”AB, terörle mücadelenizde yanınızda”

Rehn, Başbakan Erdoğan ve Dişişleri Babacan ile yaptığı temasları değerlendirdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, son dönemde yaşanan terör saldırılarından dolayı tüm Türk halkına başsağlığı dilediğini belirterek, "AB Komisyonu ve AB, Türk halkının terörle olan mücadelesinde yanında olmaya devam edecektir" şeklinde konuştu.

Atatürk Havalimanı'na Dişleri Bakanı Ali Babacan ile birlikte gelen Rehn, Brüksel'e hareketinden önce VIP salonunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dişişleri Bakanı Babacan ile yaptığı temasları değerlendirdi.

Öncelikle terör örgütü PKK'nın düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilemek istediğini ifade eden Rehn, tüm Türk halkına, komisyon adına başsağlığı dilediğini söyledi.

"Türk halkının terörizmle mücadelede sarf etmiş olduğu çabaları desteklemeye devam etmekteyiz" diyen Rehn, "bununla birlikte Türkiye'nin bu terör sorunu ile mücadele etmek için etkin araçlar geliştirme konusunda taşıdığı endişeleri yakından takip ettiklerini ve anladıklarını" kaydetti.

Rehn, Başbakan Erdoğan ile yaptığı görüşmede, Güneydoğu Anadolu bölgesinin ekonomik ve sosyal kalkınmasının önemini vurguladıklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Sayın Başbakan ile yaptığımız görüşmede Güneydoğu'da yaşayanların günlük hayat koşullarının iyileştirilmesine verilen önemin altını bir defa daha çizdik. Sayın Başbakan hükümetin bu bölgede yapacağı çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Komisyonun uzun vadede bu alanda vereceği desteğin de altını çizmemizde fayda var. Çünkü AB, uzun vadede bölgesel farklılıkların giderilmesi üzerine yoğunlaşacaktır."

Babacan ile görüşme

Dışişleri Bakanı Babacan ile yaptığı görüşmede de bölgedeki uluslararası gelişmeleri ele aldıklarını anlatan Rehn, "Tabii ki AB, Türkiye'nin üstlenmiş olduğu stratejik rolün farkındadır" diye konuştu.

Rehn, özellikle Kafkasya'daki krizde Türkiye'nin üstlenmiş olduğu yapıcı ve olumlu rolün, Türkiye'nin bir partner olarak bölgenin barışa ve istikrarına katkısı açısından yaptığı çabalar dolayısıyla öneminin ne kadar yüksek olduğunu kendilerine gösterdiğini söyledi.

Son zamanlarda Türkiye ile Ermenistan arasındaki yakınlaşmayı da memnuniyetle karşıladığını belirten Olli Rehn, "Bu ilişkilerin en kısa zamanda tam anlamıyla normalleşmesini bekliyoruz" dedi. Rehn, Türkiye ile AB ilişkileri açısından yaptığı görüşmelere de değinerek, sözlerine şöyle devam etti:

 "Önümüzdeki süreç içerisinde Türkiye'nin tüm enerjisini bu sürece sarf etmesinin gerektiğinin altını çizdik. Bununla birlikte son gelişmeler ışığında, Anayasanın modernize edilmesi ve Türk halkının geçirdiği değişik evrelerin anayasaya yansıtılması gereği üzerinde durduk. Bununla birlikte ifade özgürlüğü ve temel haklar konusunda insanların haklarının daha da pekiştirilmesinin öneminin altını çizdik.

Ayrıca Türkiye çok kapsamlı ve birbiriyle tutarlı bir reform süreci geçirmek durumundadır ve özellikle topluluk müktesebatının kabulüne ilişkin ulusal programın, en kısa zamanda sonuçlandırılmasını bekliyoruz. Bu konuda ulusal programın hem muhalefet partilerinin görüşüne, hem sivil toplumun görüşüne açılmasını da memnuniyet verici buluyoruz.

Türkiye ve AB ilişkilerinde bugüne kadar en önemli kelime belki de 'reform' olmuştur. Çünkü bu reformlar aslında insanların günlük hayatının iyileştirilmesi için ihtiyaç duyulan şeylerdir. Yapılacak olan reformlar, aslında yıllık olarak yaşanan siyasi krizlerin bir şekilde sona erdirilmesi için de önemli adım olacaktır. Türkiye'nin AB üyeliği konusunda temel adımların atılmasını sağlayacaktır."

Sorular

Olli Rehn, daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. "Son olaylardan sonra Türk ordusu Terörle Mücadele Kanunu'nun kapsamının genişletilmesine yönelik bir takım fikir ve görüşler ortaya koydu. Bununla birlikte bir takım endişeler de söz konusu; yapılacak bu tür değişikliklerin AB ile Uyum Kanunlarına aykırılık teşkil edebileceği yönünde. Böyle bir gelişme olduğu takdirde AB'nin reaksiyonu ne olur" sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Öncelikle meydana gelmiş olan bu en son dönemdeki çok acı saldırılardan dolayı tüm Türk halkına en derin taziyelerimi ifade etmek istiyorum. Ve bu bağlamda Türkiye'nin meşru olarak bir takım haklarını kullanmak istediğini de anlıyorum ve bu bağlamda Türkiye bir takım etkin araçlar ve stratejiler geliştirmek istiyor. Terörle mücadele konusunda bu adımlar atılırken hiçbir şekilde temel hak ve özgürlüklere zarar verilmemesi gerektiğini vurgulamak istiyorum."

"Dişişleri Bakanı Ali Babacan'ın, Türkiye'nin AB ülkelerinden PKK'nın izlenmesi konusunda daha yakın işbirliği istediği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması ve AB'nin bu talebe nasıl karşılık vereceğinin sorulması üzerine" Rehn, "AB Komisyonu ve AB, Türk halkının terörle olan mücadelesinde yanında olmaya devam edecektir" dedi.

AB'ye üye olan ülkelerde terörle mücadelenin hem sorumluluk, hem de ilk sırada yer alan bir konu olduğunun altını çizen Rehn, şunları belirtti:

"Bu ülkeler terörle mücadelede belli zemin sahibi olan ülkelerdir. Ve bu mücadelenin hem etkin ve verimli bir şekilde, hem de kendi kanunlarına saygı duyar bir şekilde gerçekleştirmektedirler. Bu süreçte Türkiye'nin bir takım AB üyesi ülkelerden terörle mücadele konusunda daha kuvvetli tavır takınmasını istediği konusunda benim de bilgim var. Şunu tekrar vurgulamama izin verin: terörle ortak mücadele ve bu süreçte etkin stratejilerin geliştirilmesi, çok büyük önem taşımaktadır. Fakat bu süreçte sivil haklara kesinlikle riayet edilmeli, saygı duyulmalıdır."