Ankara 'Babacan'a veda etti
Geçici Bakanlar Kurulu'nun açıklanmasıyla görevini devredecek olan Başbakan Yardımcısı Babacan, ilk kez 2002 yılında AK Parti'nin kurduğu 58. Hükümette bakanlık koltuğuna oturdu ve AK Parti Hükümetlerinin tamamında yer alan tek isim oldu
Üç dönem kuralına takıldığı için görev süresi dolan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan için bugün Hazine Müsteşarlığı'nda veda resepsiyonu düzenlendi. Resepsiyon Hazine Müsteşarlığı'nda yapıldı. Düzenlenen geceye tüm Hazine çalışanları davet edildi.
İşte Ali Babacan'ın Ankara serüveni:
Babacan, 2002 yılında kurulan 58. Hükümetin en genç üyesi olarak 35 yaşında bakan oldu ve yaklaşık 13 yılda 5 Hükümette bakanlık görevi üstlendi.
Ali Babacan, 4 Nisan 1967'de Ankara'da doğdu. Türk Eğitim Derneği Ankara Koleji Vakfı Özel Lisesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'nden birincilikle mezun oldu. Babacan, yüksek lisansını ABD'de Northwestern Üniversitesi Kellogg School of Management'de işletme dalında tamamladı.
ABD'de finans sektörünün üst düzey yöneticilerine danışmanlık yapan özel bir şirkette çalışan Babacan, Ankara'ya döndükten sonra da ticaretle uğraştı.
AK Parti'nin kurucu üyeleri arasında yer alarak 2001'de siyasete giren Babacan, Kasım 2002 seçimlerinde milletvekili seçildi. Babacan, daha sonra kurulan ilk AK Parti Hükümeti'nde ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı olarak görevlendirildi. Kabinenin en genç üyesi olan Babacan, bakan olduğunda 35 yaşındaydı. Böylece Babacan'ın yaklaşık 13 yılı bulan bakanlık serüveni de başladı.
58 ve 59. hükümetlerde Devlet Bakanlığı görevini alan Babacan, Avrupa Birliği ile müzakereleri yürütmek üzere Başmüzakereci olarak atandı. Babacan, 60. Hükümette Dışişleri Bakanı olarak görev yaptı.
Hükümette yapılan değişiklik sonrasında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olarak görevlendirilen Babacan, 61 ve 62. Hükümette "Ekonomik konularda genel koordinasyondan sorumlu" Başbakan Yardımcılığı görevini yürüttü.
Söz konusu dönemlerde kabinelerin değişmez ismi olan Babacan, bu süre boyunca 3 başbakanla çalıştı. Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu, kurdukları hükümetlerde Ali Babacan'dan vazgeçmedi.
AK Parti Tüzüğü'nde yer alan "seçilmiş milletvekillerinin kesintisiz en fazla 3 dönem görev yapabileceği" kuralı nedeniyle Babacan, 7 Haziran Genel Seçiminde yeniden milletvekili adayı olamadı.
Borcu sıfırlayan tuş
Ali Babacan, ekonomilerin küresel krizle savaştığı dönemde Türkiye'nin yakaladığı ekonomik büyümenin en önemli sembollerinden biri oldu. Babacan, bu başarıyla uluslararası toplantıların aranan ismi haline geldi. Ali Babacan, katıldığı toplantılarda Türkiye'nin ekonomide yakaladığı başarıyı anlattı.
Babacan'ın bakanlık görevleri üstelendiği dönemde ortaya konulan bu performans Türkiye'ye, uluslararası ekonomi kuruluşları ve organizasyonlarında yeni kapıların açılmasını sağladı. Türkiye, bu dönemde dünyanın en büyük ekonomilerinin oluşturduğu G20'nin dönem başkanlığını üstlendi. Uzun süre Babacan ile çalışan Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakcı da IMF İcra Direktörlüğü görevine atandı.
Türkiye’nin, Uluslararası Para Fonu’na (IMF) olan kredi borcunun son taksitinin transferini de Ali Babacan gerçekleştirildi. Babacan’ın tuşa basmasıyla gerçekleşen transferle IMF’ye son taksit ödendi. Böylece Türkiye’nin IMF’ye borcu sıfırlandı.
Bu dönemdeki bir diğer önemli gelişme liradan 6 sıfır atılması oldu. 1970’lerden itibaren yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle Türk lirası sürekli değer kaybetti ve dünyadaki en büyük para biriminin Türkiye’de basılma zorunluluğu ortaya çıktı. 6 sıfır atma işlemiyle Türk Lirası'na yeniden itibar kazandırıldı.
Ekonomik göstergeler
Türkiye'de, Babacan'ın da bakanlık görevlerini üstelendiği dönemde bazı temel ekonomik göstergelerde yaşanan değişim şöyle:
- Türkiye'de 2002'de kişi başına düşen milli gelir 3 bin 492 iken 2014'te 10 bin 404 dolara yükseldi.
- Dış ticaret hacmi 2002'de 91 milyar 678 milyon dolardan 2014'te 408 milyar 411 milyon dolara çıktı.
- İhracat 2002'de 36 milyar 59 milyon dolar iken 2014'te 157 milyar 617 milyon dolara ulaştı.
- İthalat 2002'de 51 milyar 554 milyon dolar düzeyinde bulunurken 242 milyar 177 milyon dolara yükseldi.
- 2002'de yüzde 63,8 olan ortalama bileşik faiz 2014'te yüzde 9,8'e geriledi.
- Tüketici fiyat endeksi 2002'de yüzde 29,7 iken 2014'te bu oran yüzde 8,2'ye düştü.