Aytemiz'den yıl sonu 300, 5 yılda 500 istasyon hedefi

Geçtiğimiz eylül ayında bayiler ve dağıtıcılar arasındaki sözleşme sürelerini azaltan Rekabet Kurumu'nun, sektöre yeni bir yön verdiğini savunan Aytemiz Petrol Genel Müdürü Ahmet Eke, "Düzenleme ile bayi sayımızı, bir gecede 160'a çıkardık. Hedefimiz yıl

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Gamze ŞENER

İSTANBUL - Geçtiğimiz yıl Rekabet Kurumu tarafından sınırlandırılan dağıtıcı ve bayi arasındaki sözleşmelerin, sektörde bir geçiş dönemi yaşattığını belirten Aytemiz Petrol Genel Müdürü Ahmet Eke, bu durumdan en kârlı çıkan firmanın Aytemiz Petrol olduğunu savundu. "18 Eylül'den önce 17 olan bayi sayımızı, bir gecede 160'a çıkardık" diyen Eke, "EPDK'nın 2010 yılı raporuna göre, pazar payı düşük şirketler büyük şirketlerin bayilerini kaptı. Bugün ulaştığımız bayi sayısına normalde 2 yılda ulaşabilirdik. Bir gecede bunu yapabilmemiz, verilen şansı değerlendirdiğimizi gösteriyor" açıklamasını yaptı.

Daha bir yıl dolmadan sektörde ilk 10'a girdiklerini, transfer edilen istasyon sayısında şampiyon olduklarını anlatan Eke, "Bu yıl 300 istasyon hedefimiz var. Şu anda 265 kontratımız var. 222'si lisansı almış, faal durumda. 2010 yılındaki bu geçişle en çok bayi sayısına sahip olan şirket yeni istasyonlar kazansa da 320 istasyon kaybetti. En çok kaybedenler listenin başındaki şirketler oldu. Geçtiğimiz yıl kontrat yenilemede 2.5 milyar dolarlık bütçe el değiştirdi" bilgisini verdi. 

Aytemiz'in 5 yıllık planları dahilinde hedefinin 500 istasyona ulaşmak ve yüzde 5 pazar payı elde etmek olduğunu söyleyen Eke, 2011 yılından sonra daha yavaş adımlarla büyümeye devam edeceklerini belirtti. "5 yıl için 300 milyon dolarlık yatırım bütçemiz var. Aytemiz, en fazla transfer yapan ve pazar payını en çok artıran şirket olacak" diyen Eke şöyle devam etti: "Bu sektörde ilk 10 firma arasını hedeflemek önemli. Bunu rahatlıkla yapacağız. Bu yılın sonunda 3 depomuzu Trabzon, İzmit ve Kırıkkale'de tamamlamış olacağız. 2013 yılına geldiğimizde de toplam 7 noktada 200 bin metreküpün üstünde depolama kapasitemiz olacak."

"Dağıtıcı sayısı birkaç yılda 20'ye düşer"

12 bin 872 adet lisanslı akaryakıt istasyonu bulunduğunu ve 2010 yılından itibaren 8 bin bayinin serbest kalmasıyla sektörde önemli ölçüde bir hareketlilik yaşandığını kaydeden Eke, çok uzun süreli sözleşmelere son verilmesiyle sektörün yeni bir döneme girdiğini vurguladı. Eke, "Sektörde pazar payları çok yüksek olan firmaların pozisyonları bir anda değişti. Mevcut sözleşmelerini korumayı amaçladılar. Bayiler ise uzun süreli kontrat yapmalarına rağmen artık her 5 yılda bir özgür kaldıkları için durumu kendileri için en faydalı pozisyona getirmeye çalıştılar. Yeni dönem dağıtıcıların, bayilerin elinden istasyonları almak için fırsat kollayacağı bir dönem. Sektör, 54 şirketi aynı anda barındıramaz. Bu bir geçiş dönemi. Dağıtıcıların sayısı birkaç yılda 20'ye düşecektir" açıklamasını yaptı.

"Zararlı da olsa 10 numara yağdan vazgeçilmez"

Sektörün en önemli sorununun "10 numara yağ" olduğunu vurgulayan Eke, motora zarar verdiği bilindiği halde maliyetlerin 10 numara yağ sayesinde düşürüldüğünü belirtti. EPDK ve Maliye'nin konuyla ilgili çalışma yaptıklarını anlatan Eke, "Mevcut işleyişi engellemede geç bile kalındı. Yaptırım ve denetimler hızlanırsa sonuca da daha çabuk ulaşılacaktır" diye konuştu. Türkiye'de en fazla kullanılan yakıtın motorin olduğunu söyleyen Eke, Türkiye'nin dünyada önde gelen LPG kullanıcılarından biri olduğunu ifade etti. Eke, "LPG'de araç ve istasyon sayısı olarak ilk sıralardayız. Listenin başında Güney Kore ve İtalya geliyor. Türkiye'de 3 istasyonun 2'si LPG'li. Çok lüks arabalar bile LPG'ye dönüştürülmek isteniyor. Hızla büyüyen bir sektör, ciddi bir rekabet var" yorumunda bulundu.

"Zamları etkileyen kârlar değil, vergiler"

Akaryakıt fiyatlarına ilişkin "Akaryakıtta yurtdışına bağımlıyız. Fiyatı yurtiçi şartlarda belirlemek mümkün değil" yorumunu yapan Eke, "Vergiler, dışa bağımlılık, dağıtım marjı nedeni ile dış alımlara müdahale edemiyorsunuz. Bütün oklar bayide olan ürünün marjları üzerinde. Biz karlarımızı açıklıyoruz. Bu marjların hepsini düşürseniz bile 4.2 tl lik benzin 3.9 a iner. Bugün 1 litre benzinde yüzde 68 oranında vergi var. Vergiyi sadece yüzde 10'a düşürdüğümüzde fiyat kaça iniyor ona bakmak lazım. Akaryakıta zam gelme olasılığı yurtdışı verilerine ve TÜPRAŞ'ın kararına bağlı" dedi.

"Bayi hiç kar etmese benzin sadece 10 kuruş ucuzlar"

Bayilerin ve dağıtıcıların hiç kâr etmeden satış yapmaları halinde fiyatlarda sadece 10 kuruşluk fark oluşacağını kaydeden Eke, "Dağıtım payını zarar etmeyecek noktaya getirmenin karşılığı sadece 10 kuruştur. Dağıtım kârlarını yok ederek benzin fiyatı asla hissedilir bir şekilde azalmayacaktır. Toplam yüzde 6.5'e karşılık gelen maliyetlerle çalışılması durumunda sıfır kâr yani başa baş noktası olacaktır" dedi. Eke, nakliye maliyetinin payının yüzde 1, dağıtıcı masraflarının yüzde 2 ve işletme masraflarının da yüzde 3.5 olduğunu söyledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir