'Bu kronik sorunun çözümü ekonomiye ivme kazandırır'

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, ''Bu kronik sorunun çözülmesi, ekonomimiz için de ivme yaratacak. Barış umudunun bu kez boşa çıkmamasında hepimize görevler düşüyor'' dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 
 
İSTANBUL - İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, terör sorununun çözümünde önemli bir eşiğin atlandığını belirterek, ''Bu kronik sorunun çözülmesi, ekonomimiz için de ivme yaratacaktır'' dedi.
Küçük, İSO'nun Mart ayı olağan meclis toplantısında yaptığı konuşmada, enerji konusuna değinerek, enerjinin, dünya siyasetinin uluslararası ekonominin temel dinamiklerinden biri olduğunu söyledi.
Gündelik hayatın konforlu bir şekilde devamının her geçen gün daha fazla enerjiye bağımlı hale gelmesi ile enerjinin daha da önemli hale geldiğini anlatan Küçük, Çin başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin enerji talebinin arttığını vurguladı.
Türkiye'nin de bu ülkelerden biri olduğuna işaret eden Küçük, ''Nüfusumuz ve büyüme hızımız arttıkça, enerji talebimiz de artmakta. Hal böyleyken kaynaklar açısından yeterince zengin değiliz. Enerjide ülkemiz net ithalatçı durumda. Buna karşın, Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın en zengin fosil yakıt rezervlerine yakın coğrafi konumumuz nedeniyle, enerji koridoru olmak gibi bir avantajımız var'' diye konuştu.
Küçük, 21. yüzyıl tarihinin enerji üzerinden yazılabileceğini, bu tarihin yazıldığı ve sahnelendiği en önemli bölgelerden birinin ise Ortadoğu olduğunu ifade ederek, halklarının ise zengin petrol kaynaklarının bedelini, sonu gelmeyen çatışmalar ve baskı rejimleri ile ödediğini belirtti.
Suriye başta olmak üzere, bölgede halen çatışmaların ve belirsizliğin devam ettiğini dile getiren Küçük, ''Ancak son dönemde Ortadoğu'nun ve Arap Baharı'nın geleceği üzerinde de etkili olacak, bizim de Türkiye olarak doğrudan tarafı olduğumuz iki önemli gelişme yaşandı. Geçtiğimiz hafta, İsrail Türkiye'den özür diledi. İkinci gelişme, çok büyük acılara, maddi kapılara yol açan terör sorununun çözümünde çok önemli bir eşik atlandı ve önemli bir mesafe kaydedildi. Bu gelişmeyi çok önemli buluyor ve destekliyoruz'' şeklinde konuştu.
Küçük, yıllardır içten içe kanayan, enerji kaybettiren bu yarının sarılmasının, Türkiye'nin gücüne güç katacağını ifade ederek, ''Türkiye'nin bu sorunu çözmesi, hiç kuşkusuz Ortadoğu'daki denklemi de etkileyecektir. Çözüm yolunda alınan bu mesafenin, elde edilen bu zeminin iyi değerlendirilmesinde ve barış umudunun bu kez boşa çıkmamasında, ilgili tüm taraflara, toplumun tüm kesimlerine, hepimize görevler düşmekte. Bu kronik sorunun çözülmesi, ekonomimiz için de çok önemli bir ivme yaratacaktır'' yorumunu yaptı.
 
''Dünyadaki kömür tüketiminin yarısı Çin tarafında yapılıyor''
 
Kadir Has Üniversitesi Strateji Geliştirme ve Araştırma Koordinatörü Prof. Dr. Volkan Ediger de, toplantıda, ''Dünyada Enerji Konusundaki Son Gelişmeler ve Türk Sanayiine Yansımaları'' başlıklı bir konuşma yaptı.
Kullanılan yakıtların yüzde 90'ını fosil yakıtların oluşturduğunu, bu nedenle fosil yakıtların dünya genelinde büyük önem taşıdığını belirten Ediger, dünyanın petrol bakımından en zengin ülkelerinin Venezuella, Suudi Arabistan ve Kanada olduğunu vurguladı.
Ediger, ''Amerika ve Avrupa sürdürülebilir bir petrol politikasına sahip değil, kısa bir süre sonra rezervleri bitecek ve dışa bağımlılıkları artacak'' öngörüsünde bulundu.
Doğalgazda en büyük rezervin Rusya, İran ve Katar'da olduğunu hatırlatan Ediger, şöyle konuştu:
''Amerika, Kanada, Çin ve Norveç'in sürdürülebilir bir doğalgaz politikası yok. Avrupa'nın da doğalgaz konusunda kötü durumda olduğunu söylemek mümkün. Dünyadaki kömür tüketiminin yarısı Çin tarafında yapılıyor, bunu Amerika takip ediyor. Kömür rezervlerinin yüzde 75'i hala yer altında çıkarılamamış halde. Bunun nedeni petrol tüketimine geçilmiş olmasıdır. Tarihi süreçte kullanılan enerji kaynakları bakımından odunun yerini kömür, kömürün yerini petrol aldı. Zamanla petrol ise yerini doğalgaza bıraktı. Bundan sonra ise daha yeşil enerjiye geçiş olacak.''
 
''Kömür ve kayagazından sonra buzgazı''
 
Ediger, son 9 yılda Çin'in kömür tüketimini 2 kat artırdığını dile getirerek, ''Çin, temiz kömür teknolojisini geliştirerek bunu başardı. Çin'de ortalama, haftada bir santral yapılıyor'' dedi.
Çin'in bu yükselişi karşısında Amerika'nın bir şeyler yapmak zorunda olduğunu hissederek, kömür ve kayagazı konusunda iki yeni teknoloji geliştirdiğini belirten Ediger, kaya ve kömür gazlarının yanı sıra son teknoloji modelinin ise buzgazı olduğunu ifade etti.
Ediger, Japonya'nın son 9 yıldır bu konuda çalıştığını vurgulayarak, ''Sonunda başardı. Bu gaz çok fazla sıcaklık ve basınç olmadan katılaşmış halde bulunuyor. Buzgazının dünyadaki rezervlerine baktığımızda en zengin yer Karadeniz'in tabanıdır. Bu gaz Türkiye için son derece önemlidir. Kaya gazının da Güneydoğu Anadolu'da bol miktarda bulunduğunu tahmin ediyoruz. Kömür gazı konusunda da çok ciddi çalışmalar yapılıyor. Karadeniz'deki buz gazı konusunda ise Japonya ile önemli çalışmalar sürdürülüyor'' diye konuştu.
Ediger, enerjinin yükseliş trendinde olduğunu, artık ucuz enerji döneminin bittiğini, hatta belirli dönemlerde bazı krizlerin yaşanacağını da sözlerine ekledi.