2001 krizinin 'survivor'ı oldu yabancılar ortaklık için geliyor

Işıklar Holding, 2001 krizine yatırımda yakalanmış, çalıştığı bankaların büyük bölümü iflas edince aldığı kredilerden doğan borcu 50 milyon dolardan 200 milyon dolara çıkmıştı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Rıza Işık vazgeçmedi, borçlarının tamamını ödedi, yabancı bir fondan aldığı kredinin ödemesini tamamlayıp hisselerini de geri aldı. Bu yıl enerji yatırımlarına hız veren holding kriz öncesi cirosunu da aşıp 450 milyon doları yakaladı. Rıza Işık, Kuzey Irak'ta ilk fabrikalarının kasımda devreye gireceğini, bölgedeki özelleştirmeleri takip ettiklerini açıkladı. Işık, yabancı şirketlerin stratejik ortaklık talepleri  olduğunu ve görüşmelerin yapıldığını da belirtiyor.



Özlem ERMİŞ BEYHAN

İSTANBUL - Türkiye ekonomisinin geçtiği en büyük fırtınalardan biri olan 2001 krizine açık denizde yakalanan Işıklar Holding, tüm borçlarını ödedi, yabancı fona verdiği hisseleri geri aldı ve bu yıl kriz öncesi cirosunu da aşarak 450 milyon doları buldu. Geminin kaptanı Rıza Kutlu Işık, teknesinde avladığı Türkiye denizlerinde yakalanan ilk beyaz marlin'le fotoğrafını gösterirken yaşadığı mutluluğu gizlemiyor. Işık, şirketinin yeni yatırımlarından söz ederken aynı heyecanı Kuzey Irak'ta peşine düştüğü enerji yatırımı fırsatlarını anlatırken de yaşıyor. Kriz sonrası küllerinden doğan Işıklar Holding asıl büyük balığı ilk fabrikasını açmaya hazırlandığı Kuzey Irak'ta yakalayacağa benziyor.

İyi idare ettik

Işıklar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıza Kutlu Işık yaşadıkları süreci şöyle özetliyor: "2001'de, çalıştığımız İş Bankası hariç bütün bankaların batması ile İstanbul Yaklaşımı'na giren ilk firma olduk.

ADM adlı yabancı bir fonu gruba ortak ettik ve banka borçlarımızı 2006 yılında kapattık. Bu son 5 sene ADM Capital ile holding seviyesinde ortaklığımız devam etti. Bu yılın ocak ayı itibariyle onlara olan borcumuz silindiği gibi holdingin hisselerini de geri aldık ben ve kardeşlerim olarak. O manada krizin izleri de silindi diyebiliriz. ADM de bizimle ortaklık sürecinden gayet memnun ayrıldı. Hem verdiği krediyi faiziyle tahsil etti, hem de hisselerini satma imkanı buldu. Biz açıkçası bu şartlar altında krizi iyi idare ettiğimizi düşünüyoruz. Bütün bankaların battığı, ülkenin krize girdiği, çimento tüketiminin 35'ten 25 milyon tona düştüğü, pazarlarımızın çok etkilendiği bir süreçte hem borcu yapılandırdık, bankalar- kamu tüm kesimlere borcumuzu ödedik, grubun ana işlerini bu arada elde tutmayı başardık."

Krizden çıkarken Işıklar Holding elbette bazı ağırlıkları atmak durumunda kalmış. Bulgaristan, Mısır, ABD... Bu ülkelerdeki fabrikalarını elden çıkardı holding ve yurtiçine odaklandı. Ancak Işık ‘iş'in iyi tarafından bakan bir yönetici profili çiziyor: "Yurtdışındaki bir takım işlerimizden çıkmamız icap etti ama bugün grubun geldiği nokta daha kuvvetli. Borçsuz, daha sağlam bir mali yapıda. Bu açıdan her işte bir hayır vardır diye düşünüyoruz."

Çalışan sayısı artıyor

[PAGE]

Çalışan sayısı artıyor

Rıza Işık, krizi iyi idare ettiklerini söylüyor ve bu sözün altını önemli bir ciro rakamı ile dolduruyor. Kriz öncesi 350 milyon dolarlar seviyesindeymiş Işıklar Holding Cirosu. 2001 sonrası 50 milyon dolara kadar düşmüştü ciro. Rıza Kutlu Işık, bu yıl sonunda cironun 450 milyon dolara ulaşacağını açıklıyor. Böylece Işıklar Holding yeniden bir ayağını yurtdışına, Yunanistan ve Kuzey Irak'a attığı 2012 yılında kriz öncesi cirosunu da aşmış oluyor. Bu noktada söz yabancı yatırımcı ilgisine geliyor. Rıza Işık, halen devam eden görüşmeleri olduğunu açıklıyor. Hem yabancı fonların hem de Işıklar'ın faaliyet gösterdiği sektörlerden global şirketlerin ilgisi yoğun... Rıza Işık stratejik ortaklık teklifleri olduğunu anlatıyor.

Erbil kasımda devrede

Işıklar Holding için bu yıl önemli, kriz sonrasında yurtdışında ilk fabrikasını Kuzey Irak'ta kuruyor. Erbil'deki çimento torbası fabrikasının kasım ayında tamamlanması planlanıyor. Fabrika Işıklar Ambalaj bünyesinde kuruluyor. Işık, "Yatırım bina olarak bitti, elektriği bağlandı, makina ekipman sevkiyatı yapılacak. 80 milyon torba kapasitesi var ama 240 milyon torbaya geçmeyi hedefliyoruz" diyor.

Bu kapasite potansiyelin altında. Bölge yeniden imar ve inşa faaliyetleri nedeniyle global devlerin de radarında. Işık anlatıyor: "Lafarge Kuzey Irak'ta 3 tane çimento fabrikası aldı, 2'si Süleymaniye'de, biri Kerbela'da. Bu 3 fabrikada 100 milyon torba kullanıyor. Biz 80 milyon torba ile onların ihtiyacını bile tam karşılayamayacağız. Dolayısıyla çok çabuk tevsiğ etmemiz gerekecek. Biraz adım adım gitmeyi sevdiğimiz için önce bir hatla başlıyoruz yatırıma. Ama 3 hata çıkarmayı hedefliyoruz. Lafarge şimdiden bizden torba almaya başladı, Çumra'da üretim ihraç ediyoruz şu anda. Üretim başlayınca oradan satacağız."

 

Erbil, Doğu ilimiz gibi

Peki ya güvenlik endişeleri yok mu? Işık, Erbil'e şirket çalışanlarından önce kendisinin gittiğini, bölgenin güvenliğinin Türkiye'nin Doğu illerinden bir farkı olmadığını söylüyor:
"Tamam bombalar patlıyor... Güneyinde bazı yerlerde sorunlar var ama bunun yanında çok büyük bir inşaat hamlesi var orada. Şu an Türkiye'den ithal ediyorlar çimentoyu ama bunun yanında 20 tane de yerel çimento fabrikaları var. Çalışmaz vaziyette, elektrik, işletme sermayesi eksikliğinden... Bunları da bir program dahilinde özelleştiriyorlar." Işıklar Holding işte bu özelleştirmeleri radarına almış durumda, yakından takip ediyor. "Enerji, çimento, torba, kendi se törümüzdeki özelleştirmeleri imkanlar olursa diye izliyoruz. Enerjide bir lisans müracaatımız var; Işıklar Enerji Yapı Holding'in yürüttüğü bir süreç.

Short List'e kaldık. Daha neticelenmedi. Çok büyük imkanlar var Irak'ta. Devlette çok ciddi gaz ve petrol rezervleri olduğu için size çok cazip fiyatlarla elektrik ürettirmek istiyorlar. Bakıyoruz. Şu anda Kuzey Irak'ta büyüme düşüncemiz var. Biz sektörümüzden ilk giden şirketiz tabii, Avrupalılar daha gelmiyorlar."

3 HES projesi yapıyor

[PAGE]

3 HES projesi yapıyor

Işıklar Holding bünyesindeki pek çok şirkette de yatırım var. Işık anlatıyor: "Çemaş'ta bir tevsi  yatırımımız var, Niğbaş'ta bir boşluklu döşeme paneline ilişkin yeni bir yatırım sürecimiz var. Enerjide devam eden HES yatırımlarımız var; Ordu'da , Gümüşhane ve Adana Osmaniye'de 3 tane nehir tipi HES yapyoruz. 70 milyon lira civarında bir yatırım bu. Bunun 25'i realize oldu, gelecek yıl devamını tamamlayacağız. Türkiye'nin büyüme dinamiği ile elektrik ihtiyacı hep artacak. Yenilenebilir enerji bundan sonra bizim odağımızda olacak. Işıklar Ambalaj'ın Kuzey Irak yatırımı var. Çumra fabrikamıza 2 hat yatırımımız oldu."

Işıklar Holding Yunanistan'daki krizi de tuğla yatırımı ile fırsata çevirmiş. Selanikli bir kiremit üreticisi ile stratejik ortaklık yapılmış. Şu anda 10 milyon metrekare kapasiteli, Balkanların en büyük kiremit fabrikası Işıklar markası ve kalitesiyle üretim yapıyor. Rıza Işık, Türkiye'ye bu fabrikadan kiremit verdiklerini anlatarak, "Yunanistan'da kriz inşaat sektörünü çok etkiledi, böylece Türkiye'de kullanabileceğimiz bir kapasite oluştu. Biz de onu değerlendirdik" diyor.

Metemteks üretimi katladı

Işıklar Holding geçen yıl aldığı sentetik iplik üreten Metemteks şirketini de hızla büyütüyor. Işık şu bilgileri aktarıyor: "Geçen yıl aldık, dar dokuma denilen etiket iplikleri ve sentetik iplik üretiyor.
Sektörün lideri. Metemteks'i büyütüyoruz. Aldığımızda aylık üretim ve satışları 30-40 tonken şimdi 80 tonlar seviyesine geldi. İhracata başladık. Bazı yenileme yatırımlarımız oldu. Finansal olarak  kuvetlendirdik yapısını. Pek ağırlık verilmeyen bir yönetim tarzıyla yönetilmiş. O şirketimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Onun haricinde tekstilde yeni bir dala girer miyiz, sanmıyorum. 30 yıllık bir şirket Metemteks, o işe devam edeceğiz."

5 yılda yüzde 50 artar

Rıza Işık şimdi odaklarına enerji sektörünü aldıklarını anlatıyor. "Bizim grubun Özışık İnşaat gibi Devlet Su İşleri'ne yıllardır baraj, santral yapmış bir inşaat şirketi var. Dolayısıyla Özışık'taki know how'ı da değerlendirerek Amerikalıların cherry picking dediği güzel projeleri toplayarak HES yatırımlarına devam edeceğiz. Şu anda 3 tanesi devam ediyor, lisans aşamasında olan 2 HES projemiz daha var. Bir de bir iştirakimiz var, doğalgazdan elektrik üretiyor. HES konularını özellikle geliştirmeyi düşünüyoruz. Bu 3 proje 22 megawatt kapasitesinde. 100 megawatt'a çıkma düşüncemiz var Türkiye içinde." Peki ciro olarak 5 yıl sonrasi için nasıl bir hedef belirlendi? Işık, yüzde  50'lik büyüme öngörüyor. 600-700 milyon dolarlar seviyesi... Işık, "Çok büyük ciro katlamaları satın almalarla geliyor. Öyle bir hedefimiz yok, biz organik olarak büyütmeyi, kârlılık artırıp mali yapılarını kuvvetlendirmeyi hedefliyoruz" diyor.

Karate ve avcılık tutkusu iş hayatının stresini dağıtıyor  Spora olan ilgisi ve hobilerinin profesyonel iş yaşamına katkılarını 3'üncü baskısını yapan "Hayat Mücadele Değil, Mücadele Hayattır" isimli kitabında da anlatan Rıza Işık, 4 Ekim'de Alaçatı'da düzenlenecek 5. Uluslararası Balıkçılık Turnuvası'nda yarışmaya hazırlanıyor. Derin deniz balıkçılığını uzun yıllardır yapan Işık'ın geçtiğimiz günlerde Datça açıklarında yakaladığı Beyaz Marlin cinsi 170 cmlik okyanus balığı, Ege Denizi'nde ilk kez meydana çıkmış. Işık, bu dev balıkla saatler süren mücadelesini heyecanla anlatıyor. Işık aslında karate tutkusu ile anınıyor. Uluslararası hakem olan Işık, 3'üncü dan kara kuşak seviyesine geçmiş.

Bartın'dan vazgeçtik ama 10 ile 10 AVM açacağız

[PAGE]

Bartın'dan vazgeçtik ama 10 ile 10 AVM açacağız

Bartın'da AVM'den vazgeçtik. Şehir içinde AVM olmasın isteyen bir lobi var, küçük esnaflardan...Belediye kendi yerinde imarı büyüteceğine küçülttü. O nedenle yapamadık.

Anadolu'da AVM olmayan 50-150 bin nüfuslu yerlere 10 bin metrekare kiralanabilir alanı olan küçük AVM'ler yapma hedefi ile çalışıyoruz. Riski çok az, potansiyeli çok yüksek.

AVM şirketimizin başına Mithat Akıncı diye bu işin uzmanını aldık. Pek çok şehirde proje geliştiriyor.
Hızımız biraz düşündüğümüzün gerisinde. Bu da biraz imar durumları ile ilgili.

Gayrimenkulde herhangi bir sıkıntı öngörmüyorum. Özellikle yabancılara satışın kolaylaştırması sonrası yabancıların talebinde bir hareketlilik gözlemleniyor.

‘Kurumsallaşma sürüyor, sonunda Işıklar Holding'i de halka açacağız'

Rıza Işık orta vadede hedefinin Işıklar Holding'i de halka açmak olduğunu anlatıyor: "Grupta 5 tane halka açık şirketimiz var 2 alt holding olmak üzere. Bu şirketlerin hepsinde bağımsız yönetim kurulu üyeleri de aramıza katıldı. Colombiya Üniversitesinden öğretim görevlisi var örneğin. İş idaresi konusunda hocalar yönetime girdi. Grubun kurumsallaşma sürecini devamlı ilerletiyoruz. İş etiği ile ilgili bir kitapçık yayınladık, tüm çalışanlar onu okuyup kabul edecek. En sonunda holdingi de halka açarak kurumsallaşmış, sağlam finansal yapısıyla, sürdürülebilir büyümeyi sağlayan bir hale getirmeyi planlıyoruz. Bu biraz da geçmişte yaşadığımız sürecin bizi getirdiği bir nokta. Krizden çıkış sürecinde fon yaratmak anlamında grubun pek çok şirketini halka açmak durumunda kaldık. Böyle olunca onların sahibi olan holdingin değeri, onun sahibi olduğu şirketlerin değeri ile orantılı. Halka açık şirketlerin değeri yükselecek ki holdingi doğru bir değerden halka açabilelim. Holdingin halka arzı 2013'te olmaz, bu dünya konjonktürü ve diğer şirketlerimizin halka açılma perspektifi ile de alakalı."

Kredi komitesinin akrabaları batıktan sorumlu tutulursa...

Rıza Işık, Avrupa'da fırtınalar koparken Türkiye'de tamamen iyimser olunamayacağını düşünüyor. O'na göre Amerika radikal kararlarla önemli bir güç kazandı ama Avrupa'da kriz ötelendi, önümüzdeki aylar ve 2013 pek de sakin geçmeyecek... Türkiye'ye krizin yansımalarının pek olmadığını vurguluyor ancak 2001 krizinin yansımalarının hala etkili olduğunu anlatıyor: "O dönemde bankalar batınca öyle önlemler alındı ki bugün bankaların kredi verirken elini kolunu bağlıyor. Bankaların kredi komitesindeki kişiler batıktan, 3 kuşak akrabalarına kadar sorumlu tutuluyor. Dayınızın oğlu bile batıktan sorumlu tutulunca yüzde 100 teminat alınmadan kredi verilmez hale geldi. Sadece binanın değeri dikkate alınıyor, içindeki makineler kaale bile alınmıyor. Bu durum kredileri daraltıyor. Basel standartlarına burada uyum sağlanması gerekiyor."

Çatışmalar moral bozuyor ama her fabrika bir kaledir

Güneydoğu'da yaşananlar, bir işadamı olarak Rıza Kutlu Işık'ın yatırım iştahını nasıl etkiliyor? Işık yanıtlıyor: "Atatürk'ün bir sözü var: Her fabrika bir kaledir diye. Bizim öncelikli görevimiz
çalışanlarımızı şirketimizi, işimizi iyi yapıp ayakta tutmak, vergimizle devletimizi güçlendirmek. Biz
işadamı olarak buna bakıyoruz. Bence Suriye sorunu er ya da geç çözülecek. Bunlar Esad'ın son çırpınışları. Halkını öldüren bir lider çok uzun süre ayakta kalamaz diye düşünüyorum. Suriye'de sağlıklı bir yönetimin Türkiye'nin PKK sorunun çözümüne de katkısı olacaktır. Bu ara çatışmalar çok ateşlendiği için biz de yansımalarını görüyoruz."

Turgut Işık yönetime geri geldi, sempati büyük

Çocukken fabrikalarda çalışmış Rıza Kutlu Işık. Torba da taşımış, tuğla da yüklemiş. Bunun çok faydasını görmüş. "Bugün çocuklarıma babamın bana davrandığı gibi davranamıyorum ama onları da süreçlere dahil etmeye çalışıyorum. Mesela oğlum Turgut bu yıl holding yönetim kuruluna girdi. Şirkette' Turgut Işık geri geldi' diye büyük bir sempati var." Rıza Kutlu Işık, krizde pek çok akrabası ile arasının bozulduğunu da anlatıyor: "Bir Çin atasözü var; bizeakrabalarımızı şeytan verir, çok şükür dostlarımızı  kendimiz seçeriz. Krizden beri görüşmediğimakrabalarım var ama Mustafa Koç gibi çok dostum  büyük destek oldu."

Bu konularda ilginizi çekebilir