”Avrupa'da risk arttı alacaklarınızı sigortalatın”

Coface Türkiye Genel Müdürü Belkıs Alpergun, Türk hazırgiyim ve tekstil sektörünün yarattığı büyüklüğün önemli bir bölümünün yurtdışı satışlarından kaynaklandığı ve bu sektörlerdeki ihracatçıların karşı karşıya kaldıkları alacak risklerinin minimize edilm

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Yakup SAYAR

İSTANBUL - Coface Türkiye Genel Müdürü Belkıs Alpergun,  Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) üyelerine  yönelik geçen yıl başlattıkları ticari alacak sigortası ve ticari bilgilendirme amaçlı işbirliğinin meyvesini almaya başladıklarını söyledi.  Alpergun, satışlarının yüzde 70'ni Avrupa'ya yapan tekstilcilere Avrupa'da riskin arttığı hatırlatmasını yaparak, "Alacaklarınızı sigortalatmayı unutmayın" çağrısında bulundu. Geçen yıl başlattıkları işbirliği ile TGSD üyelerinin Coface'ın tüm hizmet paketlerinden özel avantajlarla yararlanabildiklerini belirten Alpergun, "TGSD ile birlikte çok güzel şeyler oluyor.  Tekstil sektöründe 2011'de yaklaşık 17 milyar dolar hazır giyim, 8,5-9 milyar dolarlık da tekstil ihracatı yapılması hedeflenirken, sektörün yaklaşık 5 milyar dolarlık açık hesap riskinin bulunduğu ifade ediliyor. Ülkemiz şirketleri tarafından alacak sigortası kullanımı artarsa vadeli çek, açık hesap riski kalmaz" diye konuştu.

Coface Türkiye Genel Müdürü Belkıs Alpergun, TGSD ile yapılan işbirliği ve gelinen nokta hakkında DÜNYA'ya açıklamalarda bulundu.  Söz konusu işbirliğinin 2010 yılı Ocak ayında başladığını ve henüz emekleme döneminde olduklarını belirten Alpergun, "  Gelinen nokta bizleri çok mutlu ediyor, bu işbirliğini diğer sektör kuruluşlarıyla da yapmayı planlıyoruz. Fakat tekstil sektörü yapılanmasını en çabuk  gerçekleştren bir sektör.   Biz  Coface olarak tekstil sektörünü çok önemsiyoruz.  Her sektörde gerçekten ilk önce yapılması gereken şey sigortadır. Bir şirketin en önemli kaynağı alacaklarıdır. Bir şirkete cirodan bakılması çok yanlış, ciro gelip giden para.  Ama burada karı düşünmeniz lazım. Sattığınız malın karşılığında alacaklarınızı toplamanız lazım. Bu nedenle bu sigorta çok önemlidir" diye konuştu.

Avrupa nedeniyle hasar oranımız arttı

Türkiye'de açık hesapla çalışmanın çok ciddi anlamda yapıldığını belirten Alpergun,  bu durumun şu an için daha çok ihracat ayaklı  olduğunu fakat ilerde iç piyasada bu tür çalışmanın artacağını söyledi. "Son bir yılda hasar ödemelerimiz çok arttı" diyen Alpergun sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle ihracat kaynaklı. 2010 yılında yüzde 17 olan hasar oranımız bu yıl yüzde 50 civarında.  2010 yılının sonuna doğru sıkıntılar belirli olmaya başladı. TGSD üyeleri içinde toplam ihracatın yüzde 70 Avrupa'ya, Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 47'si Avrupa'ya.  İç deki işlemlerdeki hasar oranımıza göre dış işlemlerdeki hasar oranımız daima daha yüksek.  Hasar ödemesi yapıldıktan sonraki geri tahsil oranımız daima daha düşüktür. Avrupa'da firma yok olduğunda her şey yok olur izleyemezsiniz. Türkiye'deki hasar ödemesi sonrasında geri ödeme tahsilatı yüksektir. Bu yüzden Türkiye'de borca sadıklık çok yüksek. Coface için Türkiye yüksek nota yani A4'e sahiptir.  Bizim hasar raporlarımıza bakıldığında dünya ile karşılaştırıldığında, Türkiye dünya ortalamasından daima iyi durumda."

İhracatçılarımızın artık uyanması lazım

TGSD ile yapılan işbirliğine yönelik dernek üyelerine seslenen Alpergun,  " TSGD olarak ihracatçılarımızın artık uyanması lazım. Çok önemli bir işbirliğimiz var.  Şirketin ihracat tutarına bakmadan, ayrım yapmadığımız bir işbirliğimiz var.  Bizim işimizde ne kadar büyük cironuz ve alıcınız varsa, risk dağılımınız ona göre oluyor. TGSD ile yapılan işbirliğinde, çok makul bir prim tutarları belirledik. Primlerimiz toplam sigortalanabilir cironun açık hesap ve vadeli işlemde toplamın yüzde 1'nin daima altında.  Küçük işlerde oran daha yüksek olabiliyor.  Tek bir alıcıya satış ve risk primi yüksek ülkeye satış yapılıyorsa prim oranları normal olarak biraz yüksek oluyor. TGSD üyelerine,  bilgi vermekten risklerine kapsamaya kadar her hizmeti veriyoruz.  Tüm üyeleri bekliyoruz.  İşbirliğimiz yavaş yavaş bir gelişim gösteriyor. Biz şirketlerimize bir sorun yaşamadan önce gelin diye sürekli hatırlatmada bulunuyoruz" dedi.

600'ün üstünde firmaya yeniden yapılandırma

Coface Türkiye olarak 2008, 2009 ve 2010 yıllarında hasar ödeme tutarlarının 52 milyon TL civarında olduğuna değinen Alpergun,  "Bu da yaklaşık 750-800 dosyadan oluşuyor. 600'ün üstünde firma için yeniden yapılandırma yaptık.  Bizim güvencemiz altına alıyoruz dediğimiz riskler, bugün için öngörülebilen riskler değil.  Doğal olarak baktığımızda herhangi bir firmanın alacak portföyünün risk haritasını da çıkarıyoruz. Vadeli ticaret yaparken dikkat edin diyoruz" dedi.

Avrupa'da her an herşey olabilir

Risklere değinen Alpergun,  Avrupa'ya mal satan herkesin bu sigortaya başvurması gerektiğinin altını çizdi.  "Avrupa'da her an herşey olabilir" diyen Alpergun sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün Avrupa şu anda riskli görülüyor. Tekstilcilerde iç piyasada çok ciddi bir olay yaşamadık. Ama yurtdışında bir sıkıntı var. Hasar hızımızın yüzde 50'si  ihracat,  ama toplam ciromuzun yüzde 30'su ihracat. Hasar hızı ihracatta daha hızlı. Burada vadelerde gecikmeler gözleniyor."

İşbirliğimiz örnek olacak

Geçmiş dönemlere göre daha stratejik ve tedbirli davranan KOBİ'lerin, Coface'ın lider konumda bulunduğu ticari alacak (kredi) sigortasına ilgilerinin, son krizde belirgin bir şekilde artış gösterdiğini söyleyen Belkıs Alpergun, "Türkiye'de şirketlerin artık daha sistemli bir şekilde kriz yönetim planı yapmaları ve bu planlar içerisinde ticari alacak sigortasının öncelikli bir ihtiyaç haline gelmesi nedeniyle, krizden bu yana Coface Türkiye'ye başvuran şirketlerin sayısında yüzde 100 artış gördük. İhracatın lokomotif sektörlerinden hazırgiyim ve tekstil sektörlerindeki işletmelerin TGSD aracılığıyla bu konuya gösterdikleri duyarlılık, gelecek adına umudumuzu artırıyor. TGSD ile işbirliğimizin pek çok sektöre ve işletmeye örnek teşkil edeceğini düşünüyoruz" dedi.

Tekstil dışındaki sektörlerle de görüşüyoruz

Türkiye'deki her sektörün kendileri için hedef olduğunu söyleyen Alpergun,  TGSD gibi başka sektörlerle de görüştüklerini belirterek , "Ama tekstil her zaman ülkemizde ileri hareket eder. Tekstil sektörü en çabuk yapılanmasını yapan bir sektör.   Biz Coface olarak tekstil sektörünü çok önemsiyoruz. Her sektörde gerçekten ilk önce yapılması gereken şey sigortadır. Bir şirketin en önemli kaynağı alacaklarıdır. Cirodan bakılması çok yanlış, ciro gelip giden paradır.  Ama burada karı düşünmeniz lazım. Sattığınızı toplamanız lazım. Bu nedenle bu sigorta çok önemli" diye konuştu.

Bankalarla daha yaygın çalışmak istiyoruz

Söz konusu sigortalaşmada henüz Türkiye'de GSMH'de yüzde 1'lere gelemediklerini belirten Alpergun, "İspanya'da bu tutar yüzde 14'ler civarında.  Ankara ve Bursa'da şubelerimiz var.  Bütün Türkiye'de yapıyoruz ama yaygın değiliz. Bu işlemde müşteriye poliçeye yakın olmanız gerekiyor. Bu poliçe her gün yaşıyor. Poliçeye her gün ilaveler olabiliyor. Bu nedenle yakın olmak zorundayız.  Acenteikler olacak ve oluyorda. İş otaklarımız var Ak Sigorta, Eureko Sigorta, Anadolu Sigorta gibi. Banka olarak, Aktifbank, Finansbank , HSBC ,  İş Bankası, TEB ve YKB ile çalışıyoruz. Bankalarla daha yaygın çalışmak istiyoruz. Çünkü bankaları çok ilgilendiren bir ürün.   iz alıcının bilgilerine ulaştığımızda ona bakarak bir limit tahsis ediyoruz alıcıya, bu bankadaki  limitine el koymuyor. Daha elastik, daya uygun bir, elinizi kolunuzu bağlamayan bir sistem ve hem alıcı hem de satıcı için çok uygun" dedi. 

Türkiye bizim için olmazsa olmaz

Türkiye'de karda oldukları bilgisini veren Alpergun,  "Türkiye bizim için olmaz sa olmaz bir ülke.  Onun için bölgesel sorumluluk verildi. Çok doğru bir hızla gelişen bir ülke, gerçekten de sağlıklı gelişiyor. Türkiye için genellikle iniş ve çıkışlar 4 ya da 6 çeyrek sürüyor. Şu an hasarlarda hızlı bir artış trendi var. Dolar TL artışıyla hasar artışı grafiği çok paralel. Ama bu euro da fark etmiyor.  Şu anda hasar trendinin artacağı süreçteyiz ama bu çok uzun sürmeyecek. Üretim yapmayan alım satım yapanlar çok etkileniyor bu ekonomik döngüden.  İthalat yapıp satıyorsa bu daha fazla oluyor. Üreticilerde ise bu fazla olmuyor" diye konuştu.

5 milyar euro tutarında limit taşıyoruz

Coface olarak alacak sigortaları konusunda uzman oldukları hatırlatmasını yapan Belkıs Alpergun, "Coface'in datasında tüm dünyada 50 milyon şirket var. 50 milyon şirketin toplamda ne kadarı aktiftir bilemeyiz ama.  Türkiye'de ise sistemizde bilgisi olan 50 bin civarı şirket var. Bunların 22 bininin üzerinde limit taşıyoruz.  Türkiye'de toplam taşıdığımız limit tutarı 5 milyar euro civarında. Bunun yüzde 52'si tamamen iç piyasada taşıdığımız risk, geri kalanı diğer Coface'ların ithalat üzerine verdiği işlemler " diye konuştu.

Daha işin çok başındayız

Türkiye'de toplam poliçe sayılarının 250 tane civarında olduğunu onun karşısında 17 bin tane alıcı olduğu bilgisini veren Belkıs Alpergun,  "Bu 250 adedi en az bin olmalı. Bizim iki yıldaki hedefimiz  bin poliçeye ulaşmak.  2012'de hedef 500. Türkiye'de 3 milyon şirket var deniyor. Ama bunların çoğu tek kişilik şirket. 1 milyon 300 civarı şirketin içinde faaliyeti durdurulmuşlar var. Kabaca  1 milyon 100 bin civarı bir şirket var. Bunların yüzde 30'u hemen bu işi yapacak kadar poliçeyi kullanması gereken şirket. 400 bin civarı hemen bu poliçeyi kullanmalı. Daha işin çok başındayız.  Bu nedenle senede yüzde 40'ın altında büyümüyoruz" dedi.  

Factoringcilere çok ciddi yaptırım getiririm

Yurtiçi ağırlıklı çalıştıklarını söyleyen Alpergun,  "Yurtiçinde şirketler arasında dedikodu çok . Şunun çeki döndü, bunun çeki ödenmiyor gibi.  Sigortalı kullanımı artsın vadeli çek kalmaz bu ülkede. Bunun ilacı bu sigortadır.  Mümkün olduğunca bu pazarı büyütmek istiyoruz. BDDK'nın yerinde olsam Factoringcilere çok ciddi yaptırım getiririm. Yurti içindeki faktoringten bahsediyorum. Yüzde 99'u rücu. Alamadığınız zaman finansmansı yaptığınız şirkete dönüp öde diyorsunuz. Bunu sigorta ile birleştirerek yapabilirler"diye konuştu.

Negrin: Avrupa'ya sağlıklı ihracat yapmıyoruz

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Yönetim Kurulu Başkanı Cem Negrin, Ocak 2010 yılında başlayan işbirliği ile üyeler arasında sigorta konusunda bir uyanma başladığını belirterek, "Dünyanın pek çok ülkesinde bizimle rekabet halinde olan şirketler ticari alacak sigortasını çoktan keşfetti. Avrupa'da sorunların artmaya başladığını duyuyoruz. Faturaların vadelerinde ötelenmeler başladı. Sektörümüzde bu vadeler 120 günlere çıktığını ve artık sağlıklı sağlam ve sağlıklı ihracat yapıldığını söyleyemeyiz. Bu nedenle üyelerimizin Coface ile işbirliğinden faydalanmasının önemli olduğunun altını çizmek isterim. Bu işbirliği ile ihracatın tamamını sigorta ettirme ve karşı tarafın ödememesi halinde alacağımızı Coface üzerinden tahsil etme imkanı sunuluyor" diye konuştu.

Bu konularda ilginizi çekebilir