Z kuşağı maddi değil mekansal kaygı duyuyor

Amerikalı yatırım bankası Morgan Stanley'in araştırmasına göre, 2020 yılına kadar dünya çapında iş gücünün yüzde 38'ini Z kuşağı oluşturacak. Araştırmalar, Z kuşağının iyi bir çalışma ofisini yüksek ücrete tercih ettiğini, yani maddi değil mekansal kaygılar duyduğunu gösteriyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Dijital Araştırmalar Merkezi Başkanı Gökhan Yücel, Z kuşağı ve yapay zeka ile ilgili değerlendirmede bulundu.

Günümüzde kuşakların sırasıyla Geleneksel (Traditionalists), Bebek Patlaması (Baby Boomers), X kuşağı, Y kuşağı ve Z kuşağı olarak adlandırıldığını belirten Yücel, "1925-1945 yılları arasında doğanlar geleneksel kuşağı, 1946-1964 yılları arasında doğanlar bebek patlaması kuşağını (Baby Boomers), 1965-1979 yılları arasında doğanlar X kuşağını, 1980 ile 2001 yılları arasında doğanlar Y kuşağını oluşturuyor. 2000 ile 2020 yılları arasında doğan ve doğacak olan nesil Z kuşağı olarak ifade ediliyor" diye konuştu.

Amerikalı yatırım bankası Morgan Stanley'in yaptığı araştırmaya göre Z kuşağının, 2019'da dünya nüfusunun yüzde 32'sini oluşturacağını anlatan Yücel, "Bu kuşağın çoğunluğu hala öğrenci olsa da 2020 yılına kadar dünya çapında iş gücünün yüzde 38'inde Z kuşağı yer alacak" ifadelerini kullandı.

Son yıllarda Z kuşağının ofisteki yeri ile ilgili araştırmaların da hızla arttığına değinen Yücel, "Bu durum akıllara 'ofiste Z kuşağına hazır mıyız?' sorunu getiriyor. Z kuşağı, iyi bir çalışma ofisini yüksek ücrete tercih ediyor. Z kuşağı maddi değil mekansal kaygıları daha çok taşıyor. Yani bu kuşağın çalışma koşulları onun konforunu sağladığı takdirde çok daha verimli çalışacak" değerlendirmesinde bulundu.

Yücel, araştırmaların, iş yerlerini Z kuşağına uygun hale dönüştürebilen ülkelerin, 2050'ler ve sonrasında daha refah içerisinde yaşayabileceğini gösterdiğini söyledi.

Yapay zeka ve Z kuşağı

Dijital Araştırmalar Merkezi'nde yapay zeka alanında araştırmalar yapıldığını anlatan Yücel, "Dünya Ekonomik Forum'unun Z kuşağının yapay zeka kuşağı olduğunu belirten raporuna göre, yapay zeka çocukların oyuncaklarına, araçlarına ve sınıflarına giderek daha fazla yerleşti. Ayrıca, her kullanıcının özel ihtiyaçlarına göre uyarlanmış eğitime ve çocuk gelişimine yeni bir yaklaşım getirdi" dedi.

Dünyadaki gelişmiş ülkelerin yapay zeka altyapısına yönelik yatırımlarının son yıllarda arttığına işaret eden Yücel, şöyle devam etti: "Almanya, İsveç, Norveç gibi ülkeler kurum ve kuruluşlarını, yapay zeka altyapısına hazırlamak için özel bütçeler düzenliyor. Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanı Peter Altmaier, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada bu hedef doğrultusunda 2025'e kadar yaklaşık 3 milyar euroluk ek kaynak ayrılacağını duyurdu.

Alman basınında da otomasyon ve yapay zekanın uygulanmasıyla 2025'e kadar yaklaşık 1 milyon 600 bin geleneksel iş yerinin kaybolacağını ancak dijitalleşme atağıyla Almanya'da 2 milyon 300 bin kadar da yeni iş yeri açılacağını ve Z kuşağına yeni istihdam sağlanacağına dair haberlere yer verildi."

Bu konularda ilginizi çekebilir