AB eleştiriyor ama ithal içkinin payı giderek artıyor
AB ilerleme raporlarında Türkiye’de alkol üzerinden alınan ÖTV ile ilgili olarak rakı lehine ayrımcı vergileme yapılması yönündeki eleştiriler, verilerle örtüşmüyor.
Hüseyin GÖKÇE
ANKARA-AB ilerleme raporlarını alkollü içkilerde uygulanan ÖTV yönüyle inceleyen Gelir İdaresi Eski Başkan Yardımcısı Bülent Taş, raporlarda yer alan eleştirilerle gerçeklerin örtüşmediği tespitinde bulundu.
Konuyla ilgili yaptığı detaylı analizi ‘vergialgi’ isimli internet sitesinde yayınlayan Bülent Taş, AB’nin son ilerleme raporunda, her zaman olduğu gibi vergi konularında ilerleme kaydedilmediği, aksine alkol üzerinden alınan ÖTV’de rakı lehine ayrımcılık olduğu eleştirisinin yer aldığını bildirdi.
AB’nin her ilerleme raporunda, alkollü içkilerin vergilendirilmesi konusunu ön plana çıkardığının altını çizen Bülent Taş, son raporda rakı ile benzeri içkiler arasındaki ÖTV farkının 17.41 liradan 20.03 liraya yükseltildiğinin kaydedildiğini, 2009 eylem planında bunun 6 liraya indirilmesinin taahhüt edildiğinin hatırlatıldığını söyledi.
Raporda bu uygulamanın vergide ilerleme sağlanamayan en önemli alanlarından birisi olduğunun ifade edildiğini vurgulayan Taş, TAPDK verilerine göre Türkiye’nin distile alkollü içki ithalatının son yıllarda önemli sıçrama gösterdiğini bildirdi.
2004’te 4.5 milyon litre olan ithalatın 2015’te 14 milyon litreye çıktığını söyleyen Bülent Taş, buna karşılık ihracatın 2 milyon litreden 4 milyon litreye çıktığı bilgisini verdi.
Türkiye’nin alkollü içki dış ticaretinde ithalat lehine makasın inanılmaz artış gösterdiğinin altını çizen Taş, 2004-2015 döneminde ithal içkilerin toplam alkol tüketimindeki payının yüzde 8’den yüzde 21’e çıktığını söyledi.
Yunanistan’a ulusal içkisi Uzo için ayrımca davranma imkanı sağlayan AB’nin, üye bile olmayan Türkiye’den ayrımcı uygulamayı kaldırmasını beklemenin anlamsız olduğunu aktaran Bülent Taş, “Vergilendirme ile ilgili bölümün müzakereye açılması için dayatılan ve kapanış kriteri olarak da öngörülen Rakıdaki ayrımcı vergilendirmenin tamamen kaldırılması üyelik perspektifinin net olmadığı bir durumda Türkiye için çok da kabul edilebilir olmasa gerek. Ayrımcı vergilendirme kaldırılacaksa bile ancak üyelikle birlikte kaldırılmalıdır” ifadelerini kullandı.