Arıcılara 'yalancı bahar' uyarısı
Arı yetiştiricileri, mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının bal üretimini olumsuz etkileyebileceğinden endişeleniyor
Arı yetiştiricilerinin, ülke genelinde mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarıyla kendisini gösteren "yalancı bahar"ın olumsuz etkilerini kovanlara, bal, kek ve şurup takviyesi yaparak en aza indirebilecekleri belirtildi.
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Bahri Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülke genelinde 57 bin 897 kayıtlı arıcı, 6,8 milyon kayıtlı kovan bulunduğunu, Türkiye'nin bal üretiminde Çin'den sonra ikinci sırada yer aldığını söyledi.
Hava sıcaklıklarının şubat ayında mevsim normallerinin üzerinde seyrettiğine dikkati çeken Yılmaz, arıcıları "yalancı bahar" olarak adlandırılan bu duruma karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Arı yetiştiricilerinin büyük çoğunluğunun sahil bölgelerinde olduğunu aktaran Yılmaz, bu aylardaki sıcak havanın o bölgeler için risk teşkil etmediğini ancak İç Anadolu Bölgesi'ndeki yetiştiricilerin olumsuz etkilenebileceğini dile getirdi.
Yetiştiricilerin yüzde 25'inin faaliyet gösterdiği İç Anadolu Bölgesi'nde kovanlarında sonbahar bakımını yaparken gerekli önlemleri alan arıcıların "yalancı bahardan" fazla etkilenmeyeceğini ifade eden Yılmaz, "Arıcılarımız kovanda arılar için yeteri kadar bal bırakmışsa çok sorun olmayacak. İllerdeki arıcı birliklerimizle görüşüyoruz ve balı yetersiz olan arıcılarımızı kovanlarını kek veya şurup ile beslemelerini öneriyoruz" dedi.
Yılmaz, yetiştiricilere, arılarının mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklardan etkilenmemesi için şu uyarılarda bulundu:
"Zamansız olan her şey doğaya zarar veriyor. Aynı durum yanlış hatırlamıyorsam 1983-1984 yılında bir daha olmuştu ve akabinde mart ayı çok sert geçmişti. Arıların şu andaki hareketlenmeleri olumsuz sonuç verdi. Bu durumda zamanından önce yani erken geliştiği için arı fazla bal tüketiyor. Arılar kış salkımında iken çok az bal tüketir ama bahar havası olduğunda yavru dönemi başlıyor ve yavruladığı için de yavruların ihtiyacı olan bal ve poleni kullanıyor. Dolayısıyla tüketim artıyor. Yeteri kadar bal bırakan arıcılarımızın kovanlarına hiç dokunmalarına gerek yok. Arıcılarımız, 'havalar ısındı, kovanları açalım, bahar pozisyonuna getirelim' düşüncesine girmesin. Hiç kimse kovanının sargısını, örtüsünü değiştirmesin ve açmasın. Sadece balla mücadelesini yapsınlar, sonbaharda iyi mücadele yapmışlarsa çok da sıkıntı değil."
Erken gelen baharın ardından havaların yeniden soğumasının doğadaki bitkilere ciddi derecede zarar vereceğine dikkati çeken Yılmaz, "Hava soğur, kar yağarsa sorun yok ama kar yağmazsa bitkiler soğuktan etkilenir" diye konuştu.
"Arıcılarımız sıcak havaya aldanıp kovanlarını açmasın"
Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Zootekni ve Hayvan Besleme Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yusuf Ziya Oğrak ise profesyonel arıcıların bu konuda tedbirli olduklarını, ölmüş arı larvalarına rastlanılmasının kovanlarda besin yetersizliği anlamına geldiğini söyledi.
Arılara, kışlatma dönemiyle ilgili gıdalarında bir problem yoksa hava sıcaklığının 14-15 dereceyi geçmesine aldanıp kovanlarını açmamalarını tavsiye eden Oğrak, "Arıcılarımız zaman zaman kovanlarını açmadan ağırlıklarını kontrol ederler, dip tahtalarını veya çevrelerini kontrol ederler. Ölmüş larva varsa besin yetersizliğine delalet edebilir. Havaların yaz gibi aşırı ısınması belki kovan içi sıcaklığın artmasına neden olabilir. Buna bağlı olarak arılarda enerji tüketimi artabilir. Arıcılarımızın bunları takip etmesi gerekir" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin arıcılık ve bal üretiminde çok iyi durumda olduğunu vurgulayan Oğrak, arıcıların eğitimli ve bilinçli olması sayesinde bal üretiminin her yıl artış gösterdiğini kaydetti.