”Başbakan sindi, ortalarda görünmüyor”

Bahçeli, son günlerde sokaklarda meydana gelen olaylarla ilgili olarak "Millet ayağa bir kez kalkarsa ortada ne hükümet, ne de kandil şebekeleri kalacaktır" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son günlerde sokaklarda meydana gelen olaylardan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Hükümeti sorumlu tutarak, "Kamu düzenini sağlamakla sorumlu hükümet iradesi ne zaman ortaya çıkacaktır? Şehit cenazelerinden ürken Başbakan, ihanetler için neden suskundur? Günlerdir devam eden bu rezalet karşısında Başbakan Erdoğan sinmiştir ve ortalarda görünmemektedir" dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, Tokat'ın Reşadiye ilçesinin kırsalında asayiş görevi esnasında Mehmetçiğe yönelik kanlı saldırıyı, nefret ve lanetle karşıladığını söyledi. Hunhar saldırıda, 7 askerin şehit olması ve 3 askerin yaralanmasının milleti derinden üzdüğünü ifade eden Bahçeli, en zor şartlar altında huzur ve güvenliği sağlamak için görev yapan şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve silah arkadaşlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diledi.

Bahçeli, hayatın her alanında ağır sorunların baş gösterdiği AK Parti yönetiminde, Türkiye'nin acil çözüm bekleyen konularının giderek katlandığını ifade ederek, "Geri adım atmanın diyalog, boyun eğmenin iş birliği, aldatılmanın zafer, teslim olmanın açılım, bozgunculuğun demokratik çözüm olarak tanımlandığı vahim süreçte ülkemiz ve milletimiz geri dönülmez bir batağa doğru sürüklenmektedir" diye konuştu.

"PKK açılımı" olarak nitelendirdiği "demokratik açılımı" Başbakanın, ABD, Peşmerge, İmralı ve Kandil'le tam bir iş birliği ile yürüttüğünü ileri süren Bahçeli, bu açılımla birlikte, etnik bölücülüğün meşru bir siyasi amaç sayılmaya başladığını söyledi.

"Şehir uzantılarını azdırdı"

Bahçeli, partisinin yaptığı ikazlar ile süreçle ilgili sorduğu soruların karşılıksız kaldığını, AK Parti zihniyetinin milletin tepkilerine rağmen dönüşü olmayan bir yola girmekteki ısrarını sürdürdüğünü belirtti.

Başlatılan sürecin gerçeklerinin bugün bütün yönleriyle karşılarına çıktıklarını vurgulayan Bahçeli, "Maalesef, yöneldiği sapmalarla terörü ve bölücülüğü hiç olmadığı kadar dirilten iktidar zihniyeti, Kandil kadrolarını dağdan indirmek bir yana, şehir uzantılarını azdırmıştır" dedi.

Bahçeli, Habur'dan dönüş törenleri ile başlayan gelişmelerin ardından, bölücülüğün suç olmaktan çıktığını, açık bir yozlaşma ve meydan okuma yaşanmaya başladığını dile getirerek, hükümetin suskun kaldığını iddia etti.

Bölücübaşının infaz şartlarını ve PKK terörünün başlamasının yıldönümünü gerekçe gösteren mihrakların, ihanet provalarında yeni bir aşamaya geldiğini ifade eden Bahçeli, son günlerde yaşanan sokak olaylarına da değindi.

"Başbakan Erdoğan'ın tam bir acziyet içinde olan biteni oturduğu yerde seyrettiğini" ileri süren Bahçeli, şunları söyledi:

"Son zamanlarda bizim, Türkiye'nin bir bölgesine gidemediğimizi ağzına sakız yapan Başbakan'a buradan huzurunuzda sormak lazımdır: haftalardır bu yörede devam eden saldırılara karşı duracak devlet gücü nerededir? Kamu düzenini sağlamakla sorumlu hükümet iradesi ne zaman ortaya çıkacaktır? Şehit cenazelerinden ürken Başbakan, ihanetler için neden suskundur? Günlerdir devam eden bu rezalet karşısında Başbakan Erdoğan sinmiştir ve ortalarda görünmemektedir. Açılımın koordinatörü olan İçişleri Bakanı'nın 'yasadışı eylemlere müdahalede kararlıyız' açıklaması ise gerçekte hiçbir anlam ifade etmemektedir."

Hükümete uyarı

Hükümeti uyaran Bahçeli, şunları sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hükümetin girdiği yoldan dönmemesi halinde milli değerlerine açıkça yapılan saldırılar karşısında milletimizin daha fazla sabır göstermesini, daha fazla sakin kalmasını beklemek mümkün olmayacaktır. Hükümeti, sorumluluklarını yerine getirmeye, idari, adli, güvenlik mekanizmalarını tam bir destekle olayların önüne geçmeye davet ediyorum. Temennimiz, ülkemizin sağ salim seçime kadar ulaşabilmesidir. Aksi halde millet ayağa bir kez kalkarsa ortada ne hükümet, ne işbirlikçi lobiler, ne de Kandil şebekeleri kalacaktır. Mardin Nusaybin'de bir erimizin şahadeti ile şehir eşkıyalarının yaktığı otobüste yaralanan lise öğrencisi genç kızımızın vefatının ardından, dün Reşadiye'deki acı kayıplarımızla birlikte yaşanan olaylar son derece vahim ve kaygı veren bir hal almıştır.

Bu gelişmelerin tamamının sorumlusu, hükümetin sözde demokratik açılım adını verdiği yıkım projesidir.

Ayaklanma provalarının tırmandığı, şahadetlerin arttığı, saldırıların ve huzursuzlukların yoğunlaştığı, kutuplaşmaların yaygınlaştığı bu süreçte benim hükümete tavsiyem şu olacaktır. Gelin girdiğiniz yanlış yoldan bir an önce dönün. Daha fazla tahribata neden olmadan başlattığınız sözde açılımı terk edin. Önce son terörist teslim oluncaya, son terör silahı ele geçinceye kadar PKK ile her şart ve ortamda mücadele edin. Teröristin elindeki mayınları, bombaları ve silahları susturmadan insanımıza refah, huzur ve barışın gelemeyeceğini kabul ve itiraf edin. Ve bu amaçla, hangi sınırı geçecekseniz, hangi ülkeye girecekseniz ve nereye kadar ulaşacaksanız ulaşın ve sonuna kadar mücadele edin. Terörün kökünü mutlaka kazıyın. MHP de aziz milletimiz de böylesi bir girişimin sonuna kadar arkasında olacak ve her desteği mutlaka verecektir."