'Size beş tane lazım'

Türk-Kazak İş Konseyi toplantısında kısa süre Kazakça konuşan Erdoğan, Kazak Başbakana beş çocuk tavsiyesinde bulunduğunu açıkladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME



Türkiye'de 'en az üç çocuk' tartışmasını başlatan Başbakan Erdoğan, şimdi Kazakistan'ı 'karıştırıyor'. Kazakistan'daki temaslarını sürdüren Erdoğan, Başbakanı Masimov'a en az 5 çocuk tavsiyesinde bulunduğunu açıkladı.

Kazakistan Başbakanı Kerim Masimov ile bir araya gelen Erdoğan, daha sonra Türk-Kazak İş Forumu'nda bir konuşma yaptı.

Erdoğan'ın konuşmasına Kazakça başlaması salonda alkışlara ve kahkahalara yol açtı. Kazakça konuşurken konuşması sık sık alkışlarla kesilen ve konuşmakta zorlandığını "zordayım" diye ifade eden Başbakan Kazakça konuşmasının ardından "bugünlük bu kadar" diyerek konuşmasına Türkçe devam etti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan'da, Türk-Kazak Organize Sanayi Bölgesi kurulacağını, ilgili bakanların konuyla ilgili görüşmeleri yaptıklarını bildirdi. Başbakan Erdoğan, Kazak-Türk İş Forumu'na katılarak iş adamlarına hitap etti. Kazakistan Başbakanı Karim Masimov'un Türkçe yaptığı konuşma ardından kürsüye gelen Başbakan Erdoğan da işadamlarını Kazakça "Hürmetli asker adamlar, hoş geldiniz" diyerek selamladı. Başta Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ve Başbakan Masimov olmak üzere Kazak yetkililere gösterdikleri misafirperverlikten dolayı teşekkür eden Erdoğan, "Kendimizi misafir olmaktan ziyade kardeşlerimizin, akrabalarımızın evinde, ata yurdumuzda kabul ediyoruz" diye konuştu.

Nazarbayev'in 2009 yılında Türkiye'ye yaptığı ziyaret sırasında ikili ilişkileri stratejik ortaklık düzeyine taşıyan anlaşma imzalandığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, artık ticari ve ekonomik alanlar başta olmak üzere bu ortaklığın içinin doldurulması, işbirliğinin çeşitlendirilmesi ve derinleştirilmesi gerektiğine değindi. Erdoğan, bu ziyaret sırasında gelecek dönemde yol haritasını belirleyecek imzaları atacaklarını ve Yeni Sinerji Ortak Ekonomi Programı ile işbirliğinde yeni bir sürecin başlatılacağını söyledi. Küresel krizin Türkiye-Kazakistan ekonomik ilişkilerini etkilediğini ancak, bu olumsuz etkinin kısa sürdüğünü belirten Erdoğan, iki ülkenin aldığı tedbirlerle ekonomik ilişkilerin tekrar ivme kazandığının altını çizdi. İki ülke arasında 2011'de 3 milyar dolara ulaşan ticaret hacmini birkaç yıl içinde 10 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini vurgulayan Erdoğan, işadamlarına, "Bu hedefe sizlerin katkıları, çalışmalarıyla yakın vadede ulaşabileceğimize inanıyorum" diye seslendi.

Kazakistan'da petrol, telekomünikasyon, ilaç, kimya, bankacılık, gıda, otelcilik, sağlık, tekstil ve konfeksiyon alanlarında yoğunlaşan Türk yatırımlarının 2,5 milyar dolara ulaştığına dikkat çeken Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"Kazakistan geneline yayılan yatırımlarımız ve müteahhitlik hizmetlerimiz sadece ekonomik açıdan değil istihdam noktasında da önemli boyut kazandı. Müteahhitlerimizce bugüne kadar Kazakistan'da üstlenilen projelerin toplam bedeli 20 milyar dolara yükseldi. Türk dünyasının en genç ve modern başkenti olan Astana'nın inşasına müteahhit, mühendis, mimar ve işçilerimizin katkıda bulunmuş olması bizleri ayrıca memnun ediyor. İlişkilerimizin yeni bir safhaya girdiği bu dönemde karşılıklı ticaretin ve yatırımların çeşitlendirilmesi de önem kazanıyor. Enerji, madencilik, savunma sanayi ve tarım başta olmak üzere potansiyel arz eden yeni alanlara yönelmemizin önem taşıdığını düşünüyorum. İşadamlarımızın Kazakistan'daki santral, baraj, otoyol, demiryolu, tersane, liman ve köprü yapımı gibi büyük projelere girmeleri, lojistik merkezlerinin kurulması ve işletimi alanında daha faal olmaları ekonomik ilişkilerimizin derinleştirilmesi bakımından önem taşıyor. Özellikle barajlar konusunda aldığım bilgilerle konuşuyorum; su noktasında Kazakistan'ın sıkıntısı olabilir, geleceğe yönelik söylüyorum. Halbuki Kazakistan mevcut yüz ölçümüyle inanıyorum ki kışları zaten ağır geçen bir ülke olması hasebiyle, burada su konusunun sıkıntı doğurmaması gerekir. Bunun için atılacak adımların başında da bana göre barajlar gelmektedir. Eğer barajlar noktasında Kazakistan'da bu adımlar atılacak olursa geleceğe yönelik Kazakistan'ın su sorunu diye bir şey asla kalmaz."

Tarihi İpek Yolu'nun yeniden canlandırılmasında önemli adım olacak Bakü-Tiflis-Kars demiryolunun 2013 yılında faaliyete geçmesini öngördüklerini kaydeden Erdoğan, projenin tamamlanmasıyla Avrupa, Kafkasya, Orta Asya, Uzakdoğu ve Güney Asya arasında hızlı ve güvenli bir uluslararası demiryolu ulaşımına sahip olunacağını belirtti. Başbakan Erdoğan, Marmaray'ın da 2013 sonunda bitmesinin hedeflendiğini, böylece Londra'dan Çin'e kadar uzanan bir demiryolu hattı olacağını söyledi. Bakü-Aktau-Hazar geçişinin güçlendirilmesinin önemine dikkati çeken Erdoğan, Hazar geçişli ulaştırma koridorunun bir taraftan buğday, petrol ve madenler başta olmak üzere Kazak ürünlerinin yeni pazarlara ulaştırılmasına olanak sağlayacağını, diğer yandan da Kazakistan'ın transit ülke konumunu güçlendireceğini ifade etti.

Başbakan Erdoğan, "kardeşim" dediği Başbakan Masimov'a, "Ben Türkiye'de biliyorsun, en az 3 çocuk diyorum. Sizin burada en az 3 çocuk değil, en az 5 çocuk demeniz lazım. Çünkü 2 milyon 700 bin kilometrekareyi aşkın bir yüzölçümü, mali imkanlar vesaire bunlar yerinde. Bu nüfusla bu arazi, bu arsa, bu yüzölçümü birbirine uygun düşmüyor. Ama anlaştık. Zaten kendisinin şu anda 3 tane var. Ama şimdilik kaydıyla. Aile meclisinde konuşuyoruz, rahat konuşuyoruz" dedi.

Başbakan Erdoğan, Türkiye mimar, mühendis, müteahhit, işçi ve işadamlarıyla dost, kardeş ve akraba Kazakistan'da çok önemli yatırımlar yapıldığını, aynı şekilde daha fazla Kazak işadamını Türkiye'de görmekten, Türkiye'de yatırım yapmaya teşvik etmekten büyük bir memnuniyet duyacaklarını söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçtiğimiz aylarda ulusal ve uluslararası yatırımcıları da etkileyebilecek çok kapsamlı teşvik paketini uygulamaya koyduk. Kazak işadamlarının bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmelerini istiyorum. Akraba, dost Kazak işadamlarının kardeş ülke Türkiye'nin yatırım imkanlarından yararlanmalarını temenni ediyorum. Türkiye ile Kazakistan iki kardeş, iki akraba ülke olarak birbirlerinden çok uzun süre ayrı kaldılar. Bu ayrılığı, hasreti hızla telafi etmek zorundayız. Biz hükümetler olarak yolları açan, engelleri temizleyen politikalar üretmeye devam edeceğiz. Özel sektörlerimizi, işadamlarımızı bu yollardan geçerek daha fazla işbirliğine teşvik edeceğiz. Bu vesileyle Türkiye ile Kazakistan arasında bir organize sanayi bölgesi İnşallah kuruyoruz ve bununla ilgili bakanlarımız görüşmeleri yaptılar. Süratle bunun da imzalarını atacağız. Kazakistan'da devasa bir organize sanayi bölgesini inşallah birlikte kuracağız. Şu anda 7 maddelik bir eylem planı üzerinde anlaşmış bulunuyoruz. Bununla birlikte inanıyorum ki bu iş forumu geleceğe çok daha farklı bakacaktır."