Mevduata devam, altın, bono ve fona dikkat

Bankacılar, özellikle son yıllarda yatırımcıların riskten uzak durmaya çalıştığını ve risksiz, anaparayı koruyan ürünleri daha çok tercih ettiğine değinerek "Mutlaka sepet oluşturun" tavsiyesinde bulundular.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME


 

Ece CEYHUN - Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR

İSTANBUL - Türkiye'de bireysel yatırımcılar için yatırım iklimi son 5 yılda oldukça değişti. Küresel krize rağmen Türkiye'de faizler hızla aşağı düştü. Bugün artık mevduat faizleri yüzde 10 civarında seyrediyor. Bugün gelinen noktada reel faizlerin neredeyse sıfıra yakın olduğu görülürken yatırımcılar açısından eldeki varlığa nereye yatıracağı çok önemli. İşte tam bu noktada Türkiye'nin önde gelen bankalarının tepe isimlerine bireysel yatırımcılar için önerilerini sorduk.

Bankacılar, özellikle son yıllarda yatırımcıların riskten uzak durmaya çalıştığını ve risksiz, anaparayı koruyan ürünleri daha çok tercih ettiğine değinerek "Mutlaka sepet oluşturun" tavsiyesinde bulundular. Yatırımcılar için mevduatın öneminin devam edeceği değerlendirmesinde bulunan bankacılar daha fazla reel getiri için vadenin uzatılması ve internet üzerinden mevduatın avantajlı faiz oranlarından yararlanabileceğine değindiler.

Sepette neler olmalı?

Bankacılara göre yatırımcının sepetinde mevduatın yanında mutlaka banka ya da şirket bonosu, altına dayalı bir ürün ve bir miktar da anapara garantili bir fon bulunması gerekiyor. Uzmanlar, "Yatırımcılar risk alma derecelerine göre öncelikle mevduat hesabı da dahil olmak üzere, tahvil-bono, banka bonosu gibi sabit getirili yatırım araçlarını tercih edebileceği gibi sınırlı miktarda olmak üzere daha riskli olan hisse senetlerini veya daha az riskli olan altın gibi değerli madenlere, hisse senedi endekslerine veya emtia gibi çeşitli varlıklara dayalı anapara korumalı fonları da tercih edebilirler. Önemli olan, yatırımcının risk alma iştahına bağlı olarak bu tip yatırım araçlarının toplam yatırımlarındaki risk oranını belirlemesidir" değerlendirmesinde bulunuyor.

Mevduat faizi çok değişmez

Bu yıl enflasyon oranlarının bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceğini, enflasyonun hedefle uyumlu patikaya girmesi içinde Merkez Bankası'nın sıkı para politikası uygulamalarının devam edeceği öngörülüyor. Bu nedenle bankacılar, kısa vadede mevduat fiyatlamalarının mevcut seviyelerini koruyacağını, aşağıya yönlü önemli bir değişiklik göstermeyeceğini düşünüyor. Mevduat faizleri 2012 yılının ilk çeyreğinde yüzde 9 - 11 bandında hareket ederken yılın ikinci yarısında da yüzde 9 – 10 bandında hareket etmesinin beklendiğini ifade etti. Benzer şekilde, Hazine bonolarında da yüzde 9-10 bandındaki seyrin koruyacağı düşünülüyor.

Mevduat dışı hızlı büyüyecek

Türk yatırımcısı için mevduat önemli bir alan. Bankalar için de önemli bir kaynak. Son dönemde yapılan ihraçlarda bankalar yatırımcılarını özel sektör tahvil ve bonolarına yönlendirse yapılan ihraçlar umut verici. Bankacılar, reel olarak yüksek getiri sağlamasa da, kriz dönemlerinde anaparayı koruyan mevduatın hâlâ cazip olmasını beklemenin doğal karşılanması gerektiğini savunuyor. Bununla birlikte, önümüzdeki bir kaç yılda özellikle BES ve altın mevduat başta olmak üzere mevduat dışı yatırım ürünlerinde önemli sıçramalar olacağını düşünüyor.

Bankaların yeni ürünleri yolda

Bankaların önümüzdeki dönemde yeni ürünler çıkarmaya da devam edecek. DÜNYA'ya yeni ürünleri hakkında da bilgi veren bankacılar ağırlıklı olarak nispeten daha az riskli olarak görülen dayanak varlıklara endeksli fon hazırlıkları içinde olduğu dikkat çekiyor. Mevduata endeksli, altına endeksli, emtialara endeksli fonlar çıkartacaklarının sinyalini veren bankacılar, altın bankacılığı ürünleri ile yeni mevduat ürünlerinin de yolda olduğu mesajını verdi.

Yatırımcılar açısından parayı nerede değerlendireceğim sorusunun cevabı ne kadar önemliyse Türkiye ekonomisi açısından da tasarrufları nasıl büyütürüz sorusunun cevabı çok önemli. 1990'lı yıllardaki yüzde 30 mertebelerindeki reel faizlerin neredeyse sıfıra yaklaşması, kredi imkanlarının artması, birinci dünya ülkelerine yakınsama, orta sınıfın güçlenmesi Türkiye'de tasarruf oranlarını yüzde 24'lerden bugün neredeyse yarısına kadar düşürmüş durumda.

Bugün Çin'in tasarruf oranları ise yüzde 40'lardan yüzde 50'lerin üzerine çıkarken Hindistan'da da yüzde 25'lerden yüzde 40'lara yaklaştı. Bankacılar Dünya Bankası'nın son dönemde yayımladığı bir raporuna göre, yüzde 5 civarında istikrarlı büyümek için tasarrufların milli gelire oranının en ez yüzde 20 civarında olması gerektiğini ifade ederek, "Bu da şu andaki seviyemizin neredeyse iki katı kadar tasarruf yapmamızı gerektiriyor.

O yüzden açıklanan tasarruf teşviklerini son derece isabetli buluyoruz. Gerek mevduatta uzun vadenin vergiyle destekleneceğinin açıklanması, gerekse BES ile ilgili vergi avantajının katkısının daha görünür olması ve daha geniş kitleleri kapsaması nedenleri ile BES'i daha çekici hale getirecektir. Sektörde en önemli sorun olan kısa sürede BES'ten ayrılma ve ödemelere devam etmemeye, açıklanan yeni düzenlemeler çare olacaktır. Şu anda BES fonları mili gelirimizin sadece yüzde 2'sini oluşturuyor. Bu oran gelişmiş ülkelerde yüzde 70'lerin üstünde. Bizim orta vadede yüzde 10 seviyelerini hedeflememiz gerekir.


'Paranın Adresi' dosyamızın tüm ayrıntıları bugünkü DÜNYA Gazetesi'nde...

 

Bu konularda ilginizi çekebilir