Para Fed'in adımlarını tekip edecek
Son bir aydır tadı kaçan ve biraz huzur arayan piyasalar Fed'in yarın başlayacak toplantısında kilitlendi. Fed'in atacağı adımlar, son bir aydır volatilitenin yüksek olduğu piyasalarda gelecek haftalarda rotayı çizmeye devam edecek.
Evrim KÜÇÜK
İSTANBUL - Küresel piyasalarda bu hafta gündemin adı yine Fed. ABD Merkez Bankası'nın bugün başlayacak iki günlük toplantısı piyasaların seyri açısından kritik bir önem taşıyor. Fed Başkanı Ben Bernanke'nin mayıs ayında, 'istihdam ve ekonomik büyümede kalıcı toparlanma sağlanması halinde parasal genişleme programını (QE) birkaç ay içinde yavaşlatmaya başlayabileceğini söylemesinin andından küresel hisse senedi piyasalarında trilyonlarca dolar kayıp yaşanmış, gelişmekte olan ülkelerin para ve tahvil piyasalarından sert çıkışlar yaşanmıştı. Tadı kaçan ve biraz huzur arayan piyasalar Fed'in bu hafta yapacağı toplantı sonrasında Bernanke'nin teşviklerin azaltılmasına dair belirsizliği ortadan kıldırmasını ve yumuşak bir tonla konuşarak piyasaları biraz yatıştırmasını umuyor.
Bu beklentiyle dünya piyasaları haftaya ılımlı bir toparlanmaya başladı. Asya'da Japon Nikkei 225 endeksi yüzde 2.7 prim yaparken, Avrupa borsaları ilk seansta yüzde 1 yükseldi. Piyasalar, geçtiğimiz hafta etkisinde kaldığı Fed'in teşvikleri azaltacağı kaygısını bir yana bırakarak, gerekli gördüğünde vites küçültme konusunda daha temkinli davranacağına vurgu yapacağı beklentisine girdi. Bu, borsalara yükseliş olarak yansıdı. Ancak tahvil alım programının azalacağına ilişkin beklentilerin de korunmasıyla altın 1.400 dolar/onsun çok altındaki seyrini sürdürdü. Spot altın dün yüzde 0.6 değer kaybıyla 1.381 dolara indi. ABD vadeli işlemlerinde de altın yüzde 0.4 değer kaybederek 1.380 dolara geriledi.
Deutsche Bank:
Normalleşme yakında başlamalı
Societe Generale analisti Robin Bhar, insanların artık Fed'in parasal genişlemenin akıbeti konusunda belirsizliğin sonlandırmasını istediğini belirtiyor. Reuters'a yaptığı açıklamada Bhar, "Amerikan ekonomisinde aşamalı olarak toparlanma sinyalleri geliyor. Fed 'teşviklere devem ettiğimiz takdirde faydadan çok zarar verebiliriz' diye düşünüyor olabilir" açıklamasında bulundu. Deutsche Bank da, Fed'in piyasaların verdiği tepkiye rağmen 'normalleştirme' süreceğine devam etmesi gerektiğini belirtiyor. Alman finans kuruluşunun yayınladığı notta, "Son zamanlarda yaşanan oynaklık Fed'in normalleşme sürecini ertelemeden başlaması gerektiğine işaret ediyor. Sadece yavaşlamanın konuşulduğu bir dönemde bile piyasalarda görülen aşırı stres, QE'nin potansiyel negatif etkilerinin yani düşük faiz oranları ve düşük oynaklığın teşvik ettiği sermayenin yanlış yerde toplanması. Teşviklerde yavaşlamanın ertelenmesi, sorunu derinleştirir" değerlendirmesinde bulundu.
Piyasaları ne bekliyor?
[PAGE]
Piyasaları ne bekliyor?
Çoğu ekonomist, Fed'in bu yılın sonuna doğru teşvikleri yavaşlatmaya başlayacağını öngörürken, bir kısım Fed'in tahvil alımını azaltmaya yönelik ilk hamlesini eylülde yapacağı görüşünde. Peki Fed'in atacağı adımlar, son bir aydır volatilitenin yüksek olduğu piyasalarda gelecek haftalarda rotayı çizmeye devam edecek. Analistler, Fed'in ve ABD'den gelecek verilerin piyasaları nasıl etkileyebileceğini dair şu senaryolar üzerinde duruyor:
1) Olumlu senaryo: Fed Chicago ve Fed Boston gibi daha güvercin tutumlu yetkililer ekonomik görünüm konusunda iyimser ve teşviklerin azaltılmasından yana. Fed'in kendi içindeki bu sesleri dinleyerek teşvikleri yavaşlatarak çıkışa yöneleceği sinyali vermesi son bir ayda yaşandığı gibi piyasalarda satış dalgası getirebilir fakat ABD ekonomisinden iyi veriler gelmesi halinde, bu ekonomik toparlanmaya dair iyimserliği artırarak hisse senedi piyasalarının toparlanmasına yardımcı olabilir. Piyasalar, Fed'in likidite desteğinden verdiği dönemden ekonomik canlanma hikayesine daha ılımlı bir geçiş süreci yaşabilir.
2) Kötü senaryo: Fed'in QE'nin maliyeti konusunda giderek daha fazla endişelendiği ve parasal genişlemeyi erken sonlandıracağı algısı piyasalarda tepki görebilir. Yani yavaşlamanın arkasındaki motivasyon ekonomik canlanma yerine bu olursa piyasalar satışa geçebilir. Bu da piyasalar açısından geçiş sürecini daha oynak yapabilir. Fed'in yavaşlama sinyali vermesinin ardından dikkatle izlenen ABD ekonomisindeki verilerde kötüleşme meydana gelirse bu piyasalara olumsuz yansır. Fed'in çıkış düğmesine çok erken bastığı endişesiyle yatırımcı uluslararası piyasalarda satışa geçebilir.
3) En kötü senaryo: Fed beklendiği gibi bu yılın sonunda teşvikleri yavaşlatmaya başladıktan sonra ABD ekonomisinden gelecek herhangi bir olumsuz veri, piyasalarda ciddi bir panik başlatabilir. Borsaların sert bir şekilde düşmesinin ve tahvil faizlerinin yükselmesinin bekleneceği böyle bir ortamda yatırımcı güvenli liman olarak altına yönelebilir. Bazı analistler, bu durumda altın fiyatlarının yeniden 1.700-1800 dolara çıkabileceği görüşünde. Euro Pasific Capital CEO'su Peter Schiff, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, altın içtin boğa eğilimli olduğunu bu yılsonunda altın fiyatlarının 1.700 -1800 dolara çıkmasının mümkün olduğunu söylemişti.
IMF'ye göre çıkış için erken!
Uluslararası Para Fonu (IMF) Fed'in aylık tahvil alımlarını aynı hâliyle bu yılın sonuna kadar sürdüreceğini öngörürken, bankaya çıkış planını, finansal piyasalara zarar vermeden dikkatli bir şekilde yönetmesi çağrısında bulundu. IMF, yıllık değerlendirmesinde Fed'in parasal genişlemeden çıkış için bir dizi aracının olmasına rağmen rekor düşük faiz ve 85 milyar dolarlık aylık tahvil alımlarını azaltmasının zorlayıcı olacağını söyledi. Çıkış stratejilerindeki etkin iletişim ve zamanlamalardaki dikkatli ayarlamanın uzun vadeli faizindeki ani ve devam eden hareket riskinin azaltılması ve faizlerdeki aşırı volatilienin önlenmesi için kritik önem taşıdığını yazan IMF, bu hamlelerin küresel etkilerinin olabileceğini söyledi. Fon, Fed'in çıkışının sermaye akışını gelişen piyasalardan uzaklaştırabileceği ve uluslararası finansal piyasalardaki volatiliteyi artırabileceğine dikkat çekti.