Askerlik süresi kısalıyor

Askerlik süresinin kısaltılmasına yönelik çalışmalar yapıldığını açıklayan Başbakan Erdoğan, "Sanırım 12 aya inecek, kısa dönem askerlik aynen kalacak" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Başbakan Erdoğan, 15 ay olan uzun dönem askerliğin 12 aya indirileceğini açıkladı.  6 ay olan kısa dönemin aynı kalacağını belirten Erdoğan, “Bedelli askerliklte ise değişiklik olmayacağını söyledi.

A Haber ve ATV televizyonlarının ortak canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, anketlere göre demokratikleşme paketine halkın desteğinin, yüzde 60 ile 70 arasında değiştiğini bildirdi.

Başbakan Erdoğan, seçim sistemine ilişkin olarak da "Kamuoyu araştırmalarından ne çıkar. Yüzde 10'luk, yüzde 5'lik, tamamen barajın kaldırılıp dar bölge. Hangisi çıkarsa o istikamette de adımımızı atarız" ifadelerini kullandı.

Resmi dil Türkçe'dir

Resmi dil tartışmalarına değinen Başbakan Erdoğan, bu konuda "bir şeyin karıştırılmamasını, bazılarının kasten böyle bir işin içine girdiğini" ifade ederek, "Resmi dille bir defa burada bir karışıklığa gitmeyelim" uyarısında bulundu.

"Özel okul meselesini açarsanız iyi olur. Kafa karışıklığı yarattı çünkü" değerlendirmesi üzerine Erdoğan, "Bu, resmi dille asla birbirine karıştırılmamalı. Resmi dil Türkçe. Özel okulu da kendileri kuracak. Kendisi okulunu kurar ve kendi kurdukları okulda da bunu gelir Kürtçe olarak derslerini okutabilirler. Türkçe yine orada olmak kaydıyla" karşılığını verdi.

Başbakan Erdoğan, "Biz ne dedik, seçmeli ders olarak Kürtçe'yi seçersin. Seçmeli ders olarak da Kürtçe'yi devletin okullarında da öğrenebilirsin. Biz bunun da önünü açtık. Bu yetmedi biliyorsunuz üniversitelerde bunlarla ilgili bölümler açtık. Fakat tabii dert nedir? Burası önemli. Samimiyetse artık burada atılması gereken adım atılmıştır" şeklinde konuştu.

Başörtülü adayımız olacak

Yerel seçimlerde başörtülü adaylarının olup olmayacağına ilişkin bir soruya ise Erdoğan, "Yerel seçimlerde başörtülü adayımız olacak. Sayısını ben şu anda veremem, kaç tane olacak. Bunların hepsinin şu anda aday tespitleri devam edecek" diye yanıt verdi.

Başörtü

Demokratikleşme paketinde yer alan başörtüsüyle ilgili düzenlemeye ilişkin sorulara da yanıt veren Erdoğan, "Türk Silahlı Kuvvetleri çalışanları, emniyet mensupları ve hakim savcılar istisnai olarak, kendi mevzuatları dahilinde, kendileri istedikleri zaman istedikleri düzenlemeyi yapabilirler. Biz bunu şu anda kendi yapacağımız düzenlemenin dışında tuttuk" dedi.

"Askerlik 12 aya düşecek"

Başbakan Erdoğan, askerlik süresine ilişkin bir soru üzerine de "Askerliğin kısaltılması noktasındaki konuda biz, Milli Savunma Bakanlığımızla ve Genelkurmay Başkanlığımızla mutabıkız. Orada süre düşecektir. Öyle zannediyorum ki 12 ay. Kısa dönem aynen kalacak. 12 ayda olay donacak böyle bir durum var. O konuyla ilgili bir ön hazırlık zaten var. Bedelli askerlik konusunda daha önce aldığımız karar neyse odur. Bedellinin şartlarını açıkladık" yanıtını verdi.

Tek tipçilikten kurtulmamız gerekiyor

Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Andın içinde gerçekten birçok kesimi rahatsız eden  ifadeler, beyanlar var. Artık bizim, tek tipçilikten kurtulmamız gerekiyor, bu tek tipçilikten kurtulmanın da bir adımıdır. Toplumumuzun ciddi kısmını bu rahatsız ediyorsa bunda direnmenin anlamı yok."

Genelkurmay Başkanlığı'nın durumu

Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması konusuyla ilgili Erdoğan, şöyle konuştu:
"Şu anda gündemimizde öyle bir durum söz konusu değil. Şu anda bana bağlı olarak zaten Genelkurmay Başkanlığı çalışıyor. Halimizden memnunuz, gayet iyi yürüyor. Onun için farklı yerlerin de bu tür şeyleri kaşımasına pek müsaade etmezsek isabetli olur diye düşünüyorum."

Cumhurbaşkanlığı adaylığı

Kendisinin cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

 "Böyle bir kararım şu anda kesin olarak yok. Kesin olarak zaten böyle bir kararım şu anda olsa bunu açıklama noktasına giderim. Bizim bir sistemimiz var. Bu sistem istişareye dayalıdır. Bu istişarenin en önemli ayağı da partimdir. Partim bu noktada hangi görevi bana yıkarsa, hangi görevi benden isterse ben onu yapmanın gayreti içerisinde olurum."

Erdoğan, "Cumhurbaşkanı Gül ile aramızda yol ayrımına fırsat verecek bir kararın olmayacağına inanıyorum. Bunun aramızda da gerekirse gerekli istişaresini, müzakeresini yaparız. Ona göre de adımı atarız" dedi.

"İtirazımız vandallığa"

Gezi Parkı odaklı olaylarda, itirazlarının çevre duyarlılığına değil, yapılan vandallığa olduğuna işaret eden Erdoğan, "Oradaki gelen ilk grup, hadi diyelim ki bu ağaçlar sebebiyle geldiler, ben onları samimi genç kardeşlerim olarak kabul ediyorum. Ama ondan sonraki süreç bir kullanılma sürecidir. O kullanılma sürecidir, aslolan, tehlikeli olan. Ve oraya daha sonra kimler girdi? Tamamen illegal örgütler girdi. İşte o illegal örgütlerin, yakıp, yıkması vandallığı her halde bunlar da takdir edilemez" diye konuştu.

"Erken seçim yok"

"Erken seçim yok mu?" sorusuna "Hayır" karşılığını veren Erdoğan, AK Parti'nin hep seçimlerin zamanında yapılmasından yana olduğuna dikkati çekti.

"Üç dönem kuralını değiştirmem"

Erdoğan, bir başka soruyu yanıtlarken de parti tüzüklerindeki üç dönem kuralının değişmeyeceğini belirterek, "Ben partinin genel başkanı olduğum sürece değiştirmem. Bu kendime saygısızlık olur" yorumunda bulundu.

Başkanlık sistemi

Cumhurbaşkanlığı seçim sisteminde veya yapıda bir değişiklik olup olmayacağına ilişkin soruları yanıtlarken de Erdoğan, "330'u garanti ettikten sonra halka götürürsünüz. Halka götürüldüğü zaman halkımızın ben başkanlık seçimine evet diyeceğine inanıyorum. Şu anda halkımız konuyu tam bilemediği için bazı şeylerde sıkıntı var. Halkımız bunu anladığı anda ben inanıyorum ki başkanlık sistemine halkımız da evet diyecek" dedi.  

"Ruhban Okulları konusunu biz çözeriz"

"Demokratikleşme Paketi" açıklandığında Alevilerin hayal kırıklığına uğradığı ve pakette Ruhban Okulu konusunda da bir ifade olmadığının belirtilmesi üzerine Erdoğan, "Ruhban Okulları konusunu biz çözeriz" ifadesini kullandı.

Başbakan Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak Müslüman'a ne veriyorsak, Hristiyan'a da Musevi'ye de hepsine aynı şeyi vereceğiz" dedi.

Alevilerin de Müslüman olduğunu dile getiren Erdoğan, "Müslüman olduğuna göre burada ayrımcılığa gidecek bir şeye fırsat vermemek lazım" ifadesini kullandı.

Erdoğan, yaptıkları "Alevi Çalıştayı"ndan bir netice gelmediğini belirterek, Alevilerin arasında da bir bölünme bulunduğunu bildirdi.

Cemevlerinin elektrik ve su problemi olduğunun hatırlatılması üzerine ise Erdoğan, ibadethane olmayı çok küçük bir kısmı kabul etse de Alevilerin genelinin bunu kabul etmediğini kaydetti.

Erdoğan, "Yeni bir pakette bu çözülecek, inşallah" temennisi üzerine "İnşallah" diye karşılık verdi.

Aslında iyi bir arkadaşımız

Erdoğan, Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna'nın bir gazeteciye gönderdiği elektronik postaya ilişkin soruyu yanıtlarken da Vali'nin davranışını tasvip etmenin söz konusu olmadığını belirterek, İçişleri Bakanlığı'nın konuyu incelediğini hatırlattı. Erdoğan, "Aslında iyi bir arkadaşımız, hoş bir arkadaşımız ama nasıl bir boşluğa düşmüş. Gerçekten kendisi mi? Yanlış" ifadesini kullandı.

"6-7 NATO ülkesinde Rus füzesi var"

Hava Savunma Sistemleri ihalesi konusunda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, "Nihai karar değil Çin" açıklaması hatırlatılıp, "Sayın Cumhurbaşkanı 'Nihai karar değil Çin' dedi ama Sayın Savunma Bakanı'nı duyduğumuz zaman sanki bu iş bitmiş gibi algılıyorum. Nihai kararımız Çin füzeleri midir? Bu takdirde ABD'den ve NATO'dan tepkiler sorun olacak mı" sorusunun yöneltilmesi üzerine Başbakan Erdoğan, Çin, ABD, Rusya ve Fransa-İtalya ortaklığının ihaleye girdiğini ve Çin'in en uygun teklifin yanı sıra ortak üretim teklifine evet dediğini söyledi.

NATO'nun birçok ülkesinin ellerinde Rus füzelerinin olduğunun tespiti olduğunu anlatan Erdoğan, "6-7 NATO ülkesinde Rus füzesi var. Bunların isim isim dosyalarımda yerleri var. Ayrıca NATO ile bizim sözleşmemizde 'siz, NATO ülkeleri dışında herhangi bir ülkeden bu tür silah alamazsınız, ortak üretime giremezsiniz' diye de kesinlikle kısıtlayıcı bir madde yoktur. Bunu da milletimin bilmesi lazım. Kısa bir süre önce Çin ile ortak tatbikat yaptık. Bunların hepsini NATO biliyor. Onlar bu tatbikatla ilgili incelemeleri yakından biliyor" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, sözleşmede yetkinin Savunma Sanayii Müsteşarlığı'na verildiğini ve tarafların birbiriyle mutabık kalması durumunda adımların atılacağını bildirdi.

"Allah-u ekber' diyen insan, insan öldüremez"

"Zaman zaman bazı İslam ülkelerindeki terör olaylarında 'Allah-u ekber' diye bağırılmasının, terör ve İslam'ın yan yana getirilme çabaları konusunda" düşünceleri sorulan Başbakan Erdoğan, İslam'ın Arapça 'Silm' kelimesinden türediğini ve barış anlamına geldiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Barışın kendi iç dinamiklerini oluşturduğu İslam'ı maalesef bazı örgütler, şu anda terörle adeta iç içe durumuna sokmaktadır. Bir defa 'Allah-u ekber' diyen insan, insan öldüremez. Hele hele savunmasız insanı hiç öldüremez. Burada öyle bir gariplik var ki her iki taraf da 'Allah-u Ekber' diyor. Bu iş bize İslam tarihindeki yaşanan birçok olayın benzerlerini hatırlatıyor. O dönemlere dönmek istemezdim ama ne yazık ki şu anda Suriye'de yaşananlar bunlar. Çok daha tehlikelisi Suriye mezhep savaşına gidiyor. Bugün aldığım yeni bilgiler var. Birçok komşu ülkelerden belli bir mezhebin mensupları uçaklarla Suriye'ye taşınıyor. Bunlar savaşçı elemanlar, bu savaşa dahil ediliyorlar. Böyle bir tehlikeyle karşı karşıyayız."

Kabinede olası revizyon

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kabinede olası revizyonla ilgili olarak da "(Bakanlardan belediye başkan adayı olabilir mi) denildi, 'olabilir' dedim" diye konuştu.