'Mavi Hat Operasyonu'nda 71 sanığın yargısına devam edildi

Ankara Ağır Ceza Mahkemesindeki davaya, yargılanan sanıklar ile sanık ve müdahil avukatları katıldı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - BOTAŞ'taki "yolsuzluk" iddiaları üzerine, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde başlatılan "Mavi Hat Operasyonu"nun ardından haklarında dava açılan 71 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın sabahki oturumuna, tutuklu ve tutuksuz yargılanan sanıklar ile sanık ve müdahil avukatları katılırken, bazı sanık yakınları duruşmada izleyici olarak bulundu.

Hakkında yakalama emri bulunan sanık Erhan Peker, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, başka herhangi bir firma yetkilisine "çıkma parası" vermediğini kaydetti. Peker, "1'er milyon dolardan 6 firmaya toplam 6 milyon dolar vermem mümkün değil. Bu parayı verseydim iflas ederdim" dedi. Yunanistan Deniz Geçişi diye adlandırılan ihale ile ilgili olarak idare tarafından firmasına, gecikme olduğu gerekçesiyle 2 milyon dolar ceza kesildiğini ve bu cezayı ödediklerini belirten Peker, "İyi ki bu parayı ödemişim. Yoksa bu husus bile aleyhime delil olarak kullanılırdı" diye konuştu.

BOTAŞ'tan alacağı avans ve hak edişleri tahsil etmeye çalışmasının suç olmadığını, aksine bunun normal olduğunu anlatan Peker, 1 yılı geçmesine rağmen hak edişlerinin ödenmediğini, iddia edildiği gibi rüşvet vermiş olsaydı bu kadar gecikmenin söz konusu olmayacağını söyledi. "Çorum" adlı ihalelere katıldığını, ancak bu ihaleleri kazanmasına rağmen kendisine verilmediğini ifade eden Peker, "İhaleler iptal edildi. Eğer rüşvet vermiş olsaydım ihaleler iptal olmaz ve bana verilirdi" dedi.

Kompresör işinde yıllardır çalıştığını ve tecrübeli olduğunu belirten Peker, kompresör ihalelerinin, daha fazla katılımın olması ve fiyat yüksekliği nedeniyle iptal edildiğini savundu. Peker, ihalelerin yaklaşık maliyetlerini de yasaya aykırı bir biçimde öğrenmesinin söz konusu olmadığını iddia etti. Hakkında yakalama emri bulunan bir diğer sanık Mustafa Bülent Karaaslan ise dava konusu olayların meydana geldiği tarihte, birkaç arkadaşıyla kurduğu ve mekanik işleri üzerine çalışan bir firmalarının olduğunu kaydetti.

Nazilli-2 adı verilen ihale için Limak Firması'na maliyet teklifi hazırladıklarını belirten Karaaslan, ancak söz konusu ihalenin daha sonra iptal edildiğini ifade etti. Aynı ihalenin ikinci kez düzenlenmesi sırasında ise Doğan Jeotermal Firması ile birlikte teklif hazırladıklarını kaydeden Karaaslan, bu ihalenin de daha sonra iptal edildiğini belirtti. Sanıklardan İbrahim Selçuk, Bahattin Özdemir, Nihat Sürgüt ve Lokman Usta'yı tanıdığını kaydeden Karaaslan, iddianamede üzerine atılı suçları işlemediğini savundu.

Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, sanıkların ifadelerinin alınmasının ardından, öğleden sonra devam etmek üzere duruşmaya ara verdi. Öte yandan, bugünkü duruşmaya katılan Nihat Özdemir, korumalarıyla geldi. Özdemir ve beraberindekiler duruşmaya ara verilmesinin ardından Ankara Adalet Sarayı'ndan ayrıldı.