'AB'nin kapı kulu değiliz'
Avrupa Birliği'ne (AB) yönelik eleştirilerini Konya'da da sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz AB'nin kapı kulu değiliz. Alacaklarsa alırlar almayacaklarsa almazlar" dedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul-Konya arasındaki yüksek hızlı tren hattının açılış törenine katıldı. Burada bir konuşma yapan Erdoğan'ın gündeminde 17 Aralık operasyonu ve paralel yapı iddiaları vardı. AB'nin 14 Aralık operasyonuna yönelik eleştirilerine de yanıt vermeyi sürdüren Cumhurbaşkanı, "Alcaklarsa alırlar almayacaklarsa almazlar" adeta rest çekti.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
"Gerek 17 Aralık'ta gerek bugün kimlerin yan yana durduğunu, kimlerin ittifak yaptığını, kimlerin kucaklaştığını görün. Asıl meseleyi de asıl niyeti de o zaman daha iyi anlayacaksınız. Eski Türkiye'nin, o karanlık Türkiye'nin ne kadar aktörü varsa şu anda kucaklaşıyorlar. Birbirlerine methiyeler düzüyorlar. Düşman kardeşler seçimlerde birbirlerini destekliyorlar. Birbirlerine diyet ödüyorlar diyet. Kasetlerin diyetlerini ödüyorlar. Şantaja boyun eğerek, tehditlere boyun eğerek, üst aklın talimatlarına boyun eğerek birbirlerine diyet ödüyorlar.
Pensilvanya açıklama yapıyor. Bakıyorsunuz şahsıma yönelik çok çirkin benzetmeler, beddua seansları ve şimdi daha da enteresan bir açıklama yaptı. Gazetelerden alınan, onun kendi takımı için 'onların yerinde olmak isterdim' diyor. Senin elini, kolunu bağlayan yok ki gel onların yanına, gel onların yerine. Hiç kimse sana 'gelme' demiyor, gel. Çoktandır sana 'gel' diyoruz zaten. Pensilvanya'da koruma altında olanlar buraya gelemez.
12 yıl boyunca ne yaptıysak sizin için, vatanımız için bayrağımız için itibarımız için yaptık. Bizim 12 yıl içinde attığımız her adım birilerini rahatsız etti. Eski Türkiye’nin yolsuzluğundan beslenenler büyüyen ekonomiden rahatsız oldular.
'Borcu sıfırladık biliyorsunuz'
Dökülen kandan beslenen vampirler umuttan rahatsız oldular. Biz ne dedik, bu dünyada biz de varız dedik. Bu denklemde biz de varız dedik. Ne dedik dünya beşten büyüktür dedik. IMF’ye olan borcu sıfırladık biliyorsunuz. Şimdi IMF’ye borç veriyoruz. Bundan rahatsız oldular. Marmaray’dan, 3. Köprüden, boğazın altına otomobillerin geçeceği tünelden, yeni havalimanından rahatsız oldular. Bütün tuzaklarını bütün kumpaslarını bozduk.
'17 Aralık’ı ihmal etmedim'
Geçen yıl 17 Aralık’ta yine Konya’daydım. Bugüne kadar hiçbir 17 Aralık’ı ihmal etmedim. Bu n demektir ki demek ki Konya’ya gelmediğim hiçbir yıl yok. en az bir defa gelmişim. İki de oldu üç de… Yargı emniyet medya el ele verdiler o gün operasyon başlattılar. Bir yandan gözaltılar yapılıyor diğer yandan da medya üzerinden düzmece haberler servis ediliyordu.
Adına yolsuzluk operasyonu dediler. Ama daha o gün meselenin yolsuzluk olmadığı ortaya çıktı. Çok açık şekilde hükümeti devirmeye yönelik adım atılmıştı. Yargıdaki medyadaki emniyetteki STK’lardaki karanlık örgütler bir senaryo yazıp uygulamaya başlamışlardı. Yönetmenlerden biri açıkladı: senaryoyu yazdılar elimize verdiler biz de oynattık. Bizim o gün darbe girişimine razı olacağımız zannettiler. Ama biz o gün Konya’daydık. Konya’nın hayır duası üzerimizdeydi. Oyunu anında fark ettik. Bunu bir yolsuzluk operasyonu değil millete bir tuzak olduğunu anladık. Derhal harekete geçtik. Ne dedik onların bir tuzağı varsa Allah’ın da bir tuzağı vardır dedik. O tuzak bozuldu ve oyunları ortaya çıktı.
'Asıl tezgah polislerden çıktı'
25 Aralık’ta ortaya çıkan asıl tezgah polislerden çıktı. Dönemin başbakanı ifadesini bile yazmışlar. İddialarının iftiralarının nasıl sınır tanımadığını milletçe gördük.
Sizler bu tezgahı gördünüz. Sizden aldığımız güçle yapılanların hesabı sorulmaya başlandı. Birbirlerine diyet ödüyorlar. Kasetlerin diyetlerini ödüyorlar. Ve daha da ileri gidiyorlar. Pensilvanya açıklama yapıyor şahsıma yönelik çok çirkin benzetmeler beddua seansları. Şimdi daha da çirkin açıklama yaptı. Onların yerinde olmak isterdim diyor. Senin elini kolunu bağlayan yok ki. Gel onların yanına. Çoktandır gel diyoruz sana. O Pensilvanya’da koruma altında olanlar buraya gelemez. Bizim diyet borcumuzu sadece millete öderiz. Bırakın onlar güneydeki sevdikleri ülkeyle hareket etsin.
'Yargıda da oyunu bozacağız'
“Bu haşhaşilerden hesap soracağız” dedik soruyoruz. Emniyette oyunu bozduk. Yargıda da oyunu bozup tehdit ve şantajdan kurtaracağız. Kaynaklarını kurutmaya devam ediyoruz. AB içinde birileri çıkıyor Türkiye’de hukuk içinde yapılan operasyonla ilgili peşin hüküm veriyor. Beyler geçti o günler. İstediğiniz yalan haberi açıklamayı yapın. İstediğiniz tweeti atın. Biz kendi istikametimizi kendimiz belirleriz. Mürebbiye edasıyla parmağını sallayarak Türkiye’ye akıl vermeye çalışanlar karşılarında o eski Türkiye’nin olmadığını bilsinler. Türkiye’ye demokrasi dersi vereceklermiş. Buraya gelsinler de Türkiye size demokrasi dersi versin. AB olarak önce aynaya bakmaları lazım. Mısır için susanlar. Suriye’de Irak’ta 1 milyon 600 bin insanı barındıran Türkiye’ye söyleyecek sözleri yoktur. Şu ana kadar 5 milyar dolara yakın para harcadık. Yanımıza geldiklerinde “sizin bu ev sahipliğiniz unutulmaz” diyorlar. Birisi de kalkıp biz de şu kadar destek verelim demiyor ha. Gelen yardım sadece 200 milyon dolar. 55 yıl önce Türkiye AB’ye başvurdu. 55 yıldır özellikle son 10 yıldır bizi oyalıyorlar daha doğrusu oyalamanın gayreti içindeler.
'Almayacaklarsa almazlar'
Kimse kusura bakmasın biz AB’nin kapıkulu değiliz. Biz millet olma şuuru içinde alacaklarsa alırlar. Almayacaklarsa almazlar. Bu sözlerimizden de rahatsız oluyorlar neden rahatsız oluyorsunuz. Bir uluslararası adalet denilen bir şey var. Biz Türkiye’yi hoca görüntüsü altındaki şaklabanlara teslim etmeyeceğiz. Terör örgütleri çıkıyor Pakistan’ı gördünüz. 130 yavruyu şehit ediyorlar. DEAŞ diye bir şey çıktı neler yaptıklarını gördünüz. Sorarsanız İslam adına yapıyorlarmış. Böyle bir İslam yok. İslam barıştır. İslam’a gölge düşürüyorsunuz. Dünyada bir İslamafobia girişimi başladı sizlerden dolayı. Savunmasız insanları öldürmek bizim dinimizde yok. Ben milletin bütün kazanımlarına sahip çıkacağına inanıyorum.