KDV indirimleri borsa için olumlu

Ata Portföy Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Gerz, KDV indirimlerinin şirket satış ve karlarına olumlu etkisi olacağını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

JÜLİDE YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR

Ata Portföy Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Gerz, önceki gün açıklanan KDV indirimlerini negatif karşılayan piyasalarda, yatırımcıların bu kararı yerel seçime yönelik popülist bir karar olarak karşıladığını söyledi.

Fakat kararın piyasalar açısından olumlu tarafları olduğundan söz eden Gerz, konuya yönelik şunları söyledi:

“Kararın bu boyutunu kenara koyup bakarsak; yıl sonuna kadar iki ay için geçerli olacak bu karar geçici bir önlemdir ama son çeyrek şirket satış ve karlarına olumlu etki yapar. Dip yapan talebi bir miktar canlandırarak ve sürümü arttırarak vergi kaybına neden olmayabilir. Geçici olduğu için cari açıktaki düzelme sürecine sekte vurmasını beklemiyoruz. Bu nedenle KDV indirimlerinin piyasaları bir miktar canlandırmasını borsa açısından olumlu; faiz ve döviz açısından nötr olarak değerlendiriyoruz.”

“90.000’lere gerileyen borsada kısa vadeli bir alış fırsatı öngörüyoruz” diyen Gerz, ancak; bu kısa vadeli taktiksel bir görüş olup 2019’un tamamına ilişkin uzun soluklu bir ralli beklentisi olmadığına değindi. Gerz, “Çünkü, enflasyonun kalıcı olarak düşmesi için TCMB’nin bağımsız hareket edebildiğini ve yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yeniden güven sağladığını görmemiz gerekiyor” uyarısında bulundu.

FED’in daha az faiz artırım ihtimali olumlu

Küresel piyasalara değinen Gerz, “Ekim ayında dünya piyasaları önemli bir kar satışı yaşadı. ABD’de teknoloji yoğun Nasdaq Endeksi yüzde 9, genel borsa endeksi olan S&P500 ise yüzde 7 düştü. Tüm dünya hisse senetleri de yüzde 7 düşüş yaşadı. Trump’ın Çin ile ticaret savaşını tırmandırması ile birlikte zaten oldukça yükselmiş olan ABD borsalarının gerilemesi normal. Diğer yandan, ABD borsalarına paralel olarak emtia fiyatlarının düşmesi (brent petrol bir ayda yüzde 9 düştü) ve önümüzdeki dönemde FED’in daha az faiz artışına gitme ihtimali, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için olumlu bir senaryo yaratabilir” dedi.

Faizler 6 ay daha yüksek seyredecek

Geçen ay tüm dünyadaki satış dalgası Borsa İstanbul’u da kötü etkiledi ve BIST-100 endeksi yüzde 9,8 düştü. Gerz, piyasalara yönelik beklentilerini şöyle özetledi. “Cari açığın gerilemeye başlaması ile döviz kurunun ve faizlerin gerilemeye başlamasını, ekonomi açısından olumlu değerlendiriyoruz. Dolar kurunun 5,50 – 6,00 arasında dengelenmesi, önümüzdeki aylarda enflasyona gecikmeli olarak olumlu yansıyabilir. Nitekim TCMB enflasyon raporunda, 2018 sonu TÜFE enflasyonunu yüzde 23,5; 2019 yıl sonu tahmini ise yüzde 15 olarak açıkladı. Ancak TCMB grafikleri, enflasyonun 2019 ilk yarısında yüzde 25’e yakın seyredip, 2019 ikinci yarısında hızlı gerileyeceğini ima ediyor. Bu açıdan bakınca faizlerin 6 ay daha yüksek seyretmesini bekleyebiliriz” diye konuştu.

“Borsa ve faizdeki kısmı iyileşme de döviz kurundaki düşüşü takip etmiştir” diyen Mehmet Gerz’e göre, bunun bir trendin başlangıcı olduğunu söylemek için erken. Çünkü, önümüzdeki aylarda Türkiye ekonomisi açısından zarar kontrolü dönemi olacak. Ancak, cari açığın artı geldiği her ay, ileriye yönelik olumlu bir işaret olacaktır. Piyasalar bu beklentiyi dalgalı bir seyir içinde önden satın alacaktır. Dolar bazında 2009 global krizdeki seviyesine gerileyen Borsa için alım fırsatı olabilir.

Enflasyonla mücadele kampanyası sürdürülebilir değil

Ekim ayına piyasalar son yılların en yüksek enflasyon verisiyle başladı. “Maliyetlerin bu kadar arttığı bir ekonomide, satışlarını yeterince arttıramayan şirketler zarar edeceklerdir” diyen Gerz, yaşamak için banka kredisi alamayan küçük şirketlerin bu sürece uzun süre dayanamayacağını dile getirdi. Gerz, enflasyona yönelik şunları söyledi: “Bu rakamları pratik bir perspektife koymak gerekirse, kira kontratlarında genelde TÜFE ve ÜFE ortalaması yazar. Buna göre Ekim ayında yıllık kira artışı yüzde 35,3 olacaktı. Ancak yapılan yasal düzenleme ile kira artışları da TÜFE ile sınırlandı. Yani bu ay en yüksek kira artışı yüzde 24,5 olabiliyor. Hükümetin başlattığı enflasyona karşı topyekûn mücadele kampanyası iyi niyetli bir çaba olmakla birlikte işletmeleri zararına iş yapmak zorunda bıraktığı için sürdürülebilir değildir. Örneğin un fiyatları ve kira giderleri artan fırıncıların ekmek fiyatını arttıramaması zararına iş yapmak demektir. Bu kampanyalar toplumsal psikolojiyi kısa dönemlerde yönlendirmek için etkili olabilir ama serbest piyasaya bu şekilde müdahale edilmesi orta ve uzun vadede yatırımları azaltarak ekonomik büyümeye zarar verir.”

Bu konularda ilginizi çekebilir
KDV