Gözler yeniden Merkez'e çevrildi
Piyasalar TCMB'nin PPK toplantısında alacağı faiz kararını beklemeye koyuldu. Merkez'den gelecek yeni bir faiz artışı piyasalar için sürpriz olmayacak.
ABD Merkez Bankası (Fed) kararları sonrası gözler Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) kararlarına çevrildi. Geçen ay politika faizini 50 baz puan, faiz koridorunun üst bandını 25 baz puan artıran MB'nin bu ay da faiz artışına devam edeceği öngörülüyor.
Reuters'ın 18 kurumun katılımıyla gerçekleştirdiği ankete göre politika faizinde 8 katılımcı 25 baz puan, 5 katılımcı 50 baz puan artırım beklerken, 5 katılımcı ise sabit tutulmasını bekliyor. Koridorun üst bandında ise 12 katılımcı 25 baz puan, üç katılımcı 50 baz puan artırım beklerken, üç katılımcı da sabit tutulacağını öngörüyor
AA anketine katılan 22 ekonomistin 14'ü yüzde 8 olan politika faizinde 25 ila 50 baz puan artış olacağını öngörürken, yüzde 8,50 olan faiz koridorunun üst bandında 25 ila 50 baz puan artış olacağını tahmin eden ekonomist sayısı ise 15 oldu.
Foreks'in 25 ekonomistle yaptığı ankette ise politika faizinde ve koridorun üst bandında 25 baz puanlık faiz artırımı öngörülürken, koridorun alt bandında bir değişiklik öngörülmedi.
Fed Başkanı Yellen'dan piyasaya 'faiz' mesajı
'Merkez, kendisine esneme alanı yaratabilir'
İntegral Menkul Değerler A.Ş. Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, PPK toplantısını değerlendirdiği açıklamasında Merkez Bankası’dan faiz artışı beklediklerini belirtti.
Turşucu, "Bir önceki toplantıda Merkez Bankası’nın, piyasa beklentilerinin önüne geçme ihtiyacı vardı. Bu nedenle, beklentilerden daha agresif bir faiz hareketi ile karşılaştık. Bu toplantı öncesinde piyasalarda böyle bir algı yok. Ancak geçen sürede, Fed bir faiz artırımı gerçekleştirdi ve gelecek yıl için öngördüğü faiz artışı sayısını 2’den 3’e yükseltti. Bu çerçevede Merkez Bankası’nın, piyasa beklentilerine cevap vereceğini düşünüyorum. Genel beklenti, Merkez Bankası’nın politika faizinde ve üst bantta 25 baz puan faiz artışı yapacağı yönünde. Merkez Bankası, piyasa beklentileri doğrultusunda hareket edebilir. Bununla birlikte sadece üst bantta 25 baz puan artırarak, kendisine esneme alanı yaratabilir. Ancak bu artış, bir miktar piyasa beklentisinin gerisinde kalabilir" dedi.
Eğer dolar\TL kurunda bu beklenti fiyatlanıyorsa ve Merkez Bankası bu beklentinin gerisinde bir hareket yaparsa, kurda yukarı yönlü hareket olabilir. Ancak, bu yükseliş sınırlı olacaktır. Beklentilere paralel bir hareket, kurda 3.45 seviyesine doğru gevşeme sağlayabilir. Beklentilerin üzerinde bir faiz artırımı ise kurun 3.45 seviyesinin altına gerilemesine neden olabilir.
'TCMB, bekle gör politikası izleyebilir'
Destek Yatırım Araştırma Müdürü Murat Tufan, "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) zorlu dönemde bu ayki faiz hamlesini pas geçebileceği ve bekle gör politikası izleyebileceğini düşünüyorum" diye konuştu.
Tufan, faiz kararı öncesinde yazılı açıklamada bulundu.
Donald Trump'ın ABD başkanlığa seçilmesi sonrasında büyüme ve enflasyon oranlarını yükseltecek politikalar izleyeceğine yönelik açıklamalar yaptığını anımsatan Tufan, son ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısından çıkan ana mesajın bu politikaların yakından izleneceğine ve faiz duruşunun bu anlamda revize edilebileceğine dair sinyallerin oldukça önemli olduğunun altını çizdi.
Tufan, özellikle son 2 ay içerinde küresel gelişmeler nedeniyle değer kaybı yaşayan Türk lirasına TCMB'nin "ben buradayım" mesajı verdiğini ve yaklaşık 3 yıl aradan sonra kısa vadeli faiz oranlarını kasım ayındaki PPK toplantısında yükselttiğini hatırlattı.
Fed'in son toplantısında 2017'deki faiz hamlesini 2'den 3'e çıkarabileceğini vurgulamasının gelecek yıl da doların gelişmekte olan ve gelişmiş ülke para birimleri karşısında değer kazanmaya devam edebileceğini gösterdiğini ifade eden Tufan, bunun özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülke merkez bankalarının faiz politikalarını revize etmelerine neden olabileceğini vurguladı.
'Kurdaki dalga boyunun nispet azalması etkili olabilir'
Tufan, bu hafta yapılacak PPK toplantısında Merkez Bankası için faiz konusunda 2 seçenek olduğunu belirtti ve şu değerlendirmeleri yaptı:
"İlk senaryoda, ocak ayında Trump'ın göreve gelmesini ve söylemlerini görüldükten sonra faiz kararını daha net vermek isteyebilir ve bundan dolayı bu ayki toplantıyı pas geçebilir. Böyle bir karar almasında etkili olabilecek bir diğer önemli gelişme ise kurun bu ay içinde yıl sonuna yaklaşmamızdan kaynaklı dalga boyunun nispeten azalması ve 3,50 seviyelerinde dengelenecek olma beklentisi de gösterilebilir. Eğer TCMB, bekle göre politikasına yönelik mesajlar verirse dolar/TL paritesinde 3,5280 direnç seviyesi ön plana çıkabilir. Bu seviyenin kırılması halinde yükselişlerde 3,5460 seviyesi gündeme gelebilir.
Bir diğer senaryo ise son Fed toplantısında kısmen gündeme gelen şahin ifadeler ve Trump'ın olası mali politikalarının yansımalarından kaynaklı kurdaki tansiyonun önüne geçmek adına geçtiğimiz ay olduğu gibi çifte faiz hamlesi gelmesi olacaktır. Buna benzer senaryoda ise TL varlıklarının güçlendiğini görebiliriz. Bu durumda ise dolar/TL paritesinde 3,4750 desteğinin kırılması halinde gerilemeler kademeli olarak 3,4520 – 3,4200 bölgesine doğru sürebilir. Yeni bir düşen trendin başlayabilmesi için 3,4200 desteğinin kırılması önemli olabilecektir."
Murat Tufan, kurum olarak beklentilerinin TCMB'nin bu zorlu dönemde Fed'in bahar aylarında faiz artışına gitmeyeceği algısından, kısmen yatışan kurdaki dalga boyundan ve Trump'ın göreve geldikten sonra söylemlerinin doları nasıl etkileyeceğini görmek istemesinden kaynaklı olarak bu ayki faiz hamlesini pas geçebileceği ve bekle gör politikası izleyebileceğini ifade etti.
'Politika faizinde değişiklik beklemiyoruz'
ALB Forex Araştırma Müdürü Kenan Çınar, Fed sonrası dolar endeksinde tepe noktaların görüldüğünü belirterek, PPK toplantısında temkinli duruşun sürdürülmesini beklediklerini ifade etti.
Çınar tarafından hazırlanan analiz raporu şöyle:
"PPK toplantısında temkinli duruş vurgusunu tekrarlamasını beklediğimiz kurulun politika faizlerinde bir değişiklik yapmamasını beklemekteyiz.
* Son gelen enflasyonun beklentinin altında kalması ve ekonominin 3. çeyrekte daralma göstermesi,
* Trump'ın uygulayacağı genişletici mali politikalara dönük beklentilerin fiyatlanmış olması.
* Fed sonrası ABD dolar endeksinde ve ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde tepe noktaların görülmüş olduğunu düşünmekteyiz.
* Artan risk iştahı ile birlikte uzun bir aradan sonra gelen yabancı alımlarının da etkisi ile emsallerine göre pozitif ayrışan BİST endeksleri, Türk Lirası cinsi varlıklar için kötünün geride kaldığını işaret etmekte.
* Fed sonrası Türk lirasının diğer gelişen para birimlerine göre pozitif ayrışması, döviz tarafında yaşanan oynaklığın azaldığını göstermekte.
Uzun bir aradan sonra Fed'in tekrar normalleşme politikası çerçevesinde faiz artırması ve 2017'ye dönük nokta faiz projeksiyonunu 2'den 3'e çıkarması diğer gelişmekte olan ülkelerle birlikte Türk lirası cinsi varlıklar üzerinde de baskı oluşturmuştu. Yurt içi belirsizliklerin etkisiyle emsal para birimlerine göre ABD doları karşısında negatif ayrışan Türk lirası geldiği fiyatlama seviyelerinde yeni bir denge kurmuş durumda. Önümüzdeki dönemde de dolar/TL fiyatlaması için temel belirleyicinin Fed kaynaklı gelişmelerin olmasını öngörmekteyiz."