"2014'te fiyat istikrarı önemli"
Uluslararası Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Bayraktutan, 2014'te döviz kurundaki oynaklığı azaltarak, enflasyon riskini kontrol altına almaları gerektiğini belirtti
KOCAELİ - Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Başkanı ve Uluslararası Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Bayraktutan, 2014'te döviz kurundaki oynaklığı azaltarak, enflasyon riskini kontrol altına almaları gerektiğini belirterek, "Tek haneli enflasyon ve fiyat istikrarı üzerinden sürdürülebilir ve kabul edilebilir oranda büyüme, son 10 yılın en büyük kazanımlarından biri" dedi.
Bayraktutan, yaptığı açıklamada, 2013'ün son ayındaki ihracat atağıyla olumlu seyrin söz konusu olduğunu kaydederek, Avrupa piyasasının da toparlanma aşamasında bulunduğunu söyledi.
Avrupa Birliği'nin (AB) ihracat için çok önem taşıdığını dile getiren Bayraktutan, ihracatta AB ülkelerinin payının yeniden yüzde 45'e yaklaşmasının 2014 ihracat hedefleri açısından olumlu olduğunu vurguladı.
Bayraktutan, enflasyonun Merkez Bankasının (MB) ve piyasa tahminlerinin hafif üzerinde gerçekleştiğini anlatarak, "Bu önümüzdeki yıla özellikle kurların seyrine bakıldığında hala üzerinde durulması gereken bir problem olarak devredilmiş olacak. 2013 enflasyonunun enflasyon tahmininin üstünde çıkması, olumsuz bir gelişme olarak kayda değer" diye konuştu.
Beklenmedik ve dışsal birtakım olumsuzluklar süreklilik arz etmezse enflasyonda 2014'te daha olumlu tablo gerçekleşebileceğini belirten Bayraktutan, "Uluslararası alanda yeni sürprizler ortaya çıkmaz, Suriye-Irak eksenindeki sorunlar da geride kalabilirse, bunlar Türkiye'nin 2014 performansı için olumlu faktörler olabilir" ifadesini kullandı.
Dolardaki yükseliş
Bayraktutan, ekonomiyi etkilemesi kuvvetle muhtemel yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimi, "17 Aralık" süreci ve sonrasında paralel devlet tartışmalarıyla devam eden siyasi gerilime dikkati çekerek, "Bunlar tabii yatırımcıları etkiliyor. Dolayısıyla büyüme, fiyat istikrarı, döviz kuru gibi değişkenler üzerinde etki yaratıyor. Zaten ABD Merkez Bankasının 'sıkılaştırma' diye yorumlanabilecek, fonlamada tutarı azaltmaya başlıyor olmasının verdiği finansal kaygı var. Buna iç istikrarsızlıklar da eklenirse bu, Türk lirasını zora sokar" şeklinde konuştu.
Kurun yükselmesinin Türkiye gerçekleriyle değerlendirildiğinde daha çok fiyatlar üzerinde geçişkenlik yarattığına işaret eden Bayraktutan, "İthal girdilerin fiyat artışı, mesela petrol ürünlerine yapılan zamlar, enerji maliyetleri, bu da bütün ekonomiye maliyet artışı biçiminde yansıyor. 2014'te şimdiden üzerinde hassasiyetle duracağımız şey, döviz kurundaki oynaklığı azaltmak ve bunun fiyatlara geçişi üzerinden yaşanabilecek enflasyon riskini kontrol altına almak çünkü tek haneli enflasyon ve fiyat istikrarı üzerinden sürdürülebilir ve kabul edilebilir oranda büyüme, son 10 yılın en büyük kazanımlarından biri" değerlendirmesinde bulundu.
Bayraktutan, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için 2 yıldır yavaşlayan büyüme performansını canlandırması, fiyat istikrarını sürdürülebilir kılması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
"2014 ajandasının en önemli gündem maddelerinden biri fiyat istikrarı olacak. Döviz kuru, bununla yakından alakalı. Ayrıca istihdamda büyümeyle paralel, yüzde 4 büyümeye erişilebilir gibi görünüyor ama istihdamı daha iyi kılmak için yüzde 4'ü aşan büyümeye ihtiyacımız var. Türkiye nüfusu, kırdan kente göçün devam ettiği bir ülke. Genç nüfusu ve istihdam ihtiyacı olan ekonomiye sahip. Dolayısıyla büyüme ne kadar pozitif ve yüksek olursa, işsizlik de o kadar azalacaktır. Temel makro ekonomik değişkenler bakımından hala güçlü olduğumuz çok önemli bir husus. Hala bütçe OVP öngörülerinin altında açıkla sürdürülüyor. Bu, Türkiye ekonomisinin en temel dinamiklerinden biri."
Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu
Prof. Dr. Bayraktuan, iktisadi aktörlerin siyasi istikrarı çok önemsediklerini vurgulayarak, Türk borsasındaki yatırımcıların önemli kısmının yabancı olduğuna dikkati çekti.
Yabancıların siyasi istikrarın devamlılığıyla ilgili en ufak kaygı duyduklarında daha güvenli piyasalara hareket ettiklerini aktaran Bayraktutan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çok kısa sürede yüksek hacimli sermaye çıkışları da döviz kurunda ve faiz oranında negatif yansıma bulur. Tablonun tam olarak netleşmesi için biraz daha zamana ihtiyacımız var ama ekonominin de ihtiyacı bu tarz tartışmalar değil. Gerilimleri düşürerek yargının işlevini zamanında yerine getirmesiyle, varsa bir suç eylemi karşılığını bulması, yoksa insanların aklanması, böylece siyasi istikrarın yeniden ve güçlü teminiyle yabancı yatırımların artışıyla borsada düşen endeks değerleri yeniden toparlanabilir. Bu arada Halkbank da çok önemli bir kamu bankamızdır. Özellikle Irak petrolüyle alakalı fonların artık Amerikan bankası üzerinden ödenecek olması, çok olumsuz bir gelişme.
Türkiye, bu arada başka hiçbir şey kaybetmemiş olsa bile Irak petrollerinden elde edilecek gelirlere aracılık etme rolünü Halkbank'ın kaybetmesi üzerinden önemli gelir kalemini kaybetti. Bunların demek ki ülkeye hiçbir yararı yok. Siyasi istikrarın ülkeye kazandırdıklarına önem vermeli, her kesim bunun üzerinde hassasiyetle durmalı ve önem göstermelidir."