'Türkiye'yi sonu belli olmayan maceraya atmayız'
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, "Biz Türkiye'nin, sonu belli olmayan hiçbir maceranın içerisine atılmasına razı olmayız" dedi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Bütün kamuoyunu ilgilendiren konulardan birinin de Suriye'deki gelişmeler olduğunu aktaran Kurtulmuş, Suriye'deki iç savaşın "vekalet savaşları" ve neredeyse dünyanın bütün silahlı güçlerinin devreye girdiği bölgesel savaş noktasına geldiğini vurguladı.
"Rusya'nın uçaklarıyla Suriye'de yapmış olduğu saldırıların artık alenen bir katliam havasına dönmüş, alenen bir savaş suçu niteliğine bürünmüştür. Bunun için bütün dünyadan, Suriye'de barışı isteyen bütün unsurlardan, Rusya'nın bu saldırgan tavrına karşı sesini yükseltmelerini talep ediyoruz" diyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Türkiye'ye, Suriye sınırları içinden PYD ve IŞİD unsurları tarafından yapılan saldırıların ve açılan ateşlerin hepsine Türkiye'nin karşılık vermiş olması da gerçekten Türkiye'nin ulusal çıkarlarının korumasının bir gereğidir. Şimdi Türkiye'nin kendisine karşı saldırgan tutum sergileyen gruplara karşı kendisini koruma sorumluluğunu yerine getirmesini Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine şikayet etmesi çok anlaşılabilir bir tavır değildir. Esasında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine getirilmesi gereken konu, daha dün Azez bölgesinde hastaneye, sivil bölgelere yapılan saldırı, savaş alanında korunması gereken, ortak olarak savunması gereken alanlara yapılan saldırıların Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine taşınmasıdır. Ama maalesef bizim yıllardır söylediğimiz BM Güvenlik Konseyi öyle bir yer ki kimin gücü, kimin orada bir etkisi varsa onun sözünün geçtiği bir yer. Onun için BM Güvenlik Konseyi ne Suriye krizini çözebiliyor ne Ukrayna ne de dünyanın herhangi bir yerindeki başka bir krizi çözebiliyor. Esas beklediğimiz BM Güvenlik Konseyinin bu tür insanlık ve savaş suçlarına karşı gerçekten sesini yükseltebilir noktaya gelmesidir. Üzülerek ifade ediyorum BM sadece temennide bulunan bir uluslararası kuruluş haline düşürülmüştür."
Amerika ve Rusya'ya samimiyet çağrısı
Rusya Federasyonu’nun açık saldırılarının ortada olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Rusya'nın başka ülkelerin de bu bölgede saldırılarda bulunduğunu söylediğini aktardı.
Numan Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Hadi bakalım Amerika ve Rusya. Eğer samimiyseniz buyurun birlikte BM Güvenlik Konseyi'ne gidin ve deyin ki 'Suriye'de şu bölgeler uçuşa yasak bölgelerdir ve hiçbir ülke burada uçaklarını uçurmasın.' Eğer gerçekten bir tarafta İsviçre'de ve Almanya'da barış masaları kuruyorsanız, o barış masalarından samimi olarak bir sonuç elde etmeyi umuyorsanız, buyurun burada BM'de de uçuşa yasak bölge ilan ederek savaşın gayri insani boyutlarını hiç olmazsa hemen önleyin ve barış masasının elini güçlendirin.
Birleşmiş Milletler'de gücü olanın her türlü katliamı yapabileceği bir zemini hazırlayacaksınız hem de ondan sonra barış masasını kurduğunuzu iddia edeceksiniz. Bu çelişkinin ortadan kaldırılması, Birleşmiş Milletler'in itibarının korunması için de zaruridir. Türkiye olarak da bunu bir kere daha açık yüreklilikle dile getiriyoruz, hem Amerika Birleşik Devletleri'ne hem de Rusya'ya, bu tarihi sorumluluklarını hatırlatıyoruz. Allah muhafaza sorun çözülemez, bu anlamda duyarsız kalınarak uluslararası toplum Suriye meselesinde barışı yakalayamazsa buradaki çatışmaların çok daha uzun süreli çatışmaların habercisi olduğu da aşikardır."
"Türkiye’nin bir maceranın içine atılmasını da istemeyiz"
Türkiye olarak bütün bölgede olanları yakınen takip ettiklerinin altını çizen Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki Türkiye’nin bütün ulusal çıkarlarını koruyacak her türlü tedbiri de alıyoruz, her türlü hazırlığımızı yapıyoruz. Ama sonuçta biz Türkiye’nin, sonu belli olmayan hiçbir maceranın içerisine atılmasına razı olmayız. Denge içerisinde, basiret içerisinde, feraset içerisinde bu bölgedeki bütün gelişmelerin nereye doğru evrildiğini bilen bir anlayışla Türkiye’nin hem milli egemenliğini koruma konusundaki kararlılığımızı koruruz hem de Türkiye’nin bir maceranın içine atılmasını da istemeyiz. Bu çerçevede, kamuoyunun da rahat olmasını temenni ediyorum . Bazen sağdan soldan savaş lobilerinin savaşa dair seslerinin yükseldiğini görüyoruz. İnşallah Türkiye, bu bölgesel türbalansın içine girmeyecektir ve inşallah Türkiye, bu bölgede bir an evvel barışı sağlayacak perspektifi, dünya kamuoyuyla paylaşmaya devam edecek ve barışın sağlanmasına katkıda bulunacaktır." dedi.
'Silopi'de çok ciddi kentsel dönüşüm planı uygulanacak'
Kurtulmuş, "Silopi ilçesinde riskli alanların tespit edilmesi, detaylı son derece titiz bir çalışma, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca tamamlanmıştır. Burada yapı stoğunun yenilenmesi, sağlıksız yapıların kalitesinin düzeltilmesi perspektifiyle çok ciddi kentsel dönüşüm planı uygulamaya konulacaktır" dedi.
Silopi'de 7 bin 600 binanın bulunduğunu, bu binalardan sadece 400'ünün ağır hasarlı olduğunu, diğer binaların da bir kısmında hasar olduğunu belirten Kurtulmuş, söz konusu çalışmanın, "terör sonrası Silopi'yi düzenleme" faaliyetinin ötesinde oradaki yapı stokunu sağlıklı hale getirmek, bütünüyle Silopi'de yeni bir şehirleşme anlayışının ortaya konulması bakımından örnek teşkil edeceğini ifade etti.
Turizm Acil Eylem Planı
"Turizm Acil Eylem Planı" paketinin Bakanlar Kurulun'a sunulduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Bu paketin üzerinde tartışmalar, Bakanlar Kurulumuzda da yapıldı. Buradaki temel husus, özellikle Rusya'dan gelecek turistlerin ve son zamanlarda özellikle bir takım çevrelerin Türkiye üzerine yapmış olduğu algı operasyonları neticesinde, turizm sektöründe bu yıl yaşanacak olası olumsuz etkilerin, sektörü etkilememesi için neler yapılacak, bunlarla ilgili 11 maddelik bir eylem planı hazırlandı. Bu planın teferruatını önümüzdeki pazartesi günü Sayın Başbakanımız sektörün temsilcileriyle yapacağı toplantıda ayrıntılı bir şekilde ele alacaklar ve kamuoyuyla paylaşacaklar."
Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında düzenlenen toplantı, yaklaşık 4,5 saat sürdü.