21. Yüzyıl Teknolojileri ve Ülkelerin Geleceği

Bekir KAVRUK, dunya.com için değerlendirdi

Avrupa'da 16.yüzyılda başlayan Rönesans hareketi bilgiye 3.boyut olarak “Derinlik=Bilinç” kazandırması itibarıyla batı toplumlarına dünya hakimiyetini kazandırmış olup, başta Türkiye olmak üzere İslam toplumları bilgiden “3.Boyut Bilince” sıçramayı bir türlü başaramamanın sıkıntılarını yaşamaktadır.

1960'lı yıllarda başlayıp, 90'lı yıllarda hız kazanan ve 4. boyutu ifade eden dijital teknolojiler özellikle iletişim alanında tüm dünya da mesafe ve zaman sorununu yok ederek 21. yüzyılın şekillenmesinde inanılmaz roller oynamaktadır.

Bill Gates, Steve Jobs ve Mark Zuckerberg  gibi dâhiler 4.boyut teknolojilerinin yol açacağı yeni vizyonları çok önceden görüp bu teknolojileri kendi alanlarında zirveye taşıyarak çok kısa zaman dilimlerinde hem kendilerini hem de şirketlerini dünyanın en zenginleri arasına sokma başarısını göstermiş bulunmaktadırlar.

4.Boyut teknolojilerinin en büyük dâhisi olan Nikola Tesla'nın daha 100 yıl önceden ortaya koyduğu her biri ayrı hazine özelliği taşıyan, halen de gizem ve gizliliği devam eden birçok teknolojik fikir ve buluşları arasında kablosuz enerji transferinin ayrı bir yeri vardır. Bu teknoloji 19.yüzyıl başlarında bakırdan çeliğe kadar her türlü metal kablo üretim ve teknolojilerini gereksiz kılacağı için o zamanlar ABD büyük sermayesi tarafından “kârlı değil zararlı” olarak görülmüş ve sonuçta daha ilkel ama kârlı olan Edison teknolojisi ön plana çıkarılarak belki de insanlığın kaderi ile oyun oynanmış bulunulmaktadır.

1.Dünya Savaşı'nda yüzeyde vuku bulan kara ve deniz savaşlarında 2. boyut teknolojileri başrol oynarken,  2.Dünya Savaşı'nda başrolü 3.boyut teknolojilerini ifade eden uçak ve roket teknolojileri almış ve 3.boyut teknolojilerine çok daha iyi hakim olan ABD Atlantik ve Pasifik'te sağladığı üstünlük ile halen de devam eden dünya hakimiyetini ele geçirmiş bulunmaktadır.

21.yüzyılda dünya hakimiyetinde başrolü 4.boyut teknolojilerinin varacağı son nokta olan uzay hakimiyeti belirleyecek olup, dünya bu yöndeki eksen ve stratejiler doğrultusunda şekillenme süreci içersinde bulunmaktadır.

SONUÇ :              

2008 Mega Krizini bu kez çok farklı bir bakış açısından değerlendirecek olursak ortaya çıkan durum şudur:  4. boyut dijital teknolojilerinin ürünü olan kaldıraçlı High-Tech  online – türev finans ürünleri global piyasaları hakimiyetleri altına alırlarken onları denetleyip kontrol altında tutması gereken insan faktör ve kalitesinin bir adım (boyut) geride kalması kontrolsüz kapitalizm ile sembolleşen felaketi beraberinde getirmiş olup,  bu yetersizliğin ve çaresizliğin getirdiği süreç hala devam etmektedir.

2023'te dünyanın ilk 10 ekonomisine girme hedefi koyarak 21. yüzyıla iyi bir başlangıç yapmak isteyen Türkiye hızla gelişen ve değişen dünyada  bu hedefinde başarı sağlamak istiyorsa önümüzdeki 10 yıllık zaman diliminde de ekonomik büyüme rakamlarını rakiplerinin üzerinde tutmaya  devam etmesi ve dolayısıyla para, mali, enerji ve dış politikaları dahil tüm uğraşlarını bu ana amaca yönelik olarak tam anlamıyla hatasız koordine etme zorunluluğu vardır.

Ancak Türkiye'de  kırsaldan şehirlere göç sürecinin kalıntıları olarak maalesef hala “1. boyutta devam eden” feodal kültür ve "orman psikolojisi" aileden sokağa toplumun günlük yaşamında özellikle şu hususlarda dışa vurulmaktadır :

- kuralları hiçe, başkalarını yok sayma, güç gösterisi ve saldırganlık
- öncelik hakkını sadece kendisine tanıma

eğilim,  saygısızlık ve görgüsüzlüğü insanlar arası sürekli çatışma , baskı, şiddet  ve sürtüşme ortamını yaratarak büyük  ekonomik, enerjik ve psikolojik kayıplara neden olmakta ve gündemi sürekli meşgul etmektedir.  Bu sorun "Türkiye'nin 2023 hedefinde birincil sorunu" yazımızda analiz ettiğimiz üzere kurutulması gereken bataklık misali çok ciddi "Ulusal Güvenlik ve Demokrasi Sorunu" olarak ortada durmaktadır.   

Bekir Kavruk Hakkında Bilgi ve Eski Yazıları