”Başbakan sanki korsan miting yapıyormuşuz gibi yansıtıyor”

ANKARA - DTP Genel Başkanı Ahmet Türk,  İzmir'de DTP konvoyuna yapılan saldırı ile ilgili olarak, "Başbakan biz sanki orada korsan miting yapıyormuşuz gibi yansıtıyor" diye konuştu.

Partisinin TBMM grup toplantısına girişte gazetecilerin, İzmir'de DTP konvoyuna yapılan saldırı ile ilgili sorularını yanıtlayan Türk, İzmir'de partiye doğru giderken konvoyun son kısmına müdahaleler olduğunu söyledi.

Olayda insanların tartaklandığını, araçların devrildiğini belirten ancak polislerin müdahale etmediğini savunan Türk, "Vatandaş polise, 'niye müdahale etmiyorsunuz?' diye soruyor, polis, 'biz emir almadık' diyor" diye konuştu.

Zaman zaman yaptıkları mitinglerde çok farklı bazı bayrakların çıktığını ancak İzmir'de ve Manisa'da tamamen partilerinin bayraklarının olduğunu anlatan Türk, buna rağmen, olayın ört bas edilmesi için kendilerine yönelik suçlayıcı dil kullanıldığını söyledi.

Konunun hassas olduğunu, bunu herkesin görmesi gerektiğini ifade eden Türk, "Bugün DTP'ye yapılırsa yarın farklı bir yerde farklı şekilde halk tepki gösterir" dedi.

Herkesin böyle gerginliklere yol vermeyecek bir tavrı ortaya koyması gerektiğini anlatan Türk, demokratik, sivil çözümlerin gündeme geldiği süreçte, her şeyden önce provokasyon yaratmak isteyen kesimleri etkisiz kılacak bir duruşun sergilenmesi gerektiğini kaydetti.

Ahmet Türk, bölgede başka partilere karşı misilleme olabileceği yönündeki iddiaların sorulması üzerine şunları söyledi:

"Biz böyle düşünmüyoruz. Tam tersi. Bize bilgiler geldi. 'Sakın provokasyona gelmeyin' diye halkı, oradakileri uyardım. Siyasi partiler her yere gidebilmeli, düşüncesini her yerde açıklayabilmeli. Biz düşüncelerimizi, barış sürecini anlatmaya giderken birilerinin bize müdahale etmesi tabii ki hoş karşılanmaz. Bu farklı yerlerde, farklı tepkiler de ortaya çıkartır."

Türk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuyla ilgili açıklamalarını değerlendirirken, "Sayın Başbakan'ın sözleri doğru değildi. Sayın Başbakan, bir siyasi partinin çalışmalarını illegal gösteren bir mantık yansıtıyor. Biz sanki orada korsan miting yapıyormuşuz gibi yansıtıyor" diye konuştu.

DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna

Ayrıca partisinin grup toplantısında, İzmir'de DTP konvoyuna yapılan saldırıya değinen DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, saldırının nedeninin iyi irdelenmesi gerektiğini ifade etti.

"Niye Türkiye toplumu, bugün devletin resmi ideolojisine, muhalefete bu kadar kapalıdır? Neden farklılıkları bu kadar reddeder durumdadır?" diye soran Ayna, şunları söyledi:

"Çünkü resmi ideoloji 6-7 yaşından başlayarak bunu enjekte ediyor. Tekliği, tekçiliği, farklılığın yok sayılmasını enjekte ediyor. Bugün farklı olanlar mücadelelerini büyüttükçe, kamuoyuna mal oldukça, bu eğitim sistemiyle gelişmiş, büyümüş olan Türkiye toplumu bir travma yaşıyor. Bu travmanın değişebilmesi, çözülebilmesinin tek yolu; bir bütün eğitim sisteminin değişmesi, bir bütün Türkiye tarihinin yeniden yazılmasıdır. Bir bütün anayasanın yeniden yazılmasıdır. Tekçi, resmi ideolojinin bir bütün değişmesidir. Bu değiştiği zaman Türkiye Cumhuriyeti çoğulcu, demokratik, sivil topluma dönüşecektir ve artık ne İzmir'de farklı bir düşünceyi belirten, farklı bir düşünceyi örgütlemeye çalışan, farklılığını göstermeye çalışan bir konvoya saldırı olur, ne de Türkiye'de düşüncelerini ifade ettikleri için gözaltına alınır, insanlar tutuklanır, hatta öldürülür. Biz geleceğin Türkiye'sinin böyle olacağına inanıyoruz. Böyle bir gücümüz olduğunu biliyoruz."

DTP'li Tuğluk: Etki-tepki olabilir

DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk partisinin grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, "İzmir'deki olaylar üzerine 'Onlar da Diyarbakır'a giremezler' sözlerinize tepki gösterildi" demesi üzerine Tuğluk, kendisinin böyle bir ifade kullanmadığını söyledi. Tuğluk, "ülkenin batısında saldırılar gelişirse bunun kaşılığında tepki oluşabileceğini" ifade ettiğini savundu.

Etki-tepki olabileceğini belirten Tuğluk, "Bunu bir tespit, öngörü olarak söyledim" dedi.

DTP'nin, Türkiye'nin her yerinde siyaset yapma hakkına sahip olduğunu belirten Tuğluk, "Organize olduğunu düşündüğümüz bir saldırı gerçekleşti. Olaylar tehlikeli olabilir, partiler tabanlarını uyarmalı" diye konuştu.

Bunun bir provokasyon olduğunu ve bu provokasyona gelmeyeceklerini vurgulayan Tuğluk, "Ancak bu böyle devam ederse Kürtler de demokratik tepkilerini ortaya koyarlar. Bunlara meydan vermemek lazım" ifadelerini kullandı.

DTP'li Kaplan: Rüzgar eken fırtına biçer

DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Libya'ya giderken uçakta söylediği sözlere tepki gösterdi.

Kaplan, "Sayın Başbakan kendi görevini yapmayı bir kenara bırakıp, partimizin bayrağına illegal süsü vererek, tahrik olarak değerlendirmesini asla kabul etmiyoruz. Bu, çok ciddi hatadır ve bu hatadan dönmesini istiyoruz. Nasıl sarı, kırmızı, yeşil trafik lambaları suç değilse, parti amblemimizin renkleri de suç değildir ve her etkinliğimizde yine aynı renklerimiz yer almaya devam edecektir" diye konuştu.

Bütün siyasi partilerin Türkiye'nin bütün illerine, köşelerine gitmeleri, kendilerini anlatmaları ve çalışma yapmalarının en doğal hakları olduğunu ifade eden Kaplan, "Hiç kimse ırkçılığı kaşımasın, tahrik yapmasın. Başka hassasiyetleri kaşırsa, rüzgar eken fırtına biçer. Söylemek istediğimiz budur" dedi.

Kaplan, bütün siyasi partilerin bu provokasyonu önlemede çaba sarf etmesi gerektiğini söyledi.

"Özür mü bekliyorsunuz?" sorusuna Kaplan, "Orada kurt işaretleri yaptı saldıranlar. Bugün grup toplantısında bekliyordum, Sayın Bahçeli 'bunu yapanlar bizdendir' ya da 'bizden değildir' desin. Kimdir açıklasın veya İçişleri Bakanı açıklasın. İzmir, Ege halkı barışçı ve demokrat bir halktır. Saldıranların hiç birisi güzel İzmir'i temsil etmiyor" karşılığını verdi.