onu da inceleyeceğiz” dedi ve ekledi: “Maden konusunda yatırım yapabilir miyiz? diye Asya ve Afrika’da araştırmalar yaptık ama sonuçlandıramadık. 1-2 yıl içinde olmasa da önümüzdeki yıllarda maden yatımını da değerlendireceğiz. Bu yatırımda bir joint venture da olabilir. Yatırımın belli aşamaya geldiği bir madende biz de stratejik ortak olarak yer alabiliriz. Ama böyle bir adımda halka açık bir madencilik şirketi olmasını tercih ederiz.” 

Altın bankacılığında 3 bankaya daha hizmet verecek 

İAR, altın bankacılığı konusunda 11 bankanın operasyonunu yönetiyor. Halaç, 3 banka ile daha sözleşme aşamasında olduklarını açıkladı. 2012 yılından beri yastıkaltındaki altının yeniden ekonomiye kazandırılması yönünde yapılan çalışmalarda aktif bir rol oynadıklarına değinen Özcan Halaç, munzam karşılık düzenlemesine altını da dahil etmesiyle bugün Merkez Bankası’na 400 ton civarında altının park ettiğini hatırlattı. 
Halaç, 400 ton karşılığı 50 milyar liranın ekonomiye enjekte olduğunu belirterek “50 milyar liranın bankalara getirisi senelik bazda yüzde 10’dan fazla. Zamanında sadece 2 bankada altın işi vardı. Bugün fiili olarak en az 14 banka altın bankacılığı yapılıyor. Altının EFT’si, havalesi ve teşvik edilmesi ile ilgili beklenen düzenlemelerin tamamlanmasını bekliyoruz. Böylece daha fazla altının yastık altından çıkartılması mümkün olabilir.” 

Altın bankacılığı diğer ülkelere örnek oldu 

Özcan Halaç, Türkiye’de büyüyen altın bankacılığı, Dünya Altın Konseyi aracılığı ile özellikle 35 bin ton altının yastıkaltında olduğu tahmin edilen, Hindistan’a model olarak gösterildiğini de ifade etti. Hindistan’ın da altın bankacılığını ‘Altını Parasallaştırma’ projesi adıyla uygulamak istediği bilgisini de veren Halaç, “Türkiye’de yastıkaltında 5 bin ton yani 200 milyar dolarlık altın olduğu tahmin ediliyor. Hindistan’da ise 35 bin ton, 1.4 trilyon dolarlık altın olduğu tahmin ediliyor. Dünya Altın Konseyi’ne ve Hintli bazı bankalara uygulamalar hakkında bilgi verdik. Ama aynı ivmeyi onlar yakalayamadı” diye konuştu.

Sanayi emtialarında grafik yükselir 

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, altın için bir fiyat tahmini yapmıyor. Ama üretim nedeniyle gümüş, platin, paladyum başta olmak üzere tüm kıymetli madenleri yakından izliyor. Brexit’in ardından sadece “Altın çok adından söz ettirir. Altına halk talebinin yılbaşından bu yana çok düşük olduğunu gördük. Altında esas talep tarafında borsa yatırım fonları aktif. Hindistan’ın talep ettiği altının 2-2.5 katı borsa yatırım fonlarının talebiyle Londra’ya gitti” demekle yetiniyor. Eğer dünyada üretim artış gösterir ise Fed’in faiz politikasının netleşmesiyle de gümüşün yıldızının parlayacağına inanıyor. Halaç, “Büyük otomotiv firmaları yedikleri emisyon cezalarının ardından şimdi katalizörlerinde daha fazla platin ve paladyum kullanacaklar. Altın takı ve yatırım özelliği ile ön plana çıkıyor ama platin, paladyum ve gümüş sanayi emtiası. Çin ve Hindistan’da da çevre yasalarının oturmasıyla, otomotivde kullanılan sanayi emtialarına olan talep, üretim arttıkça artacak. Dolayısıyla sanayi emtialarının grafiği de yükselecek” diye konuştu.

Gram altın şimdi yeniçeri serisini genişletti

Gram Altın şirketi hakkında bilgi verirken Halaç, daha çok takı üzerine çalıştıklarını ve 'Yeniçeri' adını verdikleri yeni bir ürün çıkarttıklarını söyledi. Çeyrek altın 200 lira düzeyinde bir fiyat seviyesinde hareket ederken, bundan 4 sene önce yarı çeyrek çıkartan Gram Altın, şimdi Yeniçeri serisiyle 0.62 gramdan başlayarak 1.25 grama kadar çıkıyor. Bugün 0.62'nin fiyatı 70 lira. Büyüklüğü çeyrek altına benzen 1 gramlık Yeniçeri’nin fiyatı ise 115 lira. Halaç, yurtiçinde kuyum sektörüne girmeyi ise düşünmediklerini ifade etti.

İGR’yi Trakya'da yeniden konumlanacak

İstanbul Altın Rafinerisi’nin İGR Geri Kazanım adında, elektronik atıkları yeniden ekonomiye kazandırmayı hedefl eyen geri dönüşüm tesisi var. Bakır, altın, gümüş, paladyum gibi maddeleri bu tesiste geri kazanımı yapılıyor. Şu anda Silivri’de 5 bin metrekare üzerine kurulu olan tesisin yine Trakya’da daha büyük bir alana taşıma planları olduğunu ifade eden Halaç, “Yakıt olabilecek atıklar ile yine yakıt olabilecek çamurların geri kazanım üzerine atıktan üretilmiş yakıt tesisi yapma projemiz var. Rafinerinin know how’ıyla geri dönüşümde de daha aktif olmayı arzu ediyoruz” dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir