"TCMB, faizlerde sınırlı artışı değerlendirebilir"
İSTANBUL - Ekinci Economics Consulting (EEC) Kurucusu ve Ekonomist Şevin Ekinci, "Haziran ayı enflasyonu yıllık enflasyonu yüzde 7 seviyelerinin üzerine getirirse, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu üyeleri faiz koridorunun üst bandında ve politika faizinde sınırlı artışı değerlendirebilirler diye düşünüyorum" dedi.
Fed'in geçen hafta yaptığı açıklamalarının gelişmekte olan piyasalara ve Türkiye ekonomisine etkilerini değerlendiren Ekinci, Fed'in toplantı kararını açıkladığı 19 Haziran'dan bu yana gelişmekte olan ülkelerden Brezilya Reali'nin yüzde 3,7, Güney Afrika Randı'nın yüzde 1,2, Rusya Rublesi'nin yüzde 3, Hindistan Rupisi'nin yüzde 1’e yakın ve Türk Lirası'nın yüzde 3,2 değer kaybettiğini anımsattı.
Borsalara bakıldığında ise Brezilya Bovespa'nın yüzde 4,6, Hindistan Sensex'in yüzde 4, Rusya RTX'in yüzde 3,8 ve Türkiye BIST 100'ün yüzde 10'un üzerinde değer kaybettiğini belirten Ekinci, "Gelişmekte olan ülkelerden topluca çıkışın ana nedeni Fed'in artık parasal genişlemeye devam etmeyeceği beklentisiydi. Bu oldukça erken satın alınmış bir beklentiydi" dedi.
Fed toplantısında ret oyu kullanan St. Louis Fed Başkanı James Bullard'un da Bernanke'nin geçen hafta varlık alımlarında azaltmaya gidileceği yönünde söylemlerinin zamanlamasının kötü olduğu yorumunda bulunan Ekinci, şunları kaydetti:
"Yani konuşma zamanlaması erkendi. EEC olarak biz, Bernanke’nin 19 Haziran'da yaptığı konuşmayı bu yönde tahmin etmekle birlikte, piyasanın varlık alımında azalış beklentisini çok erken aldığını düşünüyoruz. Beklentilerle gerçekleşmenin arasında ciddi zaman aralığı olacağını düşünüyoruz. Şöyle ki; en son yapılan piyasa anketlerine baktığımızda Fed'in varlık alımlarını azaltmaya eylül ayında başlayacağı beklentisi, Bernanke'nin en son yaptığı konuşmadan sonra, yüzde 45 seviyelerine yükselmiş. Piyasalarda hala bunun etkisiyle yoğun satış baskısı devam ediyor."
Ekinci, ABD istihdam verilerine bakıldığında istihdamın hala kesin bir olumlu döngüye girdiğini söylemenin zor olduğuna dikkati çekerek, "Piyasa mütemadiyen ABD verilerini takip ederek fiyatlaya dursun, Fed’in varlık alımını azaltması için aralık tarihinin daha olası olduğunu düşünüyoruz. Son verilere göre ABD’de nisan ayı işsizlik oranının yüzde 7,5. Fed’in en son projeksiyonuna göre bu yıl sonu için yüzde 7,2-7,3 aralığında bir işsizlik rakamı tahmin ediyorlar" diye konuştu.
ABD’deki enflasyon oranınında dikkat edilmesi gereken bir veri olduğunu söyleyen Ekinci, "Bunca bol likidite politikasına rağmen ABD’de enflasyon hala çok düşük seviyelerde, mayıs sonu itibariyle yüzde 1,4 seviyesinde, halbuki orta vadede Fed’in enflasyon hedefi yüzde 2’yi yakalamak" değerlendirmesini yaptı.
"TCMB, piyasanın hep bir adım önünde oldu"
Bundan sonra bu yaz önemini koruyacak olan konunun yaz boyunca açıklanacak olan ABD'nin istihdama dair verileri olacağını bildiren Ekinci, piyasaların seyrini de bu veriler belirleyeceğini kaydetti.
Ekinci, eğer şu ana kadar devam ettiği gibi olumlu görünüm kesinleşmez ise varlık alımlarında azalış beklentilerinin eylülden aralık ayına çekilebileceğine dikkati çekerek, bu durumun da piyasalarda şu anki tansiyonu bir miktar düşeceğini, eğer az da olsa ABD'de istihdam da canlanma verileri görülürse, o zaman şu haftalarda yaşanan düşüşlerin devam etmesini beklemenin hiç yanlış olmayacağını söyledi.
Uzun vadede, Fed'in genişleyici para politikasını azaltmaya gitmesinin gelişmekte olan ülke para politikalarında da değişikliğe gitmeyi zorlayıcı faktör olacağını ifade eden Ekinci, şunları aktardı:
"Türkiye açısından kısa vade ve orta vade etkisi çok farklı. Türkiye'de eğer politik riskler doğru yönetilir ve para politikası son 2-3 yıldır olduğu gibi öngörülü devam ederse Türkiye Fed'in bu geçiş sürecinden en olumlu yönde etkilenecek ülke konumuna çıkabilir. Her ne kadar Fed orta vadede yüzde 2'lik bir enflasyon hedeflemesi içerisinde olsa da, bunun, doğru politikalarla ancak 2015'ten sonra gerçekleşeceğini öngörüyor. Böyle bir global enflasyon baskısının çok fazla olamadığı bir ortamda Türkiye'nin para politikasını kontrolünü devam ettirmesi de daha kolay olacaktır. Çünkü Türkiye'nin önünde yüzde 4'lük bir büyüme hedefi de var."
Son 2-3 yılda gördüğü durumun TCMB'nin piyasanın hep bir adım önünde olduğunu dile getiren Ekinci, şimdi de TCMB'nin yine piyasanın yaptığı panik hareketleri uzaktan izleyerek sadece döviz satım ihaleleriyle kura müdahale etmeyi uygun gördüğünü ve faiz tarafına dokunmayarak devam ettiğini kaydetti.
Muhtemelen haziran ayı enflasyonunu gördükten sonra TCMB'nin nasıl bir karar alacağını daha rahat söyleyebileceklerini aktaran Ekinci, şu görüşleri paylaştı:
"TCMB'nin 11 Haziran'dan beri devam ettirdiği döviz satım ihaleleri sadece volatilitenin daha ilerlemesini önledi, TL hala çok zayıf seviyelerde. Türk Lirası dolara karşı 14 Haziran'daki 1,84 seviyesinden bugün 1,95 seviyesine yükselmiş durumda. TCMB'nin brüt döviz rezervleri en son 14 Haziran itibariyle 109 milyar dolar civarındaydı. Kullanılan para politikası araçlarının da olumlu etkisiyle döviz rezervleri yılbaşından beri 9 milyar dolar kadar artmıştı, rezervler müsait. Ama ABD'de istihdam verileri iyi gelmeye başlarsa ve haziran ayı enflasyonu yıllık enflasyonu yüzde 7 seviyelerinin üzerine getirirse TCMB para politikası kurulu üyeleri faiz koridorunun üst bandında ve politika faizinde sınırlı artışı değerlendirebilirler diye düşünüyorum."