'Telekulak'ta İçişleri Bakanlığı kusurlu

Yargıtay, mahkeme kararı olmaksızın yasa dışı telefon dinlemesi yapılmasında İçişleri Bakanlığını kusurlu buldu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

ANKARA - Yargıtay, mahkeme kararı olmaksızın yasa dışı telefon dinlemesi yapılmasında, dinlemeyi yapan emniyet görevlilerinin değil, İçişleri Bakanlığının kusurlu olduğuna hükmetti.   

Mahkeme kararı olmaksızın telefon görüşmeleri dinlenen Fuat A, İçişleri Bakanlığı aleyhine tazminat davası açtı. İçişleri Bakanlığı da bu kişiye tazminat ödemek zorunda kaldı. Ancak İçişleri Bakanlığı, Fuat A'ya yasa dışı dinleme nedeniyle ödediği tazminatın, dinlemeyi yapan emniyet görevlilerinden alınması istemiyle mahkemeye başvurdu.

Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi de "davalı emniyet görevlilerinin, gerçekleşen zarardan kasıt ve ihmalleri nedeniyle sorumlu oldukları, davacı İçişleri Bakanlığının dava dışı kişiye ödediği parayı davalılardan rücu hakkının doğduğu" gerekçesiyle davayı kabul etti.

Yasa dışı dinlemeleri yaptıkları iddia edilen Mustafa G, Ahmet Ö. ve diğer emniyet mensuplarının bu kararı temyiz etmeleri üzerine, dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne geldi.

Daire, yasa dışı dinleme yapan emniyet görevlilerinin tazminatla sorumlu tutulmuş olmalarını usul ve yasaya uygun bulmayarak, Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararını oy birliğiyle bozdu.

Dairenin kararında, yasa dışı telefon dinleme iddialarının ardından İçişleri Bakanlığınca başlatılan soruşturma sonucu, "bazı Ankara Emniyet Müdürlüğü görevlilerinin, yasal kurallara uymadan telefonları dinlediklerinin öne sürüldüğü" belirtildi.

Kamuoyunda "Telekulak Davası" olarak yer alan haberler sonucu telefon konuşmaları dinlenen kişiler tarafından idare mahkemesinde çeşitli davalar açıldığı anımsatılan kararda, İdare Mahkemesince, "Anayasa ile güven altına alınan haberleşmenin gizliliği esasının göz ardı edilerek, konuşmaların idare ajanlarınca dinlenmesinde idarenin ağır hizmet kusuru bulunduğunun kabul edildiği" vurgulandı.

Anayasa'nın 129. maddesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 13. maddesine göre, "idarenin, kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlardan dolayı ödemek zorunda kaldıkları tazminatı, sorumluluğu saptanan görevlilerden rücu etme hakkı bulunduğu"na işaret edildi.

Kararda, bu nedenle öncelikle davalı emniyet görevlilerinin olayda sorumlu tutulup tutulmayacaklarının belirlenmesi gerektiğine işaret edildi.