2012 büyümesi: Yüzde 2.2
Büyüme oranı yüzde 2.2 ile hedefin de beklentilerin de çok altında kaldı. Bu büyüme ile GSYH 786.3 milyar dolar, kişi başına milli gelir 10 bin 504 dolar oldu.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Naki BAKIR
ANKARA - 2012'de tüketim ve yatırımlarda frene basılması nedeniyle yavaşlayan Türkiye ekonomisinin büyüme oranı son çeyrekte yüzde 1.4'le son 13 çeyreğin en düşük düzeyine indi. Yılın tümündeki büyüme ise yüzde 2.2 ile hedefin ve beklentilerin çok altında kaldı. Böylece kriz yılı 2009'dan sonraki dönemin en düşük büyümesi kaydedildi. Bu büyümenin tek kaynağını da geçen yıl "altın ihracatı"nda yaşanan sürpriz arızi artış sayesinde kaydedilen net ihracat artışı oluşturdu. İşte açıklanan büyüme oranının rakamlarla analizi:
1 - Son çeyrekte sıfır çekti!
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yılın üçüncü çeyreğine ilişkin gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) gerçekleşmelerini açıkladı. Buna göre üretim yöntemiyle hesaplanan GSYH, 2012'nin dördüncü üç aylık döneminde önceki yılın aynı çeyreğine göre cari fiyatlarla yüzde 7.4 artışla 364.2 milyar TL, sabit fiyatlarla yüzde 1.4'lük artışla 29.9 milyar TL oldu. Takvim etkisinden arındırılmış sabit fiyatlarla GSYH son çeyrekte, önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 1.4'lük artış gösterirken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH değeri bir önceki çeyreğe göre aynı kaldı; yani bu bazda son çeyrek büyümesi yüzde 0 (sıfır) oldu.
Bu arada ilk çeyrek büyüme oranı 3.4'ten yüzde 3.3'e, ikinci çeyrek büyüme oranı da yüzde 3'ten yüzde 2.9'a revize edilirken, üçüncü çeyrekte yüzde 1.6 olan büyüme oranı değişmedi.
2 - Yumuşak değil sert düşüş oldu
Yılın tümünde cari fiyatlarla GSYH yüzde 9.2 artışla 1 trilyon 416.8 milyar, sabit fiyatlarla yüzde 2.2 artışla 117.8 milyar lira; dolar cinsinden karşılığı ise yüzde 1.6 büyüyerek 786.3 milyar dolar oldu. Yıllık yüzde 2.2'lik büyüme oranı, başlangıçta düşük belirlenen, sonra daha da aşağı çekilen hedefin çok altında gerçekleşti. Bu yıl "yumuşak iniş" senaryosuna göre başlangıçta yüzde 4'le düşük bir büyüme oranı hedeflenmiş, ekonomideki yavaşlamanın öngörülenin üstünde olması nedeniyle 2013-2015 Orta Vadeli Programı kapsamında 2012 gerçekleşme tahmini yüzde 3.2'le daha düşük bir düzeye çekilmişti.
Geçen yıl kişi başına GSYH değeri cari fiyatlarla 18 bin 927 TL (10 bin 504 dolar) olarak hesaplandı. Kişi başına milli gelir 2011'deki 10 bin 469 dolarlık düzeyine göre yüzde 0.3 arttı.
3 - Büyümenin tek kaynağı net ihracat
Geçen yıl özel tüketimde ve özellikle yatırımlarda hızlı düşüş yaşanırken, geçen yılki büyümenin kaynağını; "altın ihracatı"nda yaşanan sürpriz artış sayesinde kaydedilen net ihracat artışı oluşturdu. İran'a petrol karşılığı "altınla ödeme"nin ihracat olarak gösterildiği iddiaları nedeniyle tartışmalı hale gelen "altın ihracatı" kaleminde arızi olarak yaşanan rekor artış sayesinde net ihracatta hızlı bir büyüme kaydedildi.
DÜNYA'nın harcamalar yöntemiyle GSYH verileri ile yaptığı hesaplamaya göre sabit fiyatlarla özel tüketim geçen yıl yüzde 0.7 gerilerken, stok değişimi de dahil toplam yatırımlardaki düşüş yüzde 7.5'e ulaştı. Özel sektörün gayri safi sabit sermaye oluşumundaki yüzde 4.5'lük küçülme bunda etkili oldu. Geçen yıl özel tüketimdeki düşüş büyümeyi 0.5 puan, yatırımlardaki gerileme de 1.9 puan aşağı çekti. Buna karşılık yıllık ihracat sabit fiyatlarla yüzde 17.2 artış gösterdi, ithalattaki değişim ise sabit fiyatlara göre "sıfır" oldu. Başka deyişle net ihracat yılın tümünde yüzde 17.2 arttı. Geçen yıl net ihracat GSYH büyüme oranına 4.1 puan katkı yaptı. Geçen yıl yüzde 5.7 artan kamu tüketimi de büyümeye 0.6 puan katkı sağladı.
4 - Temel sektörler durma noktasında
Geçen yıl imalat sanayii, ticaret ve inşaat gibi temel sektörlerde büyüme yavaşlayarak durma noktasına geldi. Özellikle toptan ve perakende ticarette son iki çeyrekte negatif olan büyüme, yıllık bazda yüzde 0.1'de kaldı. Sektör, önceki yıl yüzde 11.2 büyümüştü. Önceki yıl yüzde 10 büyüyen imalat sanayiinde geçen yılın son çeyreğinde sıfır, tümünde ise sadece yüzde 1.9 büyüme yaşandı. Yıllık büyüme inşaatta da yüzde 0.6'la çok düşük çıktı.
2011-2012 karşılaştırmasında büyüme oranının tarımda yüzde 6.2'den yüzde 3.5'e, madencilikte yüzde 3.9'dan yüzde 0.8'e, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 8.8'den yüzde 3.5'e, oteller ve lokantalarda yüzde 9.7'den yüzde 3.4'e, ulaştırma, depolama ve haberleşmede yüzde 10.5'ten yüzde 3.2'ye, mali aracı kuruluş faaliyetlerinde yüzde 9.6'dan yüzde 3.2'ye düştüğü belirlendi. Konut sahipliğinde yüzde 1.7 ile önceki yılkine yakın düşük bir büyüme yaşandı. Gayrimenkul, kiralama ve iş faaliyetlerinde büyüme yüzde 9.3'ten yüzde 6.6'ya, eğitimde de yüzde 5.1'den yüzde 4.3'e gerilerken, sağlık işleri ve sosyal hizmetlerde büyüme oranı yüzde 5.3'le değişmedi. Yıllık büyüme dolaylı ölçülen mali aracılık faaliyetlerinde de yüzde 12.4'ten yüzde 3.4'e gerileyerek sert bir düşüş gösterdi.