'Onun kolunu koparırız'

Başbakan Davutoğlu, ''Kim herhangi bir şekilde harama bulaşırsa, kardeşimiz de olsa onun kolunu koparmaya kararlıyız'' dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, kamu düzenini kim tahrip etmek isterse onun karşısında çelik bir iradeyle duracaklarını belirterek, "Aynı şekilde, çözüm süreci yönünde kim adım atarsa onunla birlikte tam bir merhamet ve rahmet yolunda yürümeye devam edeceğiz" dedi. 

Partisinin Ankara Spor Salonu'nda yapılan Ankara İl Kongresi'nde konuşan Davutoğlu, Anadolu ve Trakya'yı adım adım dolaştıklarını, birlik ve bütünlüğe yürüdüklerini dile getirerek, muhalefet partilerinin ise kendi içlerinde mücadeleye başladıklarını söyledi. 

Çözüm süresi yolunda çok önemli adımlar attıklarını anlatan Davutoğlu, sürecin bir an önce başarıya ulaşmasını arzu ettiklerini ve beklediklerini kaydetti. 

Davutoğlu, AK Parti'nin, çözüm süreciyle ilgili bu kararlılığı devam ederken, 6-7 Ekim olaylarıyla şiddet yanlılarının, vandalların, dışarıdan aldıkları talimatlarla Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu şiddet sarmalına sokmak istediklerini belirtti. Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Zannettiler ki biz bu şiddet sarmalının esiri olacağız. Olmadık. Hemen gerekli tedbirleri aldık. İç güvenlik reformu ve özgürlüklerin korunmasıyla ilgili yasa paketimizi hazırladık. İki vurguda bulunduk, kamu düzeni ve çözüm süreci birbirinin alternatifi değildir. Hem kamu düzenini tesis edeceğiz hem de Çözüm Süreci'ni kararlı şekilde yürüteceğiz. Buradan bir kez daha aziz milletimize teyiden taahhütle söz veriyoruz ki kamu düzenini kim tahrip etmek isterse onun karşısında çelik bir iradeyle duracağız. Aynı şekilde, çözüm süreci yönünde kim adım atarsa onunla birlikte tam bir merhamet ve rahmet yolunda yürümeye devam edeceğiz. Bu tahribat karşısında biz hep şunu söyledik; 'onlar tahrip etseler de biz inşa etmeye devam edeceğiz'. Onların yaktıkları, yıktıkları mekanlarda biz gül yetiştireceğiz. Kamu düzenini teminat altına almak için gerekli adımları attık. Ayrıca bu tahribattan zarar gören bütün vatandaşların gördükleri zararı tazmin ettik, her bir kamu binasını çok daha güzel şekilde yeniden inşa ettik. Başta rahmetli Yasin Börü olmak üzere, bu terör ve şiddette toprağa düşmüş, katledilmiş bütün vatandaşlarımızın hesabını sormaya devam edeceğiz. Yasin Börü'nün katil zanlılarını yakaladık. Herkes bir kez daha bilsin ki bu topraklarda, vatandaşlarımızın saçının bir teline dokunan dahi hesabını verecektir."

'Bütün milletimiz tek bir yürek, tek bir yumruktur'

Davutoğlu, çözüm süreci konusundaki kararlılıklarından hiçbir zaman fedakarlık etmeyeceklerini vurgulayarak, milli birlik ve beraberliği, vatandaşların dilini, kültürünü, örfünü, bütün çeşitlilikler içinde yaşama özgürlüğünü de korumaya devam edeceklerini ifade etti. 

Alevi-Sünni ihtilafı çıkarmaya çalışanlar için, son 116 gün içinde kardeşliği ihya edebilmek için büyük gayret sarf ettiklerini dile getiren Davutoğlu, Hacı Bektaş ve Tunceli'ye yaptığı ziyaretleri hatırlattı. Davutoğlu, "Bizim siyaset, tarih anlayışımızda, Kürt, Türk, Zaza, Alevi, Sünni gibi ayrımlar olmamıştır, olmayacaktır. Bütün milletimiz tek bir yürek, tek bir yumruktur, tek bir zihindir, tek bir gönüldür. Buradan bir kez daha bizi bağrına basan Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Zaza bütün kardeşlerime, Hacı Bektaş'a, Tunceli'ye selam ediyorum, bu kardeşliğimizin gereği olan her türlü tedbir alınacak ve demokratikleşme çerçevesinde, milli birlik ve beraberliğimizi teminat altına alacağız" diye konuştu. 

Yapacakları önemli bir inşa faaliyetinin de siyaset alanında olacağını kaydeden Davutoğlu,  milli iradeyi her halükarda, mutlaka egemen kılacaklarını, hiçbir darbe ve vesayete izin vermeyeceklerini kaydetti. 

Başbakan Davutoğlu, AK Parti kadrolarının son 12 yıl içinde bir çok darbe ve vesayet teşebbüsü gördüğünü, bunların karşısında dimdik durduklarını ve durmaya devam edeceklerinin altını çizdi.  

'Birbirlerine karşı darbe yapmaya kalkıştılar'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, TBMM'de Mısır darbesini desteklediğini ifade eden Davutoğlu, bunun üzerine Kılıçdaroğlu'na "Darbecisiniz" dediğinde, Kılıçdaroğlu'nun alındığını anlattı. Davutoğlu, şöyle devam etti: 

"Ama o günden bu güne Kılıçdaroğlu'nun ağzından, 27 Mayıs, 12 Mart darbesine karşı bir şey duydunuz mu, 28 Şubat darbesine karşı bir ses duydunuz mu, duymadınız. Çünkü CHP'nin zihniyet köklerinde darbe anlayışı vardır. Baktılar ki AK Parti döneminde Türkiye'de darbe yapmak artık mümkün değil, bu sefer, darbe kültürü devam ettiği için, gittiler Şişli Belediyesinde birbirlerine karşı darbe yapmaya kalkıştılar. İbret vesikasıdır. Kılıçdaroğlu, 'Biz İstanbul'u nasıl yönettiysek, Türkiye'yi de öyle yönetiriz' diyordu. Şimdi işte er meydanı, Şişli'yi yönetebiliyorlar mı? Şişli'de haftalardır süren kargaşaya Kılıçdaroğlu müdahale edebiliyor mu, liderlik gösterebiliyor mu? Melih Gökçek başkan haklı, 'Kılıçdaroğlu'nu Allah CHP'nin başından uzaklaştırmasın' diyelim. Bir ilçede dahi birbirlerine karşı darbe yapmaktan iş yapmaya vakit bulamıyorlar. Biri diyor ki eşleri de devreye girdi, 'bizi tehdit ediyorlar' diyor, diğeri 'hayır tehdit etmiyoruz, onlar haklarımızı gasp ediyorlar' diyor. Bir Şişli'yi idare edemeyen, Türkiye gibi büyük bir ülkeyi idare edebilecek beceriyi gösterebilir mi? Zaten millet Kılıçdaroğlu ve ekibine bu ülkede değil 4 yıl, 4 dakika bile iktidar yüzü göstermez. Onların zihniyetini bilir."

'28 Ağustos’ta demokrasi tarihinin örnek bir kongresini yaptık'

Davutoğlu, 28 Ağustos’ta, yine Arena Spor Salonu'nda, tüm demokrasi tarihinin örnek bir kongresini yaptıklarını anımsatarak, "Bir vefa, sadakat, ahlak ve erdem kongresiydi. O olağanüstü kongremizde, benim omuzlarıma büyük bir mesuliyet yüklendi. İşte bu salonda, o mesuliyeti üstlenirken, Türkiye’nin, yeni Türkiye’nin bir inşa ve ihya dönemi olduğunu ifade etmiştim. 9 maddede bu inşa ve ihya döneminin temel ilkelerini, buradan sizlerle paylaşmıştım. 28 Ağustos’tan bu yana 116 gün geçti, dolu dolu 116 gün" diye konuştu.

'Dava meşalesi hep ayaktadır'

Konuşması sırasında, partililerin artan coşkusuna işaret eden Davutoğlu, "Bu heyecan, bu aşk bize bir şey söylüyor, AK Parti’de heyecan bitmez, aşk ve aşkın alevi hiçbir zaman sönmez. Dava meşalesi, hep ayaktadır" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, 28 Ağustos’taki büyük kongrede, yeni Türkiye’nin inşa programını ilan ettikten sonra geçen sürede gelinen noktanın muhasebesini ortaya koymak istediğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"116 gün sonra ne yaptığımızı, nereden nereye geldiğimizi bir kez daha muhasebe edelim. Birincisi, yeni Türkiye’nin zihniyet ve psikolojik altyapısı, özgüvendir, demiştik. 12 yıl içinde, bizim her alanda yaptığımız özgüven devrimidir. 12 yıl önce psikolojik olarak çökmüş, moral olarak iddiasını kaybetmiş bir halktan, 12 yıl içinde küresel lider olma iddiasındaki yeni bir Türkiye’ye doğru yürüme kararlılığını gösteren bir milli yürüyüşü başlattık. Aziz Ankaralılar, işte geçen sene Gezi olaylarıyla birlikte bir provokasyon başlatıldı. Daha sonra, 17 Aralık, 25 Aralık kumpaslarıyla, çatı aday planlamalarıyla milletimizin özgüveni tahrip edildi. Hep beklediler ki bütün tuzaklardan sonra millet özgüvenini kaybetsin, millet yeise düşsün, paniğe kapılsın, milletin temsilcileri ile millet arasına uçurum girsin, izin vermedik. 28 Ağustos'ta burada kongreyi topladığımızda, size ve milletimize verdiğimiz ilk söz, kim ne yaparsa yapsın özgüvenle yürümeye devam edeceğiz."

'Milletimizin özgüveni sapa sağlam ayakta'

"Şimdi 116 gün içindeki, Türkiye’nin atmosferine bakınız. Kobani bahane edilerek çıkartılan olaylara ve birçok perde arkası oyunlara rağmen, AK Parti kadroları, bir şeyi ispat ettiler ki AK Parti ayaktayken, bu partinin yücelttiği değerler ayaktayken milletimizin özgüveni sapa sağlam ayakta olacaktır" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Kimse bu özgüveni yıkmaya, tahrip etmeye muktedir olamayacaktır. Bu salondan bir kez daha haykırıyoruz, millet ile bütünleşmiş AK Parti kadroları özgüven için geleceğe yürümeye devam edecektir. Bütün Anadolu’yu dolaşıyoruz. Her yerde gördüğümüz, bütün tezgahların karşısında milletimizin partimize, hükümetimize, en önemlisi kendisine olan güveni hiç kaybetmediğidir. Bu güven, hiç bir zaman kaybolmayacaktır. İkinci temel ilke, milleti bir arada tutan sosyokültürel beraberlik, milli birlik ve beraberlik, dedik."

'Aziz vatanımızı karış karış dolaşmaya devam edeceğiz'

Davutoğlu, 28 Ağustos’daki kongreden bu yana 30'a yakın ilde vatandaşlarla buluştuğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Arkadaşlarımızla kongre takvimini yaparken, dedim ki, 'bu milletin her bir ferdi ile buluşmak için bir gün doğuda, bir gün batıda olacağız. Öğleden önce doğuda, öğleden sonra batıda olacağız. Bir hafta kuzeyde, bir hafta güneyde olacağız.' O günden bu yana, sürekli olarak Anadolu'da ve Trakya’da halkımızla buluşuyoruz. Sembolik öylesine tercihleri yapıyoruz ki bu bütünlüğü gösterelim. İl kongrelerimize, Erzurum’dan başladık. Sembolik olarak, milli iradenin başlangıcı Erzurum Kongresi'nin aziz şehitlerini anarak başladık. Oradan, Balıkesir’e geçtik. Kuvayı milliye ruhunu uyandıran Balıkesir'deki kardeşlerimizle buluştuk. Bir tek şeyi ispat etmek için, Erzurum Kongresi'ndeki Dersimli Abbas Necati Efendi ile Balıkesir’de kuvayı milliye ruhunu temsil eden Vehbi Efendi’nin mirası, AK Parti kadrolarının omuzlarındadır. Adım adım, karış karış, aziz vatanımızı dolaşmaya devam edeceğiz.”

'Kuvayı milliye ruhunu tekrar ayağa kaldırmaya hazır mısınız?'

Konuşmasında, "Millet yeis içindeyken Erzurum Kongresi ile ayağa kalkan ecdadınızın mirasına sahip çıkmaya hazır mısınız?", "İzmir 15 Mayıs’ta işgal altındayken, 2 gün sonra, 17 Mayıs’ta Balıkesir’de Alaca Mescit’te kuvayı milliyeyi ilan eden Vehbi Efendi ve arkadaşlarının izinde yürümeye hazır mısınız?", "Kuvayı milliye ruhunu tekrar ayağa kaldırmaya hazır mısınız?" şeklinde sorular yönelten Davutoğlu,  salondakilerin "evet" karşılığını vermesi üzerine, "İşte milli birlik ve beraberlik budur. İşte milletimizin, her bir ferdini birbiriyle buluşturma ideali budur" ifadesini kullandı.