'Akkuyu'da gecikmeyi Ruslar karşılayacak'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız Akkuyu Nükleer Santralı’nda bir gecikme olması durumunda işletmedeki gecikmelerin maddi gereğinin Rusya tarafından karşılanacağını ifade etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'nin mühendislik seviyesinin giderek geliştiğini belirterek, "Turkuaz'dan sonraki hedef Türkiye'nin bir sondaj gemisi, sondaj platformuna sahip olmasıdır" dedi. Bakan Yıldız, AA Editör Masası'nda soruları yanıtladı.

Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşasında bir gecikme olup olmayacağı ve bu gecikmenin Türkiye enerji sektörüne nasıl yansıyacağının sorulması üzerine Yıldız, yetkililerden gecikmeye ilişkin bilgi almadıklarını dile getirdi. Akkuyu Nükleer Santrali için ekipman ve türbin siparişlerinin verildiğini hatırlatan Yıldız, "Akkuyu'da fiziksel olarak ne yapılıyor diye bakmamak lazım. Aynı zamanda türbin ve jenaratörlerle alakalı da 2 milyar dolar maliyetinde siparişler verildi. Fransa, Almanya ve Rusya'da yapılan imalatlar var" şeklinde konuştu.

"735 milyon dolarlık giriş yapıldı"

Akkuyu Nükleer Santrali ile üllkeye 735 milyon dolarlık giriş yapıldığını vurgulayan Yıldız, şöyle devam etti: "İşletme alım tarihi 2019 yılının sonu olarak belirlenmişti, 2020'yi geçebilir deniliyor ama henüz kendileri bize bu şekilde bir ifade kullanmış değiller. Ben işletme süresinin gecikip gecikmeyeceğine bakıyorum. Birinci ünitenin devreye alınma süresi 2020'nin çok ötesine giderse tabi ki bu gecikmiş olur. Bu gecikmenin kimin cebinden ödeneceği ise merak edilen konu. Günlük 12 milyar dolarlık cirosu olan bir işletmeden bahsediyoruz. Bu işletmedeki gecikmeler, yaptığımız anlaşma gereği tamamen Rusya tarafınca karşılanacak. Ne kadar erken işletmeye alınırsa o kadar fazla faydalı olacak. Biz de Türkiye'ye bu tesisin kazandırılmasından, bir an önce yapılmasından yanayız."

"Turkuaz'dan sonra hedef sondaj platformu"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ekim ayında denize açılacak ilk yerli sismik arama gemisi Turkuaz'ın hem madencilik faaliyetlerinde kullanılacağını hem de deniz altındaki yaşamı inceleyeceğini anlatan Yıldız, "Barbaros, petrol ve doğalgaz ile alakalı denizlerimizi süpürüyor. Madencilik için de bu aynı şekilde geçerli. 50 santim yüksekliğinde denizin altının komple maden olduğunu düşünelim, onun sıyrılması gerekiyor. Böyle bir zenginliğimiz var, bunun kanun alt yapısını hazırladık. Bu gemi (Turkuaz) deniz canlılarının, denizlerdeki hayatın, kirlilik ve temizlik oranının da bilinmesine yarayacak" diye konuştu. 

Yıldız, Barbaros Hayrettin Paşa'yı bir süreliğine 14 milyon dolara kiraya verdiklerini, bu sayede harcanan paranın birkaç yıl içerisinde kendisini amorti edebileceğini söyledi. Turkuaz için harcanan paranın da aynı şekilde amorti edileceğine inandığını ifade eden Yıldız, şöyle konuştu: "Turkuaz için harcadığımız 300 milyon lirayı da biz inşallah alacağız. Turkuaz'dan sonraki hedef Türkiye'nin bir sondaj gemisi, sondaj platformuna sahip olmasıdır. Şu anda ham petrol varil fiyatlarının düşmesinden dolayı bir kısım sondaj gemilerinin ucuzladığını gördük. Petrol platformlarını günlük 1 milyon dolar civarında kiralıyorduk. Bundan sonra kendimiz bunu yapmış olacağız, bu tür yatırımlar da kendisini 3-4 yılda amorti eden yatırımlardır. Tuzla'nın bu mühendislik seviyesine çıktığını gördük. Türkiye firmalarından şu anda Hazar'da platform yapanlar var. Bizim yerli sanayideki bir kısım pahalı üretimlerimizin bile gerçekleşmesi adına tercih edilmesi gereken bir nokta olduğu kanaatindeyim. Türkiye'de yaptırmak için irademizi korumuş olacağız."