Bahçeli'nin matematik yeteneğini tebrik ediyorum
AK Parti Genel Merkezi'ndeki Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gündeme dair konuları değerlendirdi.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terörle mücadelede çözümü bütün kalpleriyle arzu ettiklerini belirterek, "Bunun gerçekleşmesi için vatanımızdan asla taviz vermeyeceğiz" diye konuştu. Terörle mücadelenin askıya alınmayacağını, terör örgütü silah bırakana, saldırılarına son verinceye kadar güvenlik güçlerinin operasyonlara devam edeceğini belirten Erdoğan, Paris'te öldürülen aralarında PKK kurucularından Sakine Cansız'ın da bulunduğu 3 kadının Türkiye'de yapılacak cenaze törenleri için "Güvenlik güçlerimiz tahriklerin ve sabotajların önüne geçmek için son derece hassas ve teyakkuz halinde olacaklardır. Siyasetçilerin ve sorumluluk makamında olanların da aynı hassasiyet içinde olmalarını bekliyoruz" dedi.
AK Parti Genel Merkezi'ndeki Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hükümet olarak programlarında yer alan konular üzerinde kararlılıkla çalışmaya devam ettiklerin bildirdi. Yerel seçimlerin yapılacağı 2014 Mart ayına giderek daha çok yaklaşıldığını ifade eden Erdoğan, 2013 yılı itibariyle heyecanın daha canlı şekilde hissedildiğini belirtti.
Konuşmasında muhalefet partilerine yüklenen Erdoğan, "Muhalefet 10 yıl boyunca yaptığı gibi önümüzdeki seçimde de bizimle hizmet siyaseti, insan merkezli siyaset üzerinden yarışa girmeyecek, giremeyecektir. 10 yıl boyunca yaptıkları gibi mesailerini iftiraya, karalamaya, hakarete ayıracaklardır. Onlar bizimle hizmette yarışamaz, biz de onlarla bir kara siyaset yarışına asla girmeyiz" dedi. Muhalefeti, AK Parti'ye atmaya çalıştıkları ama kendilerine bulaşan çamurla baş başa bırakacaklarını ifade eden Erdoğan, hedefleri doğrultusunda çalışmaya devam edeceklerini kaydetti. 81 vilayete ellerinde projelerle gideceklerini, sorunları tespit edip potansiyelleri gözden geçirerek hayal ve hedeflerini milletle paylaşacaklarını ifade etti. Erdoğan, "Bu süreçte muhalefetin kasıtlı olarak yaydığı, aylan, iftira ve karalama kampanyalarıyla da karşı karşıya bulunacağız ama bunları gayretlerimizle etkisiz hale getireceğiz" diye konuştu. Milletin yalan ve iftiraya itibar etmemesi için delilleriyle bunları "müfterilerin suratına çarpacaklarını" ifade eden Erdoğan, milletle irtibatlarının bu dönemde her zamandakinden daha sıkı olacağını kaydetti.
Rant kaybedecekler engellemeye çalışıyor
Konuşmasında terörle mücadele sürecinde yaşanan son gelişmelere de değinen Erdoğan, terör meselesine kalıcı çözüm üretmek için çalışmalarını yoğun şekilde devam ettirdiklerini belirtti. "Her bir arkadaşımızın bu sürecin hassasiyetini tam olarak anlamasını ve bu sürece uygun hareket etmesini istiyorum" diyen Erdoğan, terör sorunu sona erince rant kaybedecek kesimlerin sürecin ilerlememesi için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. Erdoğan, milletin bu çevrelerin yalanlarına kanmaması için teşkilattan donanımlı şekilde bunların üstüne gitmesini istedi.
İftiradır, yalandır, asılsızdır
AK Parti'nin meşru olmayan yollardan bir gayret içinde olmayacağını belirten Erdoğan, "Bizim siyasetimiz bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkmak anlayışıyla ilerlemedi, ilerlemeyecek. 75 milyonu bir ve beraber gören anlayışla bugünlere geldik ve bu şekilde devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Terör sorununu sonlandırmak ve kardeşliği pekiştirmek için ne gerekiyorsa meşru dairede yaptıklarını yineleyen Erdoğan, "Bize bu ortaya koyduğumuz anlayış çerçevesi dışında atfedilen her niyet iftiradır, yalandır, asılsızdır" dedi.
Muhteşem matematik yeteneğinden dolayı tebrik ediyorum
Konuşmasında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin dün TBMM grup toplantısındaki konuşmasına da atıfta bulunana Erdoğan, "İftira ve hakaretten öteye geçmeyen söylemlerine itibar etmeyeceğimizi ifade etmiştik. Ancak dün, MHP Genel Başkanı bilinçsizce öyle bir pas attı ki bunu taca atmak mümkün değil" dedi. Bahçeli'nin konuşmasında, eleştirdiği konularda hükümetin tavrı nedeniyle oy oranını artırdığını itiraf ettiğini kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başbakan şimdi de bu süreci nihayete erdirirse yüzde 70 oy alır, diyor. Bu muhteşem matematik yeteneğinden ve muhteşem siyasi çözümlemesinden, özellikle AK Parti ile ilgili siyasi öngörüsü ve iyi niyet temennilerinden dolayı Sayın Bahçeli'yi tebrik ediyorum. Sayın Bahçeli, demek ki sorun Başbakan'da ya da millette değil, sizde. Demek ki milletle Başbakan'ın irtibatı çok iyi. Demek millet Başbakanı, Başbakan milleti anlıyor. Ama siz hiçbir şey anlamıyorsunuz."
CHP'nin de 10 yıllardır aynı tavrı sergilediğini, şimdi MHP'nin de CHP ile aynı safa girdiğini kaydeden Erdoğan, "Millete bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam demek neyse MHP liderinin bu söylemi de aynen odur" ifadelerin kullandı.
Çözüm için vatandan taviz vermeyeceğiz
Terörle mücadele sürecinde gelinen noktanın aynı zamanda bir samimiyet testi olduğunu ifade eden Erdoğan, kendi kitlelerine şirin görünmek için sürecin hassasiyetini zedeleyenlerin hem kendilerin kaybedeceğini hem de ülkeye kaybettireceğini belirterek, "Biz bu süreçte her türlü sözlü ve fiili kışkırtma karşısında 10 yıldır yaptığımız gibi sabrın yanında durmaya devam edeceğiz. Kışkırtma, tahrik ve provokasyona karşı sağduyumuzu muhafaza edeceğiz. Çözümü bütün kalbimizle arzu ediyoruz; bunun gerçekleşmesi için vatanımızdan asla taviz vermeyeceğiz" diye konuştu. Terörle mücadelenin askıya alınmayacağını, terör örgütü silah bırakana, saldırılarına son verinceye kadar güvenlik güçlerinin operasyonlara devam edeceğini belirten Erdoğan, Paris'te öldürülen aralarında PKK kurucularından Sakine Cansız'ın da bulunduğu 3 kadının Türkiye'de yapılacak cenaze törenleri için şunları söyledi:
"Yarın ve Cuma günü Diyarbakır, Tunceli, Mersin ve Kahramanmaraş'ta yapılacak gösterilerde de güvenlik güçlerimiz tahriklerin ve sabotajların önüne geçmek için son derece hassas ve teyakkuz halinde olacaklardır. Siyasetçilerin ve sorumluluk makamında olanların da aynı hassasiyet içinde olmalarını bekliyoruz. Bu süreç turnusol kağıdı ve samimiyet sınavıdır. Herkes kimin nerede durduğunu görecek ve en güzel şekilde takdir edecektir."
Erdoğan, BDP'nin Paris'te aralarında PKK kurucularından Sakine Cansız'ın da bulunduğu 3 kadının öldürüldüğü olayda AK Parti'nin de sorumluluğu olduğu yönündeki eleştirilere yanıt verdi. "Bunlar ucuz ve çirkin siyaset örnekleridir. Bunlar Fransa'ya soru soracak cesareti olmayanların, kendi efendilerine, kendi örgütlerine soru soracak cesareti bulamayanların kof kabadayılık gösterileridir" diyen Erdoğan, kendilerinin ve milletin de bunu yutmayacağını belirtti.
Teröristlere çiçek çocuk muamelesi
Teröristlere çiçek çocuk muamelesi
Bir başka kof kabadayı örneğini de CHP'nin teröristlere "çiçek çocuk" muamelesi yapan ve teröristlerin evine taziyeye giden milletvekili tarafından sergilendiğini söyleyen Erdoğan, isim vermeden CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün üzerinden CHP'ye ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi. Erdoğan şunları söyledi:
"O milletvekilinin de kendi Genel Başkanına söz söyleyecek cesareti yok. Kendi partisindeki milletvekili arkadaşlarına söz söyleyecek cesareti yok. Bizim üzerimizden prim yapma gayreti içerisinde. Çok merak ediyorum. Hani bu CHP Atatürk'ün partisiydi. Hani bu CHP cumhuriyetten bile eski bir partiydi. Hani bu CHP cumhuriyeti kuran partiydi. Her fırsatta ‘Atatürkçüyüm, Kemalistim' diyen CHP'nin bugün artık ‘Ege'de Rumlara etnik temizlik yapıldı' diyen bir parti haline geldiğini görüyoruz. CHP'nin Genel Başkanın hemşehrisi bir milletvekili çıkıyor, ‘Ege'de Rumlara etnik temizlik yapıldı' deme cüretini gösteriyor. Yazık, gerçekten çok yazık. Ama hakkını da yememek lazım. CHP Genel Başkanı, hemşehrisi olan milletvekilinden daha farklı bir zihniyete sahip değil. Çünkü gizli ajandası var. O gizli ajandasını asla açamaz. İsrail'e sözcülük yapan, Fransa'ya avukatlık yapan daha dün Suriye'de üniversite bombalayıp 49 genci alçakça katleden Baas Partisi'ne Beşar Esad'a muhabbet besleyen CHP Genel Başkanı o malum milletvekilinden farklı bir yerde değildir" dedi.
Buyurun Kılıçdaroğlu'nun gazetecileri
Şu an Çin'de bulunan Kılıçdaroğlu'na "tutuklu gazeteciler" söylemi nedeniyle de eleştirilerde bulunan Erdoğan, "Nereye gitse Çin'den fazla tutuklu gazeteci Türkiye'de var dedi, şimdi kendisi Çin'de. Bunu da hatırlatıyoruz ki araştırsın" dedi. "Gerçeği defalarca yüzüne çarpmasına rağmen", Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'yi yurt dışına "gazetecileri tutuklayan ülke" olarak lanse ettiğini savunan Erdoğan, tutuklu gazeteci listesindeki bazı isimlerin, bazı terör örgütleriyle bağlantıları nedeniyle aldıkları cezaları okudu. Erdoğan, Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi'nin 2011 raporunda Türkiye'de 8 gazetecinin tutuklu ya da hükümlü olduğunu belirttiğini, bunan ardından CHP'nin gayretleriyle aynı kurumun 2012 raporunda bu sayıyı 76'ya yükselttiğini belirtti. Listedeki bazı isimlerin terör örgütü bağlantıları ve bu nedenle aldıkları hapis cezaları hakkında bilgiler veren Erdoğan, "H.D. isimli şahıs, güya gazeteci... Mahkûm olduğu suçlar ne biliyor musunuz? MLKP terör örgütüne üye olmak, kaldığı hücre evinde değişik çapta ateşli silah bulundurmak, resmi belgede sahtecilik, Kadıköy'de marinaya patlayıcı koymak, silahlı banka soygunu. Suçlar bunlar ve bu gazeteci. Böyle gazeteci olur mu ya... Bir başka şahıs, M.G. Mahkûm olduğu suçlar, DHKP/C örgütü üyesi olmak, resmi belgede sahtecilik, bir polis memuru ve bir bekçiyi şehit etmek, polise silahlı saldırı, polislerle silahlı çatışmaya girmek, yaralamak ve öldürmek. Böyle gazeteci olur mu? Ama bunlar CHP Genel Başkanına ve o örgüte göre gazeteci. Nasıl bir örgütse? Bir başka örnek, E.S. Mahkûm olduğu suçlar, TKP/ML, TİKKO ve PKK örgüt üyesi olmak, emniyet müdürlüğü ekiplerine silahlı saldırı, silahla yaralama, örgüt adına haraç toplama" dedi.
Dünyaya gazeteciler hapiste dedirten bunlar
"Buyurun size CHP genel başkanının gazetecileri" diyen Erdoğan, CHP'lilerin kimin peşinden gittiklerini bilmesini istediğini söyledi. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tüm dünyaya gazeteciler hapiste dedirten şahıslar bunlar ve benzerleri. CHP Genel Başkanı bunlara sahip çıkıyor, bunları propagandasını yapıyor. Türkiye'deki durumu biz kendisine defalarca izah ettik, Adalet Bakanım izah etti ama anlamıyorlar. Kendisi Çin'de, bir zahmet oradaki durumu da Çinli yetkililere sorsun. O çok merak ettiği bilgiyi kendisi alsın. Çıkmış, teröristin evine taziyeye giden milletvekiline güya ayar vermeye çalışıyor. Hiç kusura bakmasın, üzüm üzüme bakarak kararırmış. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş."
Muhalefetin "zihin iltihabı" yaşadığı günlerde, AK Parti'nin sorumluluklarının da kat ve kat arttığını ifade eden Erdoğan, milletin elini çok daha sıkı tutmaları gerektiğini belirterek, teşkilatına tavsiyelerde bulundu.